simit yiyen martı

istanbul denilince fotoğrafçıların aklına ilk gelen canlılar martılar olur. o vapurdan bu vapura, bütün şehir hatları vapurları peşinden bir parça simit yiyebilmek için uçuşup dururlar. çığlık çığlığa, o bir parça simidi kapmak için birbirleriyle yarışırlar.

bir istanbul klasiği.
vapura simitle binip, bekleyen ilgiye aç martılara simitten atmak ve havada kapmasını izlemek, bazen o simit için kavga edişlerini izlemek, o esnada denizi izlemek. özlenilesi istanbul güzelliklerinden biridir. ahan da özledim gene. bit pandemi bizi bitirmeden.

martılar etçil canlılardır ancak istanbul’da simit yiye yiye hepçil canlı oldu

ne yapsın hayvan denizlerde balık mi kaldı yiyecek. açlık zor.

devamlı simit atıldığından simit yemek zorunda kalan hayvan. kendisi de bu işten bıkmıştır muhtemelen ama ne yapsın? ekmeğinin peşinde.

yoksa istavrit atsan onu da yer. kuşbaşı et atsan onu da yer. ekmek atsan onu da yer. ama işte simit romantikliği.