sınıf arkadaşının ölmesi
başlık "zamansız kelebek" tarafından 25.09.2022 22:34 tarihinde açılmıştır.
1.
bir boşluk denizinde yüzdürür.
devamını gör...
2.
ne yazacağımı bilemedim.*
devamını gör...
3.
yeri ışık olsun. gittiği yerde sevenleriyle olsun.
devamını gör...
4.
en derinden ölümü hatırlatır.
devamını gör...
5.
mezun olduktan sonra ev arkadaşımın öldüğünü öğrendim. berbat birşeydir.
devamını gör...
6.
başıma en kötüsü geldi. lys'nin oks olduğu yıldı. ilçeden ile geçince benim tüm ayarlarım kaymıştı. o döneme kadar il çapında sınavlarda hep ilk 3'te, en kötü ilk 10'da olan ben artık berbat bir öğrenciydim. okulla alakalı kötü gidişat başlamıştı artık. adapte olamamıştım şehre ve oradaki arkadaşlarıma.
ilçede küçük bir sınıftık biz ve altı sene boyunca koyun koyuna büyümüştük. ben arkadaşımın evinde kalmak için ailemden izin istemezdim. sadece arayıp ben arkadaşımda kalıyorum derdim. küçük yerdi ve rahattı herkes birbiriyle. zaten büyük çoğunluğumuz aynı mahallede büyüyorduk. sabahları dokuz gibi evden çıkar akşam 10-11 gibi dönerdim. kolumda saat yoktu, saate ihtiyacım yoktu. 12 bin nüfusu olan yerde herkes birbirini tanırdı ve başıma bir şey gelecek olsa anında gidebileceğim otuz tane evim vardı benim. dolayısıyla arkadaşlarım değil kardeşim gibiydiler. doğan kardeşlerimize birbirimizin adını veriyorduk.
böyle bir ortamdan soğuk, birbirinden çekinen, okul dışında birbirini arayıp sormayan insanların olduğu bir yere gidince bocalamıştım. iyi kötü üç yılı tamamlayıp sınava girdim işte. benim ailem ne veli toplantısına gelirdi ne beni okuldan alırdı. hep kendim hallederdim bu işleri ana sınıfından itibaren. o yüzden sınavdan çıkınca annemle babamı kapıda görünce şaşırdım. arabada kimse konuşmuyordu. sınavımın nasıl geçtiğini sordular iyi geçmemişti. artık iyi bir öğrenci değildim ben. iyi geçemezdi. şaşırmadılar. kızacaklarını sanıyordum. kızmadılar da. eve vardık.
tv'nin karşısındaki tekli koltuğa oturduğumda babam ''hadi git biraz bilgisayar oyna'' dedi. babam eğitimim konusunda takıntılı bir adamdı. 28 yaşında fransa'dan dört okuldan davet alana kadar onun gözünde sadece hayal kırıklığı oldum ben. kötü geçen bir oks sonrası bana kızmamıştı. tek kelime etmiyordu bu konuyla ilgili. babam pc'de oyun oynamamdan da nefret ederdi. ona hala sorsak benim hayatımı mahvolma aşamasına sürükleyen şey oyun oynamamdır. o gün oyun oyna deyince şüphe duymaya başladım. tv izlemek istediğimi söylesem de izin vermedi odama gönderdi beni. bir süre kapı ardından fısıldaştıklarını duydum. bir yarım saat kadar oyalandıktan sonra uyuduğum odada bulunan küçük tv'yi açtım. öğlen haberleri vardı. hala var mı bilmiyorum. ve o haberi yayınladılar.
''ılgaz'da oks öncesi trafik kazası.'' o an anladım benden neyi saklamak istediklerini. hayatımın en uzun haberi olabilir bu. ölü listesini saydıkça saydı spiker. biz aynı mahallede oturan 5 çocuktuk. o mahalleden geriye tek ben kalmıştım. sıra arkadaşım adil, cemil, hidayet ve ibrahim. hepsi ölmüşlerdi. adil'in babası ve annesi de ölmüştü. karşı yönden gelen jandarma aracıyla çarpışmışlar. nasıl hıçkırmaya başladım bilmiyorum. hemen odaya girdiler. tv'yi kapatıp beni yatağa yatırdılar. saatlerce bir boşluğa baktım. kendime geldiğim zaman oraya gitmek istedim. izin vermediler. gitsem kimi bulacaktım ki? herkes ölmüştü. öğretmenimi aradım, açan olmadı. en yakın arkadaşım ilker'in evini aradım. o da açmadı. kimse evinde değildi. bir anda arkadaşım bildiğim herkes öldü gitti.
ilçede küçük bir sınıftık biz ve altı sene boyunca koyun koyuna büyümüştük. ben arkadaşımın evinde kalmak için ailemden izin istemezdim. sadece arayıp ben arkadaşımda kalıyorum derdim. küçük yerdi ve rahattı herkes birbiriyle. zaten büyük çoğunluğumuz aynı mahallede büyüyorduk. sabahları dokuz gibi evden çıkar akşam 10-11 gibi dönerdim. kolumda saat yoktu, saate ihtiyacım yoktu. 12 bin nüfusu olan yerde herkes birbirini tanırdı ve başıma bir şey gelecek olsa anında gidebileceğim otuz tane evim vardı benim. dolayısıyla arkadaşlarım değil kardeşim gibiydiler. doğan kardeşlerimize birbirimizin adını veriyorduk.
böyle bir ortamdan soğuk, birbirinden çekinen, okul dışında birbirini arayıp sormayan insanların olduğu bir yere gidince bocalamıştım. iyi kötü üç yılı tamamlayıp sınava girdim işte. benim ailem ne veli toplantısına gelirdi ne beni okuldan alırdı. hep kendim hallederdim bu işleri ana sınıfından itibaren. o yüzden sınavdan çıkınca annemle babamı kapıda görünce şaşırdım. arabada kimse konuşmuyordu. sınavımın nasıl geçtiğini sordular iyi geçmemişti. artık iyi bir öğrenci değildim ben. iyi geçemezdi. şaşırmadılar. kızacaklarını sanıyordum. kızmadılar da. eve vardık.
tv'nin karşısındaki tekli koltuğa oturduğumda babam ''hadi git biraz bilgisayar oyna'' dedi. babam eğitimim konusunda takıntılı bir adamdı. 28 yaşında fransa'dan dört okuldan davet alana kadar onun gözünde sadece hayal kırıklığı oldum ben. kötü geçen bir oks sonrası bana kızmamıştı. tek kelime etmiyordu bu konuyla ilgili. babam pc'de oyun oynamamdan da nefret ederdi. ona hala sorsak benim hayatımı mahvolma aşamasına sürükleyen şey oyun oynamamdır. o gün oyun oyna deyince şüphe duymaya başladım. tv izlemek istediğimi söylesem de izin vermedi odama gönderdi beni. bir süre kapı ardından fısıldaştıklarını duydum. bir yarım saat kadar oyalandıktan sonra uyuduğum odada bulunan küçük tv'yi açtım. öğlen haberleri vardı. hala var mı bilmiyorum. ve o haberi yayınladılar.
''ılgaz'da oks öncesi trafik kazası.'' o an anladım benden neyi saklamak istediklerini. hayatımın en uzun haberi olabilir bu. ölü listesini saydıkça saydı spiker. biz aynı mahallede oturan 5 çocuktuk. o mahalleden geriye tek ben kalmıştım. sıra arkadaşım adil, cemil, hidayet ve ibrahim. hepsi ölmüşlerdi. adil'in babası ve annesi de ölmüştü. karşı yönden gelen jandarma aracıyla çarpışmışlar. nasıl hıçkırmaya başladım bilmiyorum. hemen odaya girdiler. tv'yi kapatıp beni yatağa yatırdılar. saatlerce bir boşluğa baktım. kendime geldiğim zaman oraya gitmek istedim. izin vermediler. gitsem kimi bulacaktım ki? herkes ölmüştü. öğretmenimi aradım, açan olmadı. en yakın arkadaşım ilker'in evini aradım. o da açmadı. kimse evinde değildi. bir anda arkadaşım bildiğim herkes öldü gitti.
devamını gör...