yazar: uğur mumcu
yayım yılı: 1977
uğur mumcu'nun 12 mart 1971 muhtırası sonrasında yaşadığı siyasi baskı ve askerlik deneyimlerini mizahla harmanlayarak kaleme aldığı bu eseri aynı zamanda otobiyografiktir.
yayım yılı: 1977
uğur mumcu'nun 12 mart 1971 muhtırası sonrasında yaşadığı siyasi baskı ve askerlik deneyimlerini mizahla harmanlayarak kaleme aldığı bu eseri aynı zamanda otobiyografiktir.
öne çıkanlar | diğer yorumlar
başlık "meja" tarafından 14.04.2021 19:34 tarihinde açılmıştır.
1.
uğur mumcu'nun 12 mart muhtırası dönemine ilişkin içeriğe sahip kitabı.
patnos'da çok şey kazandım. orada, "halk" dediğimiz soyut kavramın ne olduğunu canlı örneklerle anladım. siirtli maşallah çavuşu, trabzonlu osman çavuşu, denizlili havancı niyazi'yi, kırklarelili recep'i, mersinli mithat'ı, ankaralı dinçay'ı tanıdım. her biri, birer insanlık simgesi gibi çevremizde, bizlere, "hoca nasrettin gibi ağlayan, bayburtlu zihni gibi gülen", halkın en taze güllerini sundular. yüreklerimize duygu pınarlarından şelâleler akıttılar. erlik işleminden sonraki aşamalar, işleri büsbütün arap saçına döndürdü. şimdi ne er sayılıyorum ne de yedek subay...
uğur mumcu, sakıncalı piyade
ilk baskısı 1977 yılında yapılan kitap 116 sayfa.
ellerin dert görmesin uğur mumcu! sakıncalı piyade’yi yazdığın için, eline sağlık, ağzına sağlık, canına sağlık. kendi yazdıklarıma gülemem. ama senin yazdıklarını gülerek okudum. ‘acı acı gülmek’ deyimi vardır ya, işte öyle acı acı güldüm.
aziz nesin
ayrıca bu tamlama, türk dili kurumu'na göre "kendisine pek güvenilmeyen, huzursuzluk çıkarabilecek kimse." anlamında kullanılıyor.
patnos'da çok şey kazandım. orada, "halk" dediğimiz soyut kavramın ne olduğunu canlı örneklerle anladım. siirtli maşallah çavuşu, trabzonlu osman çavuşu, denizlili havancı niyazi'yi, kırklarelili recep'i, mersinli mithat'ı, ankaralı dinçay'ı tanıdım. her biri, birer insanlık simgesi gibi çevremizde, bizlere, "hoca nasrettin gibi ağlayan, bayburtlu zihni gibi gülen", halkın en taze güllerini sundular. yüreklerimize duygu pınarlarından şelâleler akıttılar. erlik işleminden sonraki aşamalar, işleri büsbütün arap saçına döndürdü. şimdi ne er sayılıyorum ne de yedek subay...
uğur mumcu, sakıncalı piyade
ilk baskısı 1977 yılında yapılan kitap 116 sayfa.
ellerin dert görmesin uğur mumcu! sakıncalı piyade’yi yazdığın için, eline sağlık, ağzına sağlık, canına sağlık. kendi yazdıklarıma gülemem. ama senin yazdıklarını gülerek okudum. ‘acı acı gülmek’ deyimi vardır ya, işte öyle acı acı güldüm.
aziz nesin
ayrıca bu tamlama, türk dili kurumu'na göre "kendisine pek güvenilmeyen, huzursuzluk çıkarabilecek kimse." anlamında kullanılıyor.
devamını gör...
2.
tc. tsk-ordu 1972-82 arasında bozuldu ve bugünkü hale geldi ,kimse sayın cumhurbaşkanını falan suçlamasın kendisi etti kendisi buldu ordunun.
meral akşener'e içişleri bakanı iken kıçına kazık sokarız diyecek kadar azmış generaller ,hep dediğim dönemde başladı . arif doğan'ın yalova jandarma komutanı olduğu dönemde yalova-termal yolunun çevresi manukyan ra-ndevu evleri mekanı olmuştu,manukyan'ını koruma müdürü tsk emekşlisi albaydı.
sen kalk uğur mumcu gibi bir kemalist'e -atatürkçü'ye -vatansevere silah verme ,aaa uğur mumcu darbe yapabilir.
bakın geçenlerde gördük tsk-kuvvet komutanı çay boşu topladı .
onun için bu kitabı gençler bulsun okusun.
yazık..
meral akşener'e içişleri bakanı iken kıçına kazık sokarız diyecek kadar azmış generaller ,hep dediğim dönemde başladı . arif doğan'ın yalova jandarma komutanı olduğu dönemde yalova-termal yolunun çevresi manukyan ra-ndevu evleri mekanı olmuştu,manukyan'ını koruma müdürü tsk emekşlisi albaydı.
sen kalk uğur mumcu gibi bir kemalist'e -atatürkçü'ye -vatansevere silah verme ,aaa uğur mumcu darbe yapabilir.
bakın geçenlerde gördük tsk-kuvvet komutanı çay boşu topladı .
onun için bu kitabı gençler bulsun okusun.
yazık..
devamını gör...
3.
uğur mumcu dediğin adam ağzını açınca durmayan, öfke kontrolü olmayan, akıl mantık yürütemeyen budalanın tekiydi.
eline silah verilmemesi garip değil. garip olan taşıma ruhsatını nasıl aldığı ve niye kovboy gibi gezdiği. (emin çölaşan anlatmıştı).
kemalistliğide sahtekarlıktır, komünistliğide yalandır.
eline silah verilmemesi garip değil. garip olan taşıma ruhsatını nasıl aldığı ve niye kovboy gibi gezdiği. (emin çölaşan anlatmıştı).
kemalistliğide sahtekarlıktır, komünistliğide yalandır.
devamını gör...