şapka kanunu

şapka devrimi olarak da tarihte yer alan, türkiye cumhuriyeti'nin kurulmasının ardından, erkeklerin baş örtme uygulamalarının düzenlenerek batı ülkelerindeki normlara uygun hale getirilmesi için 1925 yılında yapılan kanuni düzenlemedir.

rte'nin yerinde olsam bu kanun uygulanmıyor diye 83 milyonun hepsine ceza keserim.
nasil olsa kanun kanundur. halk da uymak zorunda. kelle başı 100 tl desen 8.3 milyar tl tek gecede. temiz ceza.

sagolsunlar medenilesmeye şapka takarak başladık. vallahi ne kadar teşekkür etsek azdır.

t: şapka takılmasını zorunlu kılan inkılap.

numberpi ye katıldığım başlık.

şapka kanunun cezası idam değil, bir miktar para ve hafif hapis cezasıydı. tabii hain bir islamcı torunuysanız birkaç ufak yalanla olayı çarpıtmanızda sakınca olmaz. çünkü hep ne diyoruz, siyasal islamcı olmak yalancı olmayı gerektirir.

nedense bazı atatürk düşmanı yavşakların ağrına gitmiş kanundur.

anayasa 174 te bu durum açıktır. inkılap kanunları değiştirilemez nitelikte değildir. sadece anayasaya aykırı oldukları iddiası ile aym önüne götürülemez. ama kanunlar su anda de facto uygulanmadığı için değiştirilmesine lüzum yoktur. 82 anayasasında değiştirilemeyecek hükümler sadece ilk 3 maddedir. hukuki terimleri iyi okuyup analiz etmek lazım.

numberpi’ye katılmadığım başlık. batının ilmini alın kılık kıyafetini değil eleştirisiyle başlamış. bu eleştiri yapılanların sadece sizin işinize yarayanları kabul etmek, diğerlerini etmemektir. sadece istatistiklere, resmi kayıtlara bakarak bile o dönemki ekonominin 15 yılda nereden nereye geldiği ortadadır. bunu sanayi ve bilimsel faaliyetler de eklenmiş, hatta o dönemde yetişen birçok bilim adamının dünyaya katkıları ortadadır. chp’li değilim sürekli bir zihniyettir gidiyor. eleştirenlerin haksız tarafları yok değil ancak atatürk döneminde herhangi bir başörtüsü yasağı yoktu ve şapka giymeyen kadınlar varken hiçbiri de asılmamıştır. yasa ilk çıktığı zaman rize’nin güneyse ilçesinin top ateşine tutulduğu iddiasında bulunulmuş. ama bu şekilde söylenildiğinde ilçenin tamamen yok olması gerekiyor. çünkü hamidiye kruvazör’ü gönderiliyor ki bu ülkenin en büyük kruvazörü. bu isyanın bastırılması üzerine açılan bir atıştan öte bir hareket değildir. yoksa dediğim gibi tüm ilçenin yok olması gerekiyordu. şapka kanunu ve çeşitli sebeplerle isyana teşvik edilen halka karşı sorumlu olanların yargılanması ve idamlar dışında herhangi bir katliam bulunmamaktadır. bunun sebebi de şapka takmadıkları için değil, olayın farklı boyutlara ulaşmasıdır. çünkü şapka kanunu sadece memurlar için geçerlidir. isyanlara karşı bazen sert müdahaleler olmuş, -her dönemde olmuş, buna osmanlı’da dahil- bazı haksız yargılamalar, yanlış hukuk faaliyetleri olmuştur. eleştiriyi bir şeyleri tek bir kaynaktan okuyarak tek bir düşünceyle yaparsanız asıl yanlısı yorumlamaktan uzaklaşır, doğru olayları çarpıtmakla kalırsınız. bu durum da sadece antipati oluşturur, kimseyi ikna edemezsiniz.

ne kadar gerekli olduğunu bugünlerde daha iyi anlıyoruz.

tanım 1: yüzüğü yeten varsa kaldırsın denilen kanun.

tanım 2: kendi içlerinde çelişen siyasal islamcıların her zaman en iyi şekilde yaptıkları gibi, dezenformasyon ve yalancılıkla bir şeyleri ispat etmeye çalışıp madara oldukları konulardan birisi.

buyrun hodri meydan? yetki mi yok? nedir buna engel olan?

bir de şunca yıldır en küçük mağduriyeti bile her mitingde dile getirip mağduriyet kasanlar, neden bir güne bir gün çıkıp meydanlarda güya rize’de topa tutulan ilçe ile alakalı tek laf etmemişler?

yaklaşık iki yüz yıl önce fes getirdiğinde, gavur padişah denilen 2. mahmut’tan sonra yapılan esaslı bir devrim.
meselenin başa giyilen başlık değil de geri kafalılık olduğu ise her iki devrimde de birilerinin dini gerekçelerle isyan etmesiyle sabittir.
ek bilgi: iskilipli, şapka yüzünden değil; istiklal savaşı karşıtı teali islam adlı cemiyette yürüttüğü faaliyetler dolayısıyla asılmıştır.
bir de ecdadımız osmanlı döneminde “tiz vurun kellesi” denilerek asılan kesilenlere mi baksak?

kafasozluk.com/entry/859017

wikiye dileyen içerik oluşturabilir.
ilgili linkte “kaldırılamaz” denmiyor. anayasaya aykırılığı ileri sürülüp iptal davasına konu edilemez deniyor. yani istendiği takdirde pek ala değişiklik yapılıp kanunun içeriği güncellenebilir.

linkte yazanla entryde anlatılmak istenen farklı şeyler. dolayısı ile bu kanunlar “dokunulmaz” değiller. en azından prof dr erdoğan teziç in yorumu böyle. insanları ilkokul seviyesinde bilgi sahibi olmakla küçümseyen adamın referans gösterdiği kaynak wikipedia bu arada…ama tabi orası öyle yazıyorsa daha doğrudur. (bkz: swh)

“wikipedia sayfasını açıp yazacaklarını kontrol etmeye üşenen bir nesilden ilkokuldan öğrendiği bilgilerden daha fazlasını bilmesi beklenemezdi.” cümlelerinizde bile hakaret, bize karşı bir nefret var. özellikle tarih gibi sosyal bilimlerde wikipedia kaynak olarak pek kullanılmaz. benim yazdıklarımı milli eğitim kitaplarında pek bulamazsanız. kaynak olarak wikipedia’yı kullandığınızı göstermeniz bile iddianızı nerelerden aldığınızı gösteriyor. wikipedia özellikle tarihte birçok yanlısı tespit edilmiş sitedir. çünkü yüzeysel erişebildigi kaynaklardan ötesine erişmek için uğraşmazlar. wikipedia’ya bakarak tarih yazamazsınız. sizin iddialarınızın neye dayandığını da ben söyleyeyim wikipedia değil, ali topuz anılarında anlatmıştır. ancak bu iddiaların hemen hemen hepsi abartılı ifadeler olduğu da yaptığım açıklamalarla farklı araştırmacılarla çürütüldü. okumadan, ne yazdığımdan bile haberiniz olmadan hakarete geçmeniz sizin ayıbınızdır. bir okursanız benim kimseyi yüceltmedigimi o dönemde yanlış uygulamaların da olduğunu anlattığımı görürsünüz.

ben idam edilenler denince örnek olarak iskilipli atıf'ın verilmesini bekledim* zira en sık yapılan çarpıtmadır ve biliyorsunuz ki siyasal islamcıdaki omurga yumuşakçalardan hallicedir. o yalanı daha fazla yutturamayacaklarını anladıklarından olsa gerek son zamanlarda iskilipli atıf masturbasyonu yapmayı bıraktılar. şimdi daha yüzeysel, isimsiz şehitler(!) üzerinden yapıyorlar ajitasyonu. asılanların hükümet konaklarını basması; memurları, askerleri ve jandarmaları katletmesi gibi ufak detayları niyeyse atlıyor bu islamcılar. asılanlar ilgili kanuna muhalefetten değil, devlete karşı ayaklanmadan, cinayetten vb suçlardan idam edilmiştir. vatan hainlerinin torunlarının bu küçük detaylardan bahsetmesini beklemiyorduk zaten.

dininiz para, peygamberiniz yalan. kime ne anlatıyorsun dediğimdir *

edit: uzun uzadıya anlatmayacağım ama şunu eklemek istiyorum. anadolu kırsalında (nam-ı diğer çomarland) nurcuların ve özellikle de fethullahçıların yeşermesinde bu ajitasyon ve dezenformasyonun payı büyüktür. islamcı ideologlar sayesinde tarihini bilmeyen, mustafa kemal düşmanı milyonlar yetiştirildi. bir nesil zehirlendi diyebilirim. sonuç: fethullahçılar, devlete sızan tarikatlar ve darbe girişimi. şimdi de idam idam diye tempo tutuyorlar meydanlarda. sever misin sabaha mı bırakırsın? sizin bu ülkeye verdiğiniz zararı hiçbir yabancı güç vermemiştir tarihte.

hala hakaret ediyorsunuz kendinize gelin lütfen. bence siz bizim yazdıklarımızı okumuyorsunuz. attığınız tartışmada bile belirli farklılıklar var. hala wikipedia’dan kontrol etmekten bahsediyorsunuz. wikipedia’dan tarih mi yazılır allah aşkına?wikipedia’yı hangi nitelikli tarihçi kaynak olarak kullanmış? sizin güneysu iddialarınızın bile kime dayandığını ben söyledim. bence siz önce yazılanları okuyun, daha sonra insanlara hakaret etmeden konuşun. birinin yanlışını anlatırken yanlış yapıyorsunuz. hakaretlerle dolu anlatıma sahip olan birinin wikipedia’ya dayanarak yazdıklarına inanmamızı bekliyorsunuz. tamam, "bari" ifadenizi kullanmışsınız ancak zaten kullanılmaması gereken bir kaynağı söylediğiniz için ben de wikipedia sözünüzü eleştirdim. bakmamamız daha doğru yani. teşekkür ediyorum. benden bu kadar. gerekli açıklamaları yaptım. iddiaları zaten söyledim. ona yönelik verilen cevapları da söyledim. kabul edip etmemeniz size kalmış. körü körüne tek taraftan okunan kaynaklara inanıp inanmamak size kalmış.