1.
doğan akdoğan'nın sunduğu trt belgesel programı.
bu sabah istanbul havalimanı içindeki geri dönüşümün yolculuğunu bize anlatmakta ancak bir çok kez izlediğim üzere herhangi kullanılmayan bir malzeme ile neler yapabilirizi bize gösteren program. programda da söylediği gibi atık üreten tek canlı biziz yani insanoğlu ve kendi çöpümüzü kendimiz temizlemeliyiz çünkü başkası yapamaz. dünya her ne kadar kendi içinde bir döngüye sahip olsa da insan öyle şeyler üretiyor ki doğa bunları yok etmek için bin yıllarını vermek zorunda kalıyor. işin daha kötüsü doğa bir şeyi yok etmeye başlasa dahi biz ona benzer binlerce hatta milyon hatta ve hatta milyarlarca atık üretiyoruz.
kendi çöpümüzün bilincinde olursak eminim dünya için ve gelecek nesil için çok fark yaratacaktır. program istanbul havalimanını gösterirken atıkların bir çok aşamadan geçtiğini bize izletiyor. programda bahsedildiği üzere havalimanı bir ülkenin yüzü diyebiliriz eğer yüzünüzü yıkamazsanız dışarı çıktığınız da ya da evdeyseniz misafir geldiğinde sizi o halde gördüğünde sizinle ilgili fikirleri çok farklı olacaktır.
her şey bizde bitiyor açıkçası, ben dikkat etsem ne olacak kimse dikkat etmiyor dememek ve karıncanın ateşe su taşıması misali yılmadan devam etmeliyiz. karıncanın hikayesini anlattırmayın bana şimdi ama hz. ibrahim'in yakan ateşe su taşıyan karıncayı bilmiyorsanız gidin araştırın öğrenin.
siz tembelsiniz ben size alıntılayayım.
"hiç olmazsa hangi taraftan olduğum anlaşılır."
hz. ibrahim peygamber, kral nemrut’a tebliğ yapmış. nemrut, ne güçlü bir kral olduğunu herkes görsün anlasın diye hz. ibrahim’in ateşte yakılması emrini vermiş.
meydanda odunlardan büyük bir yığın yapıp odunları tutuşturmuşlar. o kadar büyük bir alevmiş ki bulutlara kadar yükselmiş. bütün hayvanlar ateşten korkmuş kaçmış.
nemrut’un askerleri, ibrahim peygamberi mancınıkla ateşin tam orta yerine atacaklarmış.
bu sırada, göklere kadar varan ateşe doğru bir karınca ağzında küçücük bir damla su ile telaşla gidiyormuş. başka bir karınca onun bu telaşını görüp sormuş:
- acele ile nereye gidiyorsun?
telaşla yetişmeye çalışan karınca, ağzındaki bir damla suyu ellerinin arasına alıp cevap vermiş:
- haberin yok mu? nemrut, hz. ibrahim peygamberi ateşe atacakmış. meydana ateşin olduğu yere su götürüyorum.
diğer karınca kahkahalarla gülerek demiş ki:
bu sabah istanbul havalimanı içindeki geri dönüşümün yolculuğunu bize anlatmakta ancak bir çok kez izlediğim üzere herhangi kullanılmayan bir malzeme ile neler yapabilirizi bize gösteren program. programda da söylediği gibi atık üreten tek canlı biziz yani insanoğlu ve kendi çöpümüzü kendimiz temizlemeliyiz çünkü başkası yapamaz. dünya her ne kadar kendi içinde bir döngüye sahip olsa da insan öyle şeyler üretiyor ki doğa bunları yok etmek için bin yıllarını vermek zorunda kalıyor. işin daha kötüsü doğa bir şeyi yok etmeye başlasa dahi biz ona benzer binlerce hatta milyon hatta ve hatta milyarlarca atık üretiyoruz.
kendi çöpümüzün bilincinde olursak eminim dünya için ve gelecek nesil için çok fark yaratacaktır. program istanbul havalimanını gösterirken atıkların bir çok aşamadan geçtiğini bize izletiyor. programda bahsedildiği üzere havalimanı bir ülkenin yüzü diyebiliriz eğer yüzünüzü yıkamazsanız dışarı çıktığınız da ya da evdeyseniz misafir geldiğinde sizi o halde gördüğünde sizinle ilgili fikirleri çok farklı olacaktır.
her şey bizde bitiyor açıkçası, ben dikkat etsem ne olacak kimse dikkat etmiyor dememek ve karıncanın ateşe su taşıması misali yılmadan devam etmeliyiz. karıncanın hikayesini anlattırmayın bana şimdi ama hz. ibrahim'in yakan ateşe su taşıyan karıncayı bilmiyorsanız gidin araştırın öğrenin.
siz tembelsiniz ben size alıntılayayım.
"hiç olmazsa hangi taraftan olduğum anlaşılır."
hz. ibrahim peygamber, kral nemrut’a tebliğ yapmış. nemrut, ne güçlü bir kral olduğunu herkes görsün anlasın diye hz. ibrahim’in ateşte yakılması emrini vermiş.
meydanda odunlardan büyük bir yığın yapıp odunları tutuşturmuşlar. o kadar büyük bir alevmiş ki bulutlara kadar yükselmiş. bütün hayvanlar ateşten korkmuş kaçmış.
nemrut’un askerleri, ibrahim peygamberi mancınıkla ateşin tam orta yerine atacaklarmış.
bu sırada, göklere kadar varan ateşe doğru bir karınca ağzında küçücük bir damla su ile telaşla gidiyormuş. başka bir karınca onun bu telaşını görüp sormuş:
- acele ile nereye gidiyorsun?
telaşla yetişmeye çalışan karınca, ağzındaki bir damla suyu ellerinin arasına alıp cevap vermiş:
- haberin yok mu? nemrut, hz. ibrahim peygamberi ateşe atacakmış. meydana ateşin olduğu yere su götürüyorum.
diğer karınca kahkahalarla gülerek demiş ki:
devamını gör...
"sıfır atık (dizi)" ile benzer başlıklar
sıfır atık
20