1.
şahsım gibi aidiyetlik duygusu ufak şeylerle karşı olan insanların aşırı kolay yapabiliceği yenilik. ama gel gör ki canım ülkemde bir şeye sıfırdan başlayamayız, zaten sıfırız.
devamını gör...
2.
şehir değil de, şehrin dışına taşınmak da saylanıyor mu? izole bir yaşantı peşinde koşmak.
t: takribi 10 defa yaptığım ve her seferinde aksiyete yaşadığım eylem. gerçi insana canlılık da vermiyor değil.
t: takribi 10 defa yaptığım ve her seferinde aksiyete yaşadığım eylem. gerçi insana canlılık da vermiyor değil.
devamını gör...
3.
hep düşündüğüm ama iş nedeniyle yapamadığım.
yeter istanbul deyip gitmek.
gönlümden geçen izmir, komşu şehrin sınır ilçesi'de olabilir.
zaman gösterecek.
yeter istanbul deyip gitmek.
gönlümden geçen izmir, komşu şehrin sınır ilçesi'de olabilir.
zaman gösterecek.
devamını gör...
4.
şehir değil de direkt ülke değiştirsem keşke.
devamını gör...
5.
zihniyet değiştirmekten daha zor olmayan eylem.
devamını gör...
6.
ışınlanmanın icadını dört gözle bekleyenlerdenim. reflü ve uzun yol özel aracın yoksa çok zor. ama her yeni şehir her yeni ülke merak uyandırır bende her daim.
devamını gör...
7.
bu değişiklik gönüllü ve sürekli olacak şekilde gelişiyorsa kişinin konfor alanından ayrılıp her şeye sıfırdan başlayacağı bir hayata atılan ilk adım gibidir.
buna karar vermek kolay değildir, kararı alanın sebepleri arasında travmatik nedenler olabileceği gibi uzun süre boyunca tek bir yerde yaşama düşüncesinin zamanla anlamsızlaşması da olabilir.
insanlığın yerleşik hayata geçişi yaşadıkları, bulundukları çevreyi efektif olarak kullanmayı öğrenmeleri * ile mümkün olmuştur. bu insanlara güvenli konfor alanları yaratmış düşünsel anlamda yeter pozisyonda kalmalarını sağlamıştır.
istanbul'un varoşlarını anlatan bir belgeselde izlemiştim, 15 senedir istanbul'da yaşayıp henüz denizi görmeyen yaşadığı mahalleden dışarıya çıkmamış olan insanlardan bahsediyordu. röportaj yaptıkları yaşlı bir kadın "kendimi bildim bileli bu mahalleden dışarıya çıkmadım" demişti. sedentism ilk defa bu kadar korkunç ancak bir o kadar tam tanımıyla bende karşılık bulmuştu.
benim hikayem farklı;
ben farklı ülke ve şehirlerde kısa geçici süre ile bulunma imkanını yakalayabilen birisiyim/birisiydim lakin eninde sonunda kendi konfor alanım olarak sınırladığım şehre geri dönüyor, bir gün önce yaşadığım trafik, kaygılar, insanlar ile karşılaşacağımı bilerek yaşantıma devam ediyordum. ta ki, yaşadığım hayatın esasen ezberlediğim yol ve insanlardan ibaret olduğunu anlayana kadar.
ani bir kararla evimi satılığa çıkarttım ve sattım evi satan alan kişiden 2 hafta müsaade istedim, daha sonra yaşadığım şehirde ufak bir depo satın alıp; kişisel eşyalarımı (kitaplar, albümler, çeşitli belgeler) oraya yerleştirip anahtarını çok güvendiğim bir arkadaşıma teslim edip yanıma sadece köpeğimi ve kıyafetlerimi alarak o şehirden ayrıldım.
bu yaklaşık 5 ay önce oldu, rotayı belirleyip yola çıktım. uzun bir yolculuktan sonra şimdi yaşadığım şehre gelip aynı gün bir ev kiraladım, bomboş bir ev :) ilk aldığım eşya dandik bir kamp sandalyesi oldu
sonrasında ise yaşamsal ihtiyaçlarımı karşılayacak eşya dışında hiç bir şey almadım (yatak, koltuk vb) bunun büyük sebebi burada da ne kadar kalacağımı tahmin edemiyor olmak, yeter dediğim zaman farklı bir şehre giderken yükümün olmasını istemiyorum, belki de buradan ayrılmadan ömrümü tamamlayacağım bilmiyorum.
sözü uzatmadan söylemek gerekirse* her kişinin deneyimlemesini tavsiye ettiğim eylemdir. jim rohn'un çok sevdiğim bir sözü var; ".. en çok vakit geçirdiğin 5 kişinin ortalaması bir hayata sahipsin .."
değişiklikler iyidir :)
buna karar vermek kolay değildir, kararı alanın sebepleri arasında travmatik nedenler olabileceği gibi uzun süre boyunca tek bir yerde yaşama düşüncesinin zamanla anlamsızlaşması da olabilir.
insanlığın yerleşik hayata geçişi yaşadıkları, bulundukları çevreyi efektif olarak kullanmayı öğrenmeleri * ile mümkün olmuştur. bu insanlara güvenli konfor alanları yaratmış düşünsel anlamda yeter pozisyonda kalmalarını sağlamıştır.
istanbul'un varoşlarını anlatan bir belgeselde izlemiştim, 15 senedir istanbul'da yaşayıp henüz denizi görmeyen yaşadığı mahalleden dışarıya çıkmamış olan insanlardan bahsediyordu. röportaj yaptıkları yaşlı bir kadın "kendimi bildim bileli bu mahalleden dışarıya çıkmadım" demişti. sedentism ilk defa bu kadar korkunç ancak bir o kadar tam tanımıyla bende karşılık bulmuştu.
benim hikayem farklı;
ben farklı ülke ve şehirlerde kısa geçici süre ile bulunma imkanını yakalayabilen birisiyim/birisiydim lakin eninde sonunda kendi konfor alanım olarak sınırladığım şehre geri dönüyor, bir gün önce yaşadığım trafik, kaygılar, insanlar ile karşılaşacağımı bilerek yaşantıma devam ediyordum. ta ki, yaşadığım hayatın esasen ezberlediğim yol ve insanlardan ibaret olduğunu anlayana kadar.
ani bir kararla evimi satılığa çıkarttım ve sattım evi satan alan kişiden 2 hafta müsaade istedim, daha sonra yaşadığım şehirde ufak bir depo satın alıp; kişisel eşyalarımı (kitaplar, albümler, çeşitli belgeler) oraya yerleştirip anahtarını çok güvendiğim bir arkadaşıma teslim edip yanıma sadece köpeğimi ve kıyafetlerimi alarak o şehirden ayrıldım.
bu yaklaşık 5 ay önce oldu, rotayı belirleyip yola çıktım. uzun bir yolculuktan sonra şimdi yaşadığım şehre gelip aynı gün bir ev kiraladım, bomboş bir ev :) ilk aldığım eşya dandik bir kamp sandalyesi oldu
sonrasında ise yaşamsal ihtiyaçlarımı karşılayacak eşya dışında hiç bir şey almadım (yatak, koltuk vb) bunun büyük sebebi burada da ne kadar kalacağımı tahmin edemiyor olmak, yeter dediğim zaman farklı bir şehre giderken yükümün olmasını istemiyorum, belki de buradan ayrılmadan ömrümü tamamlayacağım bilmiyorum.
sözü uzatmadan söylemek gerekirse* her kişinin deneyimlemesini tavsiye ettiğim eylemdir. jim rohn'un çok sevdiğim bir sözü var; ".. en çok vakit geçirdiğin 5 kişinin ortalaması bir hayata sahipsin .."
değişiklikler iyidir :)
devamını gör...
8.
bir an da işini evini bırakıp gidemezsin öyle.
devamını gör...
9.
hep aklımda olan ama sürekli olarak gerçekleşmemesi icin engeller çıkan bir durumdayım. vardığım sonuç "sonunu düşünen kahraman olamaz" deyip, ani bir kararla bu planı gerçekleştirmek. (bkz: biri bana gaz versin).
devamını gör...
10.
insana iyi gelir..
devamını gör...
11.
tebdili mekanda ferahlık vardır.insana iyi gelir.
devamını gör...
12.
yaşadığınız şehirden tiksiniyorsanız,kötü anılar çoksa,durmak için tek bir sebep yoksa mutlak şarttır.
devamını gör...
13.
corona virüsü döneminde en çok ihtiyaç duyduğum şey.
devamını gör...
14.
cesur insan işidir ve yaptığımdır.
baba memurdu, atamasının çıktığı karadeniz'e kıyısı olan bir şehirde yaşadım çocukluğumdan gençliğime kadar.
o bölgede büyüdüm, oraya yakın okudum, oralı gibi hissettim.
içimdeki izmir aşkı hep vardı.
bir devlet kurumunda uzman olarak görev yaparken, bir sabah gelen "öff" tadı.
istifayı verip, biraz birikmişi cebime koyarak ertesi sabah kontağı çevirdim.
8 yıldır bu güzel şehirdeyim.
ailemi, arkadaşlarımı, evimi, düzenimi, alışkanlıklarımı vs hepsini bir anda arkamda bıraktım.
pişman mıyım?
asla!
çünkü orada ben olmayacaktım.
bu güzel şehirde artık benim.
daha güzel bir işim, daha güzel bir hayatım var.
demem o ki, korkak olmayın.
tarih, cesurları hatırlar.
(tamam bu biraz abartı oldu) *
baba memurdu, atamasının çıktığı karadeniz'e kıyısı olan bir şehirde yaşadım çocukluğumdan gençliğime kadar.
o bölgede büyüdüm, oraya yakın okudum, oralı gibi hissettim.
içimdeki izmir aşkı hep vardı.
bir devlet kurumunda uzman olarak görev yaparken, bir sabah gelen "öff" tadı.
istifayı verip, biraz birikmişi cebime koyarak ertesi sabah kontağı çevirdim.
8 yıldır bu güzel şehirdeyim.
ailemi, arkadaşlarımı, evimi, düzenimi, alışkanlıklarımı vs hepsini bir anda arkamda bıraktım.
pişman mıyım?
asla!
çünkü orada ben olmayacaktım.
bu güzel şehirde artık benim.
daha güzel bir işim, daha güzel bir hayatım var.
demem o ki, korkak olmayın.
tarih, cesurları hatırlar.
(tamam bu biraz abartı oldu) *
devamını gör...
15.
bir gün sabah erkenden kalkip 15 sene yasadigim izmiri birakmak ve ayvaliğa gelmektir bnim icin.hayattaki önemli kararlardandir bnce.
devamını gör...
16.
tayinci memur eş sebebi ile bir zamanlar 3 senede bir yaşadığım olay.
bence güzel, yeni insanlar, yeni çevre. yeni öğrenilen bir şehir. telefon rehberindeki adını bile hatırlamadığım insanlar.
bunun en güzel yanı benim için yeni yemekler öğrenmek oldu. son tayin kırklareli oldu. kuzu çevirme, peynir tatlısı, hayrabolu tatlısı hepsini orda tanıdım. ha birkaç şerefsizi de orda tanıdım o ayrı. ama olsundu.
şehir değiştirmenin en zor tarafı nakliye işi, bir de uygun ev bulma. bölüm sebebi ile en son hep bizim tayin açıklanır, bütün evler tutulur, biz zar zor ev bulurduk. ama bir sekilde halloldu hep. şimdiki yaşadığım izmit de daha önceki tayinlerden bildiğim harika bir şehir. seve seve geldim.
şehir değiştirmenin bana kazandırdığı insanlar, avukat nesrin, ayşe öğretmen, şimdiki ahiretliğim tuğba, burcu öğretmen, ayşenur öğretmen, doktor aykut oldu. iyi ki tanıdım onları.
yenilik iyidir korkmayın, 3 aya kadar sayın, geçer
bence güzel, yeni insanlar, yeni çevre. yeni öğrenilen bir şehir. telefon rehberindeki adını bile hatırlamadığım insanlar.
bunun en güzel yanı benim için yeni yemekler öğrenmek oldu. son tayin kırklareli oldu. kuzu çevirme, peynir tatlısı, hayrabolu tatlısı hepsini orda tanıdım. ha birkaç şerefsizi de orda tanıdım o ayrı. ama olsundu.
şehir değiştirmenin en zor tarafı nakliye işi, bir de uygun ev bulma. bölüm sebebi ile en son hep bizim tayin açıklanır, bütün evler tutulur, biz zar zor ev bulurduk. ama bir sekilde halloldu hep. şimdiki yaşadığım izmit de daha önceki tayinlerden bildiğim harika bir şehir. seve seve geldim.
şehir değiştirmenin bana kazandırdığı insanlar, avukat nesrin, ayşe öğretmen, şimdiki ahiretliğim tuğba, burcu öğretmen, ayşenur öğretmen, doktor aykut oldu. iyi ki tanıdım onları.
yenilik iyidir korkmayın, 3 aya kadar sayın, geçer
devamını gör...