1.
(bkz: sultan ibrahim)döneminde kazaskerlik, kadılık gibi görevlerde bulunmuş; safranbolu doğumlu üfürükçü, devlet adamı. murat bardakçı'nın tabiriyle osmanlı'nın (bkz: rasputin)'idir kendisi. hayat hikayesi şöyledir.
safranbolu'da doğar. gerçek adı karabaşzade hüseyin efendi'dir. ilk eğitimini bölgenin önde gelen şeyhlerinden olan babasından alır. büyü, sihir gibi işlere merakı da babasından ona geçmiştir. istanbul'da medrese eğitimi almaya başlar fakat burada da büyü ve sihir ile uğraşmaya devam eder. bu çalışmaları sayesinde yavaşça popülerliğini arttıran cinci hoca; cinlerle iletişime geçebildiğini, onları kullanabildiğini ikna etmektedir. bi süre sonra uğraştığı bu işler nedeniyle medreseden kovulur.
o sıralarda (bkz: dördüncü murad)'ın ardından tahta çıkan sultan ibrahim; hanedandaki tek erkektir. bir an önce erkek çocuk sahibi olması gerekmektedir. annesi (bkz: kösem sultan) ve devlet erkanı bu sultana sürekli çeşitli ülkelerden cariyeler getirmekte çeşitli merhemler, kuvvet ilaçları ile çocuk sahibi olması için uğraşılır. fakat iki sene boyunca çocuğu olmaz padişahın. cinci hoca'nın ününü duyan kösem sultan; onu saraya davet eder.
sultan ibrahim'in çocuk sahibi olamamak dışında çeşitli rahatsızlıkları da vardır. cinci hoca büyü ve nefesi yardımıyla sultanın acılarını azaltır. sultan'ın ve annesinin gözüne giren cinci hoca; tedaviye devam eder ve bir süre sonra sultan'ın erkek çocuğu dördüncü mehmet doğar. bu başarıları ve sultanla olan özel muhabbeti sebebiyle yavaş yavaş payesi yükselir. anadolu kazaskerliğine kadar yükselir.
onun padişahı tedavi edebilmesi ve bunu nasıl yaptığını kimsenin bilmemesi; diğer ulema ve devlet adamlarını da korkutmuştur. erhan afyoncu'nun anlattığına göre kimileri bu bizi de çarptırır cinlerine vs diyen insanlar olmuş :) ayrıca sahip olduğu nüfuz ve ün ile maddi kazanç elde etmeye başlar cinci hoca. çok rüşvetçi bir insan olduğu kaynaklarda yazmaktadır. kendine bağlı makamları yüksek meblağlarla rüşvet alarak satarmış bu abimiz. bir süre sonra onu görevden alıp başkasına satarmış. sadrazam kemankeş kara mustafa paşa'nın idamında büyük etkisi olduğu söylenir. saddrazamlara bile kafa tutabilmektedir yani kendisi. çok büyük bir servet sahibi olur ancak devir yavaştan dönmektedir. padişah birinci ibrahim'in kötü yönetimi, akıl sağlığını sorgulatan emir ve davranışları, seksomanyaklık seviyesine gelen cinsel isteği onun sonunu getirmektedir. padişaha olan yakınlığı nedeniyle kendisine bir şey olmayacağını düşünen cinci hoca; oluşan bu gergin ortamı sezememiştir. bir süre sonra kösem sultan, asker ve ulemanın ortak bir hareketi ile sultan ibrahim tahttan indirilip kafese kapatılır. bir süre sonra da öldürülür.
artık çanlar cinci hoca için çalmaktadır. yeni padişah dördüncü mehmet'e biat etmesi için çağırıldığında kendisinden cülus töreni için 200 kese altın istenir. o böyle bir parasının olmadığını söyler, bu bardağı taşıran son noktadır. evi basılır, serveti o kadar büyüktür ki; evi arayanlar şaşırır. ilk önce habeş vilayetine sürülse de sonra geri çağrılır, hazinelerinin yerleri öğrenildikten sonra idam edilir.
memleketi safranbolu'ya bir han ve hamam yaptırmıştır. cinci han, cinci hamamı olarak bilinen bu yapılar halen turizme açıktır, safranbolu'da en çok ziyaret edilen yapılardır. hemşehrim olan bu hoca, safranbolu'dan çıkan en ünlü kişiler arasındadır. dönem hakkında bilgi almak için tıklayınız efem
safranbolu'da doğar. gerçek adı karabaşzade hüseyin efendi'dir. ilk eğitimini bölgenin önde gelen şeyhlerinden olan babasından alır. büyü, sihir gibi işlere merakı da babasından ona geçmiştir. istanbul'da medrese eğitimi almaya başlar fakat burada da büyü ve sihir ile uğraşmaya devam eder. bu çalışmaları sayesinde yavaşça popülerliğini arttıran cinci hoca; cinlerle iletişime geçebildiğini, onları kullanabildiğini ikna etmektedir. bi süre sonra uğraştığı bu işler nedeniyle medreseden kovulur.
o sıralarda (bkz: dördüncü murad)'ın ardından tahta çıkan sultan ibrahim; hanedandaki tek erkektir. bir an önce erkek çocuk sahibi olması gerekmektedir. annesi (bkz: kösem sultan) ve devlet erkanı bu sultana sürekli çeşitli ülkelerden cariyeler getirmekte çeşitli merhemler, kuvvet ilaçları ile çocuk sahibi olması için uğraşılır. fakat iki sene boyunca çocuğu olmaz padişahın. cinci hoca'nın ününü duyan kösem sultan; onu saraya davet eder.
sultan ibrahim'in çocuk sahibi olamamak dışında çeşitli rahatsızlıkları da vardır. cinci hoca büyü ve nefesi yardımıyla sultanın acılarını azaltır. sultan'ın ve annesinin gözüne giren cinci hoca; tedaviye devam eder ve bir süre sonra sultan'ın erkek çocuğu dördüncü mehmet doğar. bu başarıları ve sultanla olan özel muhabbeti sebebiyle yavaş yavaş payesi yükselir. anadolu kazaskerliğine kadar yükselir.
onun padişahı tedavi edebilmesi ve bunu nasıl yaptığını kimsenin bilmemesi; diğer ulema ve devlet adamlarını da korkutmuştur. erhan afyoncu'nun anlattığına göre kimileri bu bizi de çarptırır cinlerine vs diyen insanlar olmuş :) ayrıca sahip olduğu nüfuz ve ün ile maddi kazanç elde etmeye başlar cinci hoca. çok rüşvetçi bir insan olduğu kaynaklarda yazmaktadır. kendine bağlı makamları yüksek meblağlarla rüşvet alarak satarmış bu abimiz. bir süre sonra onu görevden alıp başkasına satarmış. sadrazam kemankeş kara mustafa paşa'nın idamında büyük etkisi olduğu söylenir. saddrazamlara bile kafa tutabilmektedir yani kendisi. çok büyük bir servet sahibi olur ancak devir yavaştan dönmektedir. padişah birinci ibrahim'in kötü yönetimi, akıl sağlığını sorgulatan emir ve davranışları, seksomanyaklık seviyesine gelen cinsel isteği onun sonunu getirmektedir. padişaha olan yakınlığı nedeniyle kendisine bir şey olmayacağını düşünen cinci hoca; oluşan bu gergin ortamı sezememiştir. bir süre sonra kösem sultan, asker ve ulemanın ortak bir hareketi ile sultan ibrahim tahttan indirilip kafese kapatılır. bir süre sonra da öldürülür.
artık çanlar cinci hoca için çalmaktadır. yeni padişah dördüncü mehmet'e biat etmesi için çağırıldığında kendisinden cülus töreni için 200 kese altın istenir. o böyle bir parasının olmadığını söyler, bu bardağı taşıran son noktadır. evi basılır, serveti o kadar büyüktür ki; evi arayanlar şaşırır. ilk önce habeş vilayetine sürülse de sonra geri çağrılır, hazinelerinin yerleri öğrenildikten sonra idam edilir.
memleketi safranbolu'ya bir han ve hamam yaptırmıştır. cinci han, cinci hamamı olarak bilinen bu yapılar halen turizme açıktır, safranbolu'da en çok ziyaret edilen yapılardır. hemşehrim olan bu hoca, safranbolu'dan çıkan en ünlü kişiler arasındadır. dönem hakkında bilgi almak için tıklayınız efem
devamını gör...