proletarya diktatörlüğü

diğer adıyla da proletarya devrimi
komünist rejimde tarlaların, fabrikaların millileştirilmesi safhası.

"bu dünya'da hiçbir şey insan için değildir, insan her şey içindir"

solda, sendika ağalarının bir eli yağda
sağda, müteahhit hacı ağaların bir eli balda.

adalet temeli üzerine yapılandırılmayan tüm ideolojilerin yeri çöplüktür.

işçi sınıfının kapital düzene başkaldırısı.

marks ve engels tarafından teorize edilen, lenin tarafından ilk uygulama örnekleri sovyetler birliğinde uygulamaya konulmaya çalışılan komünüst yönetim biçimidir.

aslında geçen yüzyıl için ideal bir yeni yaşam biçimidir. gerçekten sınıfsız, sömürüsüz bir hayatın pratikte vücut bulmuş halidir. fakat marks, engels, lenin gibi filozoflar ve devrimci önderlerin hesaba katamadığı bir olgu vardı, o olgu da devlet aygıtı hangi yönetim biçimi kılığına girerse girsin toplumu her yerinden zehirlemeyi amaç edinmiş bir levithandır. sovyetler birliğinde de bu canavarın gerçek yüzünü göstermesi, lenin'in vefatından sonra çok uzun sürmemiştir. bolşevik devrim ölü doğmuştur. devlet idaresi hiç bir zaman işçilerde olmamış, imtiyazlı bir grup terörist elinde kalmıştır. halk kendilerine reva görülen olanaklar içinde yaşayıp gitmiştir. devlet eliyle işçi, emeğe ve yaşama yabancılaştırılmıştır. azrailin can dağıttığı görülmemiştir.

marks, lenin geçen yüzyılda işçiyi patronun elinden kurtarmıştır. bu salt komünist ülkelerde böyle olmamıştır. avrupada refah devletleri kurulduysa, bunda marks ve lenin'in fikirlerinin avrupa proleteryasını da sarıp patronların her şeyini alacak olmasının korkusu büyüktür.
bu çağın sosyalizm anlayışı, salt proleteryayı değil bütün insanlığı devletinden de elinden kurtaracak bir formda biçimlenecektir. bunun için ilk etapta sosyalist bir devlet değil, sosyalist insan inşaası üzerine teoriler kabul görmektedir.

proleter'lerin meydana getirdiği emekçi sınıfıdır.

tam oksimoron bi durum. salt pratik hakkında teori oluşturma çabası.. yav yapay zekayı bunun için kodlamaya kalksan havaya uçar yemin ediyorum. sınıfsız bi dünya ne abi, şaka gibi. herkes birbirinin hiyerarşisini yıkıp komple hiyerarşı kavramını yok ettiğini sanıyo. tabi bunları konuşmanın faydası olmadı mı, oldu: sartre, cafe de flore'de manita peşinde koşarken salak varoluşçuluktan başka konuşacak bi şeyler bulabildi. bi de bizim kadiköy bomonti tayfa ihya oldu. daha ne olsun...

pagan ruhçuluğun sistemidir.

şu yazımda bahsetmiştim:

emre1974tr.blogspot.com/201...

herkesin proletarya oldugu toplumdaki diktatörlüktür. kimseye zarari olmaz.

sınıfsız ve sömürüsüz bir hayat mümkün değildir. yeryüzünde hiç bir canlı eşit olamaz. güçlüler yaşar, zayıflar ölür. hayatın acı gerçeği budur.

bütün diktatörlükler gibi yıkılmaya mahkumdur.

işçi sınıfının yönetimin tüm aşamalarında '' yanlış bile olsa '' karar verme yetisine verilen addır.
bu tezin anadolu'ya tatbikinde oluşan veya oluşacak olan karşı refleksleri şevket süreyya aydemir suyu arayan adam ile nazım hikmet 'e sormuştur.
nazım'ın cevabı nettir.
''köylüden komünist olmaz.''
"sen bir köylüsün, evet bir köylü! yani cemiyetin tortusu! bir mülkiyet budalası! köylü sınıfı zaten nedir ki?! bir ortaçağ artığı! toprağa yapışmış, donmuş, statik bir varlık! bütün inkılaplarda fren! bir ayakbağı... siz köylülerin görüş ufkunuz, yalnız kendi tarlalarınızın sınırları ile çevrilmiştir. kafanız batıl inanışlara bağlıdır. hayatınız ağanın, derebeyinin yahut muhtekirin elindedir. köylü sınıfı inkılabın sadece kuyruğudur. evet kesilecek ve atılacak bir kuyruğu!... sizin sınıfınız artık temizlenmeye mahkumdur, yoldaş! evet temizlenmeye ve süpürülmeye!"

şimdi yalnız günümüzde marx'ın temellendirdiği sınıfsal çatışmaya benzer bir durum yok.

üretim araçlarının mülkiyeti ve üretimden elde edilen getirinin üretime katılanların emeğiyle orantılı paylaştırılmaması süreci gelecekte olmayacak.

bugün yasadışı göçmenler köle işgücü olarak sanayi devrimi avrupasında olduğu gibi sömürülüyor ve bununla övünülerek yabancılar giderse ekonomi çöker diye aba altından sopa gösteriliyor ancak gelecekte emek temelli üretim bitecek.

yapay zeka varoluşunu sorgularsa onu bilemem.

iki esas amacı vardır.

1. sosyalist rejimin içeriden-dışarıdan saldırılara uğrayıp yıkılmasına engel olmak.

2. komünizm ülküsüne ulaşılmasını sağlayacak altyapıyı oluşturmak.

napolyon' dan az sonra sallanmış laflar. bu laflar yumurtlandığında daha 0,5 inci endüstri devrimi olmuş. bu dinden sonra yeni dinler bile icat olmuş.

şimdi 4 üncü endüstri devrimine giriyoruz. inanana hayırlı olsun. işçi yok artık. robor falan var. otomobilleri süren taksi soförü yok. fabrika sahibi yok. mavi yakalılar azalarak yok olacak. proletarya nın soyu tükenmek üzere.

marksist teoride, kapitalizmden komünizme geçiş sürecinde öngörülen siyasi bir biçimi ifade eder.

sosyalist bir iktidarı iktidarının ilk gününden itibaren uygulaması gereken hede. yoksa başınıza salvatore allende'nin başına gelen gelir.

varlığı ekim devrimi itibariyle somutlanmıştır.

yeni sınıflar oluşturur sadece, gidin hayvan çiftliği okuyun ne demek istediğimi anlarsınız.
(bkz: bütün hayvanlar eşittir ama bazıları diğerlerinden daha eşittir)

proletarya diktatörlüğü yeni sınıfların ortaya çıkışı değil, sınıfların ortadan kalkması için bir geçiş dönemidir.

bu yüzden bbc’de propagandist olarak çalışan orwell sizi yanıltıyor olabilir. başka kaynakları okumanız fikirsel gelişiminiz açısından iyiliğiniz olacaktır.

komünist parti genel sekreteri ve onun içki arkadaşları ya da poker arkadaşlarının sefa sürmesidir.