#televizyon dizileri
#final yapan diziler
1997-2003 arası yayımlanmış, 3 sezon ve 97 bölüm sürmüş yerli dizi. aynı isimli kitaptan uyarlanmıştır. dünya ile tek bağlantısı pencereden dışarıyı izlemek olan ev kızı sıdıka'nın hayata ve ailesine bakışını konu alır.
öne çıkanlar | diğer yorumlar
başlık "larmina" tarafından 18.11.2020 02:21 tarihinde açılmıştır.
1.
samim: kız bana bak, aklıma bir fikir geldi.
sıdıka: ne? fikir mi? senin? abi çişin falan gelmiş olmasın? karıştırıyorsundur.
kültürlü ev kızıdır sıdıka.uzaylıların gelip onu kurtarmasını ister. hem bilim insanı hemde kır dizini otur evinde dayatmasına uyan yurdumun insanıdır.
sıdıka: ne? fikir mi? senin? abi çişin falan gelmiş olmasın? karıştırıyorsundur.
kültürlü ev kızıdır sıdıka.uzaylıların gelip onu kurtarmasını ister. hem bilim insanı hemde kır dizini otur evinde dayatmasına uyan yurdumun insanıdır.
devamını gör...
2.
atilla atalay' ın hıbır mizah dergisinde maceralarini yazdığı karakter. daha sonra televizyonda dizi olarak da çekildi.
sokağa çıkması bile yasak olan evde hapis hayatı yaşayan karakterimiz ve onun erkek olduğu için sürekli kayırılan maço abisi, sıdıka üzerinekurulan baskılar ve sıdıka 'nın tüm aileye direnmesinin komik bir şekilde anlatıldığıyazılar ve dizi film.
diziyi izlemedim ama hıbır' da okumak zevkliydi.
sokağa çıkması bile yasak olan evde hapis hayatı yaşayan karakterimiz ve onun erkek olduğu için sürekli kayırılan maço abisi, sıdıka üzerinekurulan baskılar ve sıdıka 'nın tüm aileye direnmesinin komik bir şekilde anlatıldığıyazılar ve dizi film.
diziyi izlemedim ama hıbır' da okumak zevkliydi.
devamını gör...
3.
her biri apayrı özgünlükte karakterler içeren türk televizyon tarihinin en güzel kült dizilerinden.
tüm bölümleri youtube'da limon yapım'ın kanalında mevcut, 20 dakikalık bölümler çerez gibi izleniyor. link de bırakalım.
tüm bölümleri youtube'da limon yapım'ın kanalında mevcut, 20 dakikalık bölümler çerez gibi izleniyor. link de bırakalım.
devamını gör...
4.
#688039">#688039 budur.
bölüm bölüm repliklerini ezberlediğim yine de bıkmadığım dizi...
sıdıka despot babası, standart ev hanımı annesi, müzmin karate öğrencisi zorba ağabeyi ile kendi dünyasında farklı bir pencere açmayı kafaya koymuş bunu da başarmış bir karakterdir.
arkadaşı ezgisu, sakar kızı ve sürekli ocakta yemegi olan komşu goncagül teyze, yılda birkaç kez koca dayağı yüzünden sinop'tan istanbul' a kaçan halası, telefon sapığı kenar ile küçücük dünyasında onlardan ayrı kendi paralel evreninde yaşar.
ağabeyine g noktasını anlattığı bir bölüm vardır ki...*
ağabeyi odasına çağırır: sıdıka kız gel buraya sana bir sey soracağım.
sıdıka gelir.
samim sorar.
-simdi bu g-noktasi ne demek?
+ne diyosun sen abi ya?
- ya sen simdi kızsın ya bilirsin. kahvede arkadaslar konusuyordu, soramadım. ne bu g noktasi? nerde oluyor şimdi bu?
+ya git, manyak! sorulmaz öyle şeyler kardeşe....babama söylersem yersin dayağı.
- aman be, ispiyoncu kaltak! peki o zaman, şunu söyle, hipotenüs nerde? o da ayıp bir şey mi?
+ne?! hipotenus mü? kafalamışlar oğlum seni, hipotenüs üçgende bulunur.
-nassi yani? üçgen? hımm...
samim bunu derken elleri ile sıdıka'ya göstererek üçgen işareti yapar. sıdıka;
+dik ücgende dik açının karşısındaki kenara denir hipotenüs!!
-dik üçgen... dik açı, hmmm?...(pis bir gulumseme ile)...yani şimdi göster bakayım sen bana şu üçgende, hipotenusun yerini. yani şurası mı oluyor? üçgen falan hi hi hi..
sıdıka kızar;
+git ya, sapik manyak...o senin sandigin gibi bir şey değil.
....
aksam baba zekeriya saka eve gelince elinde telefon faturası herkesi sorguya çeker.
sıdıka'nın genelevler kapatılmasın diye mini referandumlarda oy kullanmak için 900'lü hatları 1700 kere aradığını itiraf etmesi ile kıyamet kopar. babası sıdıka'yı dövmeye başlaro esnada ağabeyi samim müdahale eder...
- ya dur baba ya vurma, kızın hipotenüsüne gelecek!*
bölüm bölüm repliklerini ezberlediğim yine de bıkmadığım dizi...
sıdıka despot babası, standart ev hanımı annesi, müzmin karate öğrencisi zorba ağabeyi ile kendi dünyasında farklı bir pencere açmayı kafaya koymuş bunu da başarmış bir karakterdir.
arkadaşı ezgisu, sakar kızı ve sürekli ocakta yemegi olan komşu goncagül teyze, yılda birkaç kez koca dayağı yüzünden sinop'tan istanbul' a kaçan halası, telefon sapığı kenar ile küçücük dünyasında onlardan ayrı kendi paralel evreninde yaşar.
ağabeyine g noktasını anlattığı bir bölüm vardır ki...*
ağabeyi odasına çağırır: sıdıka kız gel buraya sana bir sey soracağım.
sıdıka gelir.
samim sorar.
-simdi bu g-noktasi ne demek?
+ne diyosun sen abi ya?
- ya sen simdi kızsın ya bilirsin. kahvede arkadaslar konusuyordu, soramadım. ne bu g noktasi? nerde oluyor şimdi bu?
+ya git, manyak! sorulmaz öyle şeyler kardeşe....babama söylersem yersin dayağı.
- aman be, ispiyoncu kaltak! peki o zaman, şunu söyle, hipotenüs nerde? o da ayıp bir şey mi?
+ne?! hipotenus mü? kafalamışlar oğlum seni, hipotenüs üçgende bulunur.
-nassi yani? üçgen? hımm...
samim bunu derken elleri ile sıdıka'ya göstererek üçgen işareti yapar. sıdıka;
+dik ücgende dik açının karşısındaki kenara denir hipotenüs!!
-dik üçgen... dik açı, hmmm?...(pis bir gulumseme ile)...yani şimdi göster bakayım sen bana şu üçgende, hipotenusun yerini. yani şurası mı oluyor? üçgen falan hi hi hi..
sıdıka kızar;
+git ya, sapik manyak...o senin sandigin gibi bir şey değil.
....
aksam baba zekeriya saka eve gelince elinde telefon faturası herkesi sorguya çeker.
sıdıka'nın genelevler kapatılmasın diye mini referandumlarda oy kullanmak için 900'lü hatları 1700 kere aradığını itiraf etmesi ile kıyamet kopar. babası sıdıka'yı dövmeye başlaro esnada ağabeyi samim müdahale eder...
- ya dur baba ya vurma, kızın hipotenüsüne gelecek!*
devamını gör...
5.
günümüz dizilerine göre, neredeyse birkaç mekan ve az bir kişi kadrosuna sahip dizidir. her karakter diziye farklı bir tat katıyordu. evin hazır cevap kızı (bkz: sıdıka saka). samim ve sıdıkanın diyalogları çok hoşuma giderdi. bir de ah ki ah o günlüğü... hep mutlu bitirirdi yazılarını.
devamını gör...
6.
atilla altay'ın kitabının diziye uyarlanmış versiyonudur, komiktir.
90'lı yıllarda televizyonun başından kalkmadan izlenen dizidir. ana karakterimiz sıdıka şirin ev kızıdır. abisi ve babası manyaktır.
annesi farklı bir olay, babasının terlik atışına hayranım.
90'lı yıllarda televizyonun başından kalkmadan izlenen dizidir. ana karakterimiz sıdıka şirin ev kızıdır. abisi ve babası manyaktır.
annesi farklı bir olay, babasının terlik atışına hayranım.
devamını gör...
7.
1997-2003 yıllarında mahinur ergun, fatmanur sevinç yönetmenliğinde, atilla atalay'ın kitabındaki sıdıka karakterinden esinlenilip çekilmiş ve show tv'de yayımlanmış komedi, aile dizisidir.
başrollerinde,
hasibe eren
füsun demirel
ali erkazan
hakan tanfer
sinoplu saka ailesinin özellikle sıdıka saka'nın (hasibe eren) maceralarını anlatan bir dizidir.
sıdıka okutulmamış ama buna rağmen kendini geliştirmeye çalışan bir ev kızıdır. esprileri, diyalogları, hayalleri bana mısın diyen bir çok insanın kat va kat üstündedir. farklıdır, farklı oluşu ailesi tarafından yadırganır. o sürekli kitap okuyan, hayata farklı bir bakış açısı olan, cam kenarını kendine rezerve etmiş bir kişidir. saka ailesinin bir bireyi.
samim saka (hakan tanfer) aklı az, öz güveni fazla, sokak serserisinden hallice olan abisi, sıdıkayla sık sık laf söz dalaşına girer tabi sıdıka'ya yetişmek ne mümkün.
zekeriya saka (ali erkazan) , baskıcı, geri kafalı, dediğim dedik, alkolik, şiddet eğilimlisi babasıdır sıdıka'nın.
safiye saka (füsun demirel), sıdıka'yı evlendirerek onun tüm bu garip hallerinden sıyrılacağını düşünen annesidir. elinde terlik sıdıka'nın sözlerini savuşturmaya çalışır. tüm gün annesiyle sıdıka enteresan ve komik diyaloglara girerler.
sıdıka'nın tüm günü evde geçer. tek eğlencesi penceresidir. dış dünyaya açtığı, nefes aldığı tek kapısıdır.
3 sezon sürmüş olan dizi dönemin beğenilen dizilerindendir. bir kenar mahallenin bozuk aile ilişkilerine değinmiş bunu yaparken hem düşündürmüş hem güldürmüştür. kendi çapında mesajlar vermiş bazı konulara parmak basılmıştır.
iyi seyirler...
başrollerinde,
hasibe eren
füsun demirel
ali erkazan
hakan tanfer
sinoplu saka ailesinin özellikle sıdıka saka'nın (hasibe eren) maceralarını anlatan bir dizidir.
sıdıka okutulmamış ama buna rağmen kendini geliştirmeye çalışan bir ev kızıdır. esprileri, diyalogları, hayalleri bana mısın diyen bir çok insanın kat va kat üstündedir. farklıdır, farklı oluşu ailesi tarafından yadırganır. o sürekli kitap okuyan, hayata farklı bir bakış açısı olan, cam kenarını kendine rezerve etmiş bir kişidir. saka ailesinin bir bireyi.
samim saka (hakan tanfer) aklı az, öz güveni fazla, sokak serserisinden hallice olan abisi, sıdıkayla sık sık laf söz dalaşına girer tabi sıdıka'ya yetişmek ne mümkün.
zekeriya saka (ali erkazan) , baskıcı, geri kafalı, dediğim dedik, alkolik, şiddet eğilimlisi babasıdır sıdıka'nın.
safiye saka (füsun demirel), sıdıka'yı evlendirerek onun tüm bu garip hallerinden sıyrılacağını düşünen annesidir. elinde terlik sıdıka'nın sözlerini savuşturmaya çalışır. tüm gün annesiyle sıdıka enteresan ve komik diyaloglara girerler.
sıdıka'nın tüm günü evde geçer. tek eğlencesi penceresidir. dış dünyaya açtığı, nefes aldığı tek kapısıdır.
3 sezon sürmüş olan dizi dönemin beğenilen dizilerindendir. bir kenar mahallenin bozuk aile ilişkilerine değinmiş bunu yaparken hem düşündürmüş hem güldürmüştür. kendi çapında mesajlar vermiş bazı konulara parmak basılmıştır.
iyi seyirler...
devamını gör...
8.
bir çok siyasi gönderme ve toplumsal eleştiri içeren yapımdır. dahası tüm karakterler ince ince işlenmiş diyalog ve senaryo içerisindedir. ilk bakışta özellikle senaryo size alışıldık ya da sıradan gelebilir ancak söz konusu yapımdan sonra çıkan bir çok iş kendisini yer yer taklit ettiğinden bu duruma kapılmanız ve dizinin bölümlerinin genelde sonradan-birden açılması bu illüzyon-yanılsamayı yaratmaktadır.
zaten neredeyte tüm karakterlerin bu diziden sonra en az 1 tane sit-com/komedi oynamasının bana kalırsa altında yatan en büyük etken bu senaryodur. çünkü senaryo batı karadeniz ağzına kadar bile dikkat eden incelikte, düzgün türkçe kullanımı ve doğal oyunculuğa imkan tanıyan özgünlüktedir. elbette oyuncular kötü olsa "çöp" olurdu ancak düzgün türkçe, zengin mahalle yazımı bir çok senarist açısından görece daha kolay olduğu bir gerçektir.
dahası etkisini
hasibe eren-> avrupa yakası ve diğer gülse birsel eserlerinde rol alarak,
füsundemirel'i -> yalan dünya
hakan yılmaz'ı -> ayrılsakda beraberiz,
ali erkazan'ı*>en son babalar duyar,
figen evren-> seksenler,
şafak sezer-> ekmek teknesi,
gibi işlerde görmemize aracılık ederek, türk/türkiye mizahında etkisini kendinden sonra bile devam ettirmiş yapımdır.
edit: bana kalırsa yeşikçam'ın toplumsal gerçekçi ancak naiflik bezeli dünyasından tam anlamıyla toplumsal gerçekçi anlayışa taşıyan yapımlardan biridir. hatta belkide ilk dizidir. sonrasında avrupa yakası vb. halefleriyse neredeyse tamamen beyaz yakalı gözünden ve bireysel-duygusal sorunlara sıkışmış bir perspektifte hayatı-olayları okudular, yansıttılar. dahası siyasi göndermelerden ise oldukça uzak kaldılar tam olarak "show bussines "a döndüler. mesela erken haleflerinden ve uyarlama olan "tatlı hayat"ta bile kurulan düzlemde geçim sıkıntısı, fakirlik vb. olaylar sıdıka kadar olmasa da gerek yıldırıma ailesinin zenginlik öncesini anlatımları ve gerekse de menekşe karakterleri üzerinden vurgulanırken gülse ve dönemdaşlarında bu durum pek vurgulanmamaktadır.
dizinin kastında ise sorunlar göze çarpar. mesela kenar karakterini canlandıran oyuncular toplamda 3 tanedir. şon lii hoca ise 2 defa değişmiş tarafından canlandırılmıştır.
şon lii
v1:
v2:
kenar:
v1:
v2:
v3:
v4:
şetaret hala
v1:
v2:
favori karakterlerime gelirsek:
1.numaram zehra:
2. numaram tengiz tetik:
3.numaram yüksek ninja batural dinçdarı:
4.ezgisu:
ancak karakter gelişimi ise tersine kalitelidir. samim karakteri gençliğinin başında tutucu, şiddet yanlısı bir karakterken zamanla kabuğunu kırmış dışa dönük ancak salak bir karakter olarak karşımıza çıkmıştır. keza zekeriya karakteri 1990'lardaki tutucu, şiddet taraftarı bir karakterken yaşıyla beraber olgunlaşmıştır. baturalp ise mesela daha disiplinli bir karakterken yaş itibarıyla daha dışa dönük ve yalnızlıktan sıkılan bir karakter olarak resmedilmiştir.
zaten neredeyte tüm karakterlerin bu diziden sonra en az 1 tane sit-com/komedi oynamasının bana kalırsa altında yatan en büyük etken bu senaryodur. çünkü senaryo batı karadeniz ağzına kadar bile dikkat eden incelikte, düzgün türkçe kullanımı ve doğal oyunculuğa imkan tanıyan özgünlüktedir. elbette oyuncular kötü olsa "çöp" olurdu ancak düzgün türkçe, zengin mahalle yazımı bir çok senarist açısından görece daha kolay olduğu bir gerçektir.
dahası etkisini
hasibe eren-> avrupa yakası ve diğer gülse birsel eserlerinde rol alarak,
füsundemirel'i -> yalan dünya
hakan yılmaz'ı -> ayrılsakda beraberiz,
ali erkazan'ı*>en son babalar duyar,
figen evren-> seksenler,
şafak sezer-> ekmek teknesi,
gibi işlerde görmemize aracılık ederek, türk/türkiye mizahında etkisini kendinden sonra bile devam ettirmiş yapımdır.
edit: bana kalırsa yeşikçam'ın toplumsal gerçekçi ancak naiflik bezeli dünyasından tam anlamıyla toplumsal gerçekçi anlayışa taşıyan yapımlardan biridir. hatta belkide ilk dizidir. sonrasında avrupa yakası vb. halefleriyse neredeyse tamamen beyaz yakalı gözünden ve bireysel-duygusal sorunlara sıkışmış bir perspektifte hayatı-olayları okudular, yansıttılar. dahası siyasi göndermelerden ise oldukça uzak kaldılar tam olarak "show bussines "a döndüler. mesela erken haleflerinden ve uyarlama olan "tatlı hayat"ta bile kurulan düzlemde geçim sıkıntısı, fakirlik vb. olaylar sıdıka kadar olmasa da gerek yıldırıma ailesinin zenginlik öncesini anlatımları ve gerekse de menekşe karakterleri üzerinden vurgulanırken gülse ve dönemdaşlarında bu durum pek vurgulanmamaktadır.
dizinin kastında ise sorunlar göze çarpar. mesela kenar karakterini canlandıran oyuncular toplamda 3 tanedir. şon lii hoca ise 2 defa değişmiş tarafından canlandırılmıştır.
şon lii
v1:
v2:
kenar:
v1:
v2:
v3:
v4:
şetaret hala
v1:
v2:
favori karakterlerime gelirsek:
1.numaram zehra:
2. numaram tengiz tetik:
3.numaram yüksek ninja batural dinçdarı:
4.ezgisu:
ancak karakter gelişimi ise tersine kalitelidir. samim karakteri gençliğinin başında tutucu, şiddet yanlısı bir karakterken zamanla kabuğunu kırmış dışa dönük ancak salak bir karakter olarak karşımıza çıkmıştır. keza zekeriya karakteri 1990'lardaki tutucu, şiddet taraftarı bir karakterken yaşıyla beraber olgunlaşmıştır. baturalp ise mesela daha disiplinli bir karakterken yaş itibarıyla daha dışa dönük ve yalnızlıktan sıkılan bir karakter olarak resmedilmiştir.
devamını gör...
9.
ben sıdıka'yı leman dergisindeki yazılarını okuyarak sevmiştim. sonradan çekilen dizisini aynı heyecanla izlemedim.
atilla atalay'ın usta kaleminden çıkan sıdıka öyküleri bir hafta boyunca dilime pelesenk olurdu. kendime benzetirim sıdıka'yı ara ara. o benden daha zekiydi tabii.
sıdıka saka, yaşadığı çevrenin ayrık otudur. zekası, kültürü, kendini ifade kabiliyeti o kadar yüksektir ki çevresindekiler onu anlayamadıkları için birtakım zorbalıklara maruz kalır.
dizide var mıydı bilmiyorum ama dergideki bir yazıda amerikan başkanına frigofirik kargo ile aşure yollamak istiyordu. yıllardır aklıma geldikçe gülerim. frigofirik kargoyu ben de ilk kez sıdıka'dan duymuştum zaten.
atilla atalay'ın usta kaleminden çıkan sıdıka öyküleri bir hafta boyunca dilime pelesenk olurdu. kendime benzetirim sıdıka'yı ara ara. o benden daha zekiydi tabii.
sıdıka saka, yaşadığı çevrenin ayrık otudur. zekası, kültürü, kendini ifade kabiliyeti o kadar yüksektir ki çevresindekiler onu anlayamadıkları için birtakım zorbalıklara maruz kalır.
dizide var mıydı bilmiyorum ama dergideki bir yazıda amerikan başkanına frigofirik kargo ile aşure yollamak istiyordu. yıllardır aklıma geldikçe gülerim. frigofirik kargoyu ben de ilk kez sıdıka'dan duymuştum zaten.
devamını gör...
10.
90'larda çocuk olanların hatrinda olan güzel diziydi. 1997-2003 arasında yayinlandı.
bu ara youtube' da dizinin videoları önüme düşüyor. bu dizide şafak sezer'in de (bkz: kenar) karakteriyle yer aldığını unutmusum.
nerde simdi böyle kaliteli diziler.
bu ara youtube' da dizinin videoları önüme düşüyor. bu dizide şafak sezer'in de (bkz: kenar) karakteriyle yer aldığını unutmusum.
nerde simdi böyle kaliteli diziler.
devamını gör...