1.
hayal gücü denen şeyin intihalden ibaret olduğunu söyler. pek tabii bunu postmodern dönem edebiyat eserleri için söylüyor. ve ekliyor; hayal gücümüz bağımsız ve özgün bir yaratıcı güç değildir, bellekten, kültürden, dilden ve diğer metinlerden inşa edilir. yani hayal kurduğumuzda, farkında olarak ya da olmayarak daha önce özümsemiş olduğumuz parçaları yeniden bir araya getiriyoruz.
sorun da tam olarak burada başlıyor. bu durumda bazı çevrelerin iddia ettiği gibi ''gerçek sanat'' denen şeyin varlığını kabul edebilir miyiz ki? ya da sanat tam olarak nedir.
federman bunu post modern edebiyat için söylüyor olabilir de, insanların sanat eseri üretme işi yeni bir şey değil. bu durumu en eski sanat eserleri için de uygulanabilir buluyoruz ister istemez. hangi eser özgün? neye göre iyi ya da neye göre kötü diyoruz bu eserlere?
ben bu noktada 'gerçek sanat denen bir şey yoktur, sadece iyi ya da kötü kurgulanmış eserler vardır'' fikrine katılıyorum. ve ister istemez platon'a da katılıyorum; sanat, gerçekliğin değil, gerçekliğin bir yansımasının taklididir, yani bir kopyanın kopyasıdır.
sorun da tam olarak burada başlıyor. bu durumda bazı çevrelerin iddia ettiği gibi ''gerçek sanat'' denen şeyin varlığını kabul edebilir miyiz ki? ya da sanat tam olarak nedir.
federman bunu post modern edebiyat için söylüyor olabilir de, insanların sanat eseri üretme işi yeni bir şey değil. bu durumu en eski sanat eserleri için de uygulanabilir buluyoruz ister istemez. hangi eser özgün? neye göre iyi ya da neye göre kötü diyoruz bu eserlere?
ben bu noktada 'gerçek sanat denen bir şey yoktur, sadece iyi ya da kötü kurgulanmış eserler vardır'' fikrine katılıyorum. ve ister istemez platon'a da katılıyorum; sanat, gerçekliğin değil, gerçekliğin bir yansımasının taklididir, yani bir kopyanın kopyasıdır.
devamını gör...
2.
nedir necidir bilmem
ama tam topçu ismi bu.
ama tam topçu ismi bu.
devamını gör...