siyasilerin yaşadıkları mağduriyetler üzerinden puanlanması

karakter sınırından dolayı "siyasilerin ortaya koydukları projeleri üzerinden değil de yaşadıklarını iddia ettikleri mağduriyetler üzerinden puanlaması" şeklinde atılamayan başlıktır. millet olarak sistematik bir şekilde sahte gündemler ile "hepimiz ahmet'iz, hepimiz ayşe'yiz" şeklinde birilerini savunmak zorunda bırakılıyoruz. "ben evde televizyon izliyordum, benim suçum ne" diyen çocuk gibi evde televizyon izlerken hiç tarafı olmadığınız bir konuda "hepimiz mehmet'iz" gibi bir slogan ile birilerini savunmak zorunda kalıyoruz yada böyle bir trendin parçası oluyoruz. benzer bir durum siyasette yaşanıyor. kendisini iktidara taşıyan geminin en güçlü rüzgarı olarak kabul edilen pınarhisar günlerine baktığımızda halka bakan tarafıyla şiir okuduğu için hapse atılan dindar bir adamın hikayesi var fakat aynı halkın, bu adamın pınarhisar cezaevini, kurmayı planladığı partisi için bir çalışma ofisi olarak kullandığı, istediği kişi ile görüştüğü ve istediği toplantıyı yaptığından haberi yok. liberal demokrat parti'nin kurucusu besim tibuk, erdoğan için “zindanlara attılar beni’ diyor ama kendisini ziyarete gittiğimde üç oda bir salon bir yerde tutulduğunu ve rahatlıkla misafirlerini ağırladığını görmüştüm. hiç ağlamasın valla, öyle zindanda yıllarca kalmak isteyen çok olur” şeklinde bir açıklama yapmıştı. bu açıklama bile tek başına proje bir liderin kurgu bir mağduriyet üzerinden halka nasıl satıldığına dair tek başına yeterli bir delil olabilir. halk olarak siyasileri yaşadıklarını iddia ettikleri mağduriyetler üzerinden değil de ortaya koydukları projeler üzerinden değerlendirdiğimizde inanın önlerinde sadece iki seçenek olacak. halka hizmet etmek yada o çok sevdikleri koltuklarını, koltuğun hakkını verecek kim ise ona devretmek.

sadece siyasette değil ki. hayatın her alanında madur olan tarafı tutarız. bu bilindiğinden dolayı sürekli haksızlığa uğradığını söyleyip ağlayan insanlarla dolu ortalık. hani futbol maçında yüzüne hafif dokunuş alan futbolcunun balyoz yemişcesine kendini yere atması gibi. bu yüzden en büyük kötülükler bile bir gözyaşı ile cezasız kalıyor.

şahsım dahil normal sözlük yazarlarının özellikle yorum yapmaktan çekindikleri konulardan birisidir zira silivri soğuktur.

türk halkının aptalligindandir.