şampanya

fransızlarin canını sıkacak bir tanım ile karşınızdayım. öncelikle şampanya ingiliz icadıdır. zencefilli bira mayalanirken köpük oluşturur. köpüğü kontrol altında tutmak ise büyük bir sorundur. ingilizler 16. yy da (bkz: champagne)dan ficilarca ham ve asitsiz şarap ithal edip, bu saraplarin mayalanmasi için şeker ve melas ilave ederek köpüklü şarap yaptılar. yaptıkları bu saraplar için de kömür ateşinde yaptıkları cam şişe ve mantarları geliştirdiler. (bkz: kraliyet akademisi) kayıtlarına göre şu anda (bkz: méthode champenoise) yani (bkz: şampanya metodu) olarak bilinen ilk yöntem ilk olarak 1662'de ingiltere'de kayda geçirildi.

sanıldığı üzre (bkz: benediktin keşişi dom pérignon) şampanyayi icat etmedi. o aslında vaktinin çoğunu köpükleri ortadan kaldırmaya çalışarak geçirdi.

ayrıca kadeh olarak da fransizlarin (bkz: coupe) hani şu meşhur (bkz: marie antoinette)nin göğüs kalıbı alınarak yapılmamıştır. 1663'te ingiltere'de imal edilmiştir.

ancak fransizlar şarap ve şampanya konusunda ilginç bir şekilde kabullenmezler bu gerçeği. mesela manisa-izmir hattında yetişen (bkz: çekirdeksiz üzüm)un neredeyse tek müşterisi iken bizim üzümleri dünyaya fransız şarabı diye itelemesi hiç eleştirilmez. tabi ki burada bahsi geçen yapım teknigidir ama kimse de hangi bağın üzümü diye sormaz. reklam her şeydir. mesela mucit diye kakaladiklari dom'un haykırışı onlara göre (bkz: meşhur) koşun, koşun; yıldızları içiyorum. 19. yy sonlarında bir reklam için tasarlandı. aslında dom'un katkısı mantar için tel veya kenevir kafes kullanmasıydı.
sözün özü çok da numarası olmayan bir içkinin bile peşine bu kadar düşen fransizlar en çok parayı yine gerçek mucidi olan ingilizlerden kazanıyor. 2000 yılından bu yana yılda ortalama 30 milyon civarında şampanya tüketiliyor ingiltere'de.

icat etmek mi? satmak mi? reklam mi? karar sizin.

şampanya genellikle beyaz ve kırmızı üzümlerin kupajından üretilir.