şubat 2021 chp belediyeleri grevleri

kadıköy, ataşehir, kartal ve maltepe'nin ardından bugün itibariyle beşiktaş belediyesinin disk'e bağlı genel-iş sendikasının başlattığı grevler silsilesidir. son seçimde oy vermeme rağmen beşiktaş'ta sırf chp organize olamadı diye çöpler içerisinde yaşayacaksam şu pandemi döneminde, başlarım böyle işe!

ortada ilginç rakamlar dönüyor. belediyelerin twitter hesapları tüm yan ödemeler hariç yaklaşık 5000₺'lik maaşın kabul edilmediğini öne sürüyor. grev sonucunda bu ilçelerden dağ gibi çöp yığını olmuş sokak görüntüleri gelmeye başladı.

bir yandan yıllarını eğitimine harcamış, dil öğrenmiş ve özel sektörün baskısı altında ezilen ve çok daha düşük maaşlarda çalışmak zorunda kaldığı için söz konusu maaşları duyunca içinde infial oluşan kesim; öbür yanda "işçinin parasında niye gözünüz var, rahatsız oluyorsanız siz de grev yapın" diyen, sorunu yüksek işçi maaşında değil düşük özel sektör maaşında gören diğer kesim var.

ben burada chp'yi yürekten kutluyorum, eline biraz güç geçip de oylarını yükseltmeye başlamışken sokakların rezalet bir şekilde çöp dolduğu görüntülerin verilmesini engelleyemediği için. abuk sabuk sol gerici marjinal grupları pışpışlamanın cezasını çekiyorlar.

istediğiniz kadar bunun diğer partilerini oyunu olduğunu, kabahatin chp'de olmadığını savunun. sen işçinin kışkırtılmasını engelleyemeyip, yıllardır aktrollerin "sokaklar cehabe döneminde çöbdoluydu" argümanını destekleyecek tuzağa düşüyor ve benim sana verdiğim oyun değerini koruyamıyorsan; seni seçmiş halka ne olursa olsun çöp dolu sokaklar ile karşılık veriyorsan, atatürk'ün kurduğu partiyi belirli mezhep ve memleketlilerin dayanışma lokaline çeviriyorsan, iktidar olduğunda oyunun büyüğü ile mücadele edemeyeceksin demektir. dilerim mevcut durumdan bir ders çıkartırlar.

ben burada bir oyun olmadığını iddia etmiyorum. o kadar güçlü ve kontrollü olunmalıydı ki, oyun olsa bile tuzağa düşülmemeliydi. sonuçta bu tehlikeli güreşten galip çıkamayınca cezayı sana oy verenler çekiyor.

kadıköy belediyesine helal olsun, bize yine nostalji yaşatıyor.
şimdi sırada şehir çöplüğünü patlatıp çöp yığınları altında 10-15 kişiyi bırakmak kaldı, bu kafayla bu durum da çok uzak gibi gelmiyor.

işçi sınıfına neden acımamamız gerektiğini gösteren grev, yaşasın kapitalizm, şaka maka sidik yarıştırır gibi sosyal medya üzerinden maaş yarıştırırsan böyle olur, akp'nin laik hali rantçı chp yine patladı.

türkiye'de solun neden sürekli çözümsüzlük ürettiği konusu üzerinde on binlerce makale yazıldı ve binlerce uyarı yapıldı. türk solunun kanayan yarası bünyesinde barındırdığı bu sözde solcu özde etnik ve mezhep milliyetçisi yapıdır. bu yapı azınlık ama dinamik olduğu için anında bütünü etkisi altına alır ve tarikatvari şekilde örgütlenerek, tüm gövdenin hareketini engeller.

türk-iş'in şubat 2021 açlık ve yoksulluk sınırı raporu'nda yoksullluk baremi ve ülke şartları bellidir. bu şartlar altında iki çocuklu karı-koca özel bir şirkette çalışan mühendis çift yoksul sayılmaktadır. buna rağmen güya işçi hakları adı altında chp'li belediyelerde greve giden beden işçileri mesailerle beraber 5.000 tl'nin üzerine çıkan maaşa isyan etmektedir.

sorun itirazları noktasında değil, chp içinde hizipleşmiş yapının gazıyla ülke gerçekleri ile bağdaşmayan istekleridir. tük solu bu marjinal yapının şımarıklığından kurtarılamadığı müddetçe hem yerelde, hem de genelde kaybetmeye mahkumdur.

ek: aşağıda bir arkadaş, grevcilere hak verir mahiyette, ''işçilere ne teklif edildiğini bilmiyoruz ?'' demiş.

maltepe belediye başkanı, işçilerin %47 zammı beğenmediğini söylüyor.
buradan

öte yandan greve tam destek veren ve sürekli manipülatif haber yapan hdp'nin yayın organı evrensel gazetesi olunca taşlar tam olarak yerine oturuyor.
haber 1
haber 2

chp belediyelerinin her zamanki gibi işi ellerine yüzlerine bulaştırmasıdır. bunun yanında kimse kusura bakmasın ama chp ne kadar solcuysa bu işçilerin sendikaları da ancak o kadar solcudur gözümde.
siz hiç bu sendika temsilcilerini yakından gördünüz mü? tavsiye ederim, gidin iki çift laf edin.
diğer taraftan kimse işçinin yaptığı işi küçük görmüyor veya emeğinin karşılığı olup olmadığını tartışmıyor. bilenler bilir, maltepe belediyesi özelinde bunu bildiğim için söylüyorum, devlet kadrolarındaki eski işçiler kendilerine iş planlaması yapan mühendislerden hatta müdürlerinden fazla maaş alırlardı, kimsenin de gözü yok alnın teriyle mesaisini hakkıyla çalışan işçi alsın tabi ama mesele işçinin 5 bin lira ya da 10 bin lira alması değil ki. siz sanıyor musunuz avrupa'da hatta seversiniz almanya diyelim ne de olsa bizi hep kıskanır, bir fabrikada çalışan işçinin verimiyle bu maaş beğenmeyen işçilerin aynı verimde çalıştığını? bir insan bir hak talep ediyorsa o talep ettiği hakkında hakkını versin bari, ne demekse bu anladınız işte. belediyeler bunca siyasiliğin dibine vurmuşken, eş dost akraba ile doldurulmuşken kimse bunlardan hakkıyla hizmet falan da beklemesin.. bu konuda bütün belediyeleri aynı kefeye koyarım kimse kusura bakmasın, hiçbiri birbirinden farklı değil.
yine de bu işçilere 10 bin lira da versinler ama seneye enflasyon ebesininkini görürse ağlamasınlar boşuna.
hep diyoruz, doğru düzgün ekonomik bir plan ve yürütme olmadığı sürece işçi de, emekli de, beyaz yakalı da bu yüzden cebine girenden memnun olmayacak. ama düşünmeyi bıraktıkları için farkında da değiller..

temizliğe her zamankinden daha çok özen gösterilmesi gereken şu günlerde rezalet gibi rezalettir. yeni ümraniye çöplüğü vakalarına da gerek kalmayacak milleti hastalıktan öldürecekler.

arkadaşlar benim gözlerim mi dumanlı görüyor yoksa başlıkta "şubat 2020" mi yazıyor, dediğim başlıktır.
edit: başlık düzeltildi.
istanbul için en büyük propaganda unsuru "çöp" idi. benim burnuma kötü kokular gelmeye başladı. ama çöpten değil.

bu grevler partiye, yapıldığı yere, kime yapıldığına göre izin veriliyor galiba?
bildiğim kadarı ile hükümet isterse hemen o ilde grevi yasaklayan bir karar çıkarır grev falan kalmaz, ama söz konusu chp veya muhalefet belediyeleri olduğunda protesto bile serbest.
5000 tl çok bile daha ne olsun, gitsinler bakayım özel sektörde bir fabrikada, belediyede çalıştıkları gibi çalışıp alsınlar o parayı da görelim. en iyi yetişmiş usta bir çalışan bile 5 bin tl'yi görene kadar yıllarca emek veriyor, hem iktidarın belediyeleri çok mu iyi , hadi bu grevi o belediyelerden birinde yapin'da görelim.
ben partizan falan değilim sadece eşitlik ten yanayım.

hadi hdp’li belediyelerin halka hizmet götürememesini anlıyorum adamlar aldıkları ödeneği dağdaki teröriste mühimmat parası olarak gönderiyor, sırtlarındaki kambur büyük.
peki siz paraları nereye harcıyorsunuz?

halkın verdiği vergilerle ödenen maaşlar üzerinden sidik yarıştırmaya çalışan chp'nin başına iş alması durumudur..
ben bu grevlerin birileri tarafından örgütlendirilip, talimatlar doğrultusunda bilerek yapıldığını düşünüyorum.. chp adeta al da at dercesine, ara pas gibi bir koz vermiştir milletin eline.. sen diğer partilerin yönetimindeki belediyelerde maaş düzeylerini dikkate almadan veya sabit maaş uygulaması koymadan her chp'li belediye kendi kafasına göre maaş verirse elbette herkes ayaklanır..
akp'dekiler neden ayaklanmıyor..?

burada tek suçlu belediyeler de değil elbette, önceden akp'li belediyeler chp'ye geçince bizim işçilerimizin aklına haklarını aramak gelmiş bakın.. çağ atlıyoruz görüyorsunuz değil mi..? neden..? maçası yemez çünkü akp'de hak aramaya.. akp'de iken de hak arasalardı belki şuan çok farklı senaryoları konuşuyor olurduk..

şuan burada tek çözüm kısasa kısas yapmak.. belediyeler kendi kendilerine bir maaş belirleyip teklif edecek, kabul etmiyorlarsa da işten çıkarıp taşeronlara verecekler.. günlerdir çöp toplanmıyormuş, ortalığı bok götürüyor söz konusu ilçelerde.. zaten pandemi var, halkın sağlığı söz konusuyken böyle bir durum acilen çözüme kavuşmalı..

tanım:1994 zamanlarında yaşanan, akp'nin günümüzde her fırsat bulduğunda "bizden önce chp zamanlarında şehir ortalarında çöp dağları vardı, insanlar geçemiyordu" propagandasını yaptığı olayların günümüzde de yaşanmasıdır.. iktidarın ağzına yine sakız olacak bir mevzudur, daha fazla büyümeden çözülmelidir..

iktidarın örgütleme ihtimali var mı? var.
belediye çalışanları bulmuşken bunuyor olabilir mi? bilmiyoruz. bildiğini söyleyen varsa da çıkarır belgeler ile konuşur. 5000 verdik kabul etmediler de, ne 5000'i 1900 veriyorlar diyenler de çıkarıp belgeleriyle göstersin o zaman bakarız.
herhangi bir iş grubu hak ettikleri maaşı alamıyorsa, hak ettiklerini düşündükleri şekilde muamele görmüyorlarsa grev yapabilirler mi? yapabilirler.
burada asıl problem siz kimsiniz de grev yapıyorsunuz demek aslında. bu insanlar grev yapabilsin haklarını arayabilsinler diye iktidarın değişmesini istemiyor mu çoğumuz? eğer kendi hakkını aramayıp hakkını her arayanı da aşağıya çekeceksek zaten şu an türkiye'nin bulunduğu konumdan dem vurmak en azından sağlam ikiyüzlülük demektir.
chp bir iddiayla çıktı, ya iddiasının arkasında kalacak ya da gerekçeleriyle neden yapamayacaklarını açıklayacaklar. şu siktirsinler gitsinler hepsini kovsunlar kafasıyla yürüteceklerse, hayırlı işler hadi size kolay gelsin.
eğer haksız isteklerde bulunduklarını düşünüyorlarsa ve kovacaklarsa da s2 kuralıyla tüm haklarını ve tazminatlarını verip kovacaklar o işçileri. hak, adalet, hukuk diyip sonra kendi tarafında patlayan ilk problemde kafa kesici triplerine gireceksen belki oyları yine alırsın ama saygı duyulmayan bir diğer parti olarak kalırsın.

düzeltme: imla

hayatta herseyin bir onceligi vardir. ac bir insan tatili dusunmez, hasta bir insanin cani ziyafet cekmez. grev herkesi yasal hakkidir. ama ulkede kangren bir hukumet varken, birseylerin duzelme kivilcimlari oldugu bir dönemde tutupta ortalama ustu bir maasa grev yapilirsa burada art niyet ararim. en hafif ifade ile bencillik ve kendini dusunmektir. kendinden baskasini dusunmeyen bu insanlara da belediyeler yine hukuk cercevesinde gereken cevabi vermelidir. öncelikli olarak cop yığınları olmuşsa hemen bunun çözülmesi gerekir. bunun icin gerekirse taseron bir firma ile anlasip, halkin magduriyeti giderilmelidir. daha sonra bu kendinden baskasini dusunmeyen benciller tazminatlari ile isten cikarilmalidir. sonra totolari yiyorsa gidip baska yerde bu maasa is bulabilecekler mi goruruz o zaman. beledeyi yeni alacagi isciler ile gelecege donuk uygun maaşli sozlemelerini yapip yoluna devam eder. yada taseronla yoluna bakar. burada ne olursa olsun cop yiginlari kabul edilemez ve belediye acilen bunu cozmelidir.

chp'nin arkasındaki büyük oyunu görmeyenlerin, küçük oyun hakkında bilgi verdiği mevzu.

ya şimdi bir laf edecem, işin boku çıkacak.
halk hain kardeşim,

dolar 2 lirayken ecevit'in önüne yazar kasa atan halk, dolar 7, 5 lira izliyor, hayatından son derece memnun.

hükümetin resmi rakamlara göre 10 milyon asgari ücretliye biçtiği değer 2800 lira , kimsede tık yok,

diğer tarafta iş chp'li belediye olunca 5000 liraların telaffuz edildiği rakamları beğenmeyip, grev yapmalar vs.

bütün chp'li belediyelere çağrımdır,
eğer varsa böyle birşey, hepsini şimdi bugün koyun kapının önüne kardeşim. gitsinler 2800 liraya asgarî ucretle çalışacakları iş istesinler akp hükümetinden.

herkesin gücü chp'ye yetiyor,
bu ne rezilliktir ya böyle...

akparti değirmenine oluk oluk su taşıyan sözde devrimci sendikanın başlattığı grevlerdir.

chp belediyelerinin işbilmezliği ifade edilmiş ve hepsine de katılıyorum. ama bu işçilerin ikiyüzlülüğüne değinmeden de geçemeyeceğim. asgari ücret alırken çok memnundunuz ne oldu 1 yılda? maaşınıza yanılmıyorsam %40 civarında zam yapıldı ilk defa bir belediye sizi insan yerine koydu bu mudur karşılığınız?
neyse içimdekileri döktükten sonra rasyonel bakabilirim. net bir şekilde akp’nin parmağının olduğu grevlerdir. ama ortayı açan, maaşlarda bir standart belirlemeyen chp’dir. belediyelerin bunu öngörebilmesi gerekirdi. peki bundan sonra ne olacak? çöp sorununu civar belediyelerden işçi kiralayarak giderirsin ama bu ne kadar çabuk olacak? ibb’nin grev yapanlara tepkisi ne olacak? merakla beklemekteyim.
ayrıca bir kez daha liberalizmin neden doğru ideoloji olduğunu şahsıma kanıtlamıştır. atacaksın grev yapanları işten. özelleştirme yapacaksın ortada hiçbir sorun kalmaz. gerçi yok ya yapmasınlar besim tibuk’un oy oranından anladım bu halkın buna uygun olmadığını.

planlı bir provakasyon gibi duruyor. sendika ile anlaşılamadı işçiler grev hakkını kullanıyor gibi duruyor ama işin aslı çok farklı gibi. özellikle maltepe civarında durum çok vahim, çöpler heryerden taşıyor, beyaz masayı arıyorsun ibb müdahale edemez diyor, mevzuata bakıyorsun onlarda haklı. ne olacak bakalım göreceğiz.

mecliste gündeme pek yakında gelecek olan dokunulmazlık oylamaları konusunda chp üzerinde baskı yaratmayı amaçlıyor olabilir. bu arada istanbul'da seçim kazandırdı denilen il başkanı da sessizce izliyor tüm yaşananları.

sanki bu ilçelerde işe alınanların en az yarısı kendisinden referanslı değilmişçesine haspamın.

buradaki yazılanların çoğunluğuna katılıyorum...bazı chp'li belediyeler işi şova dönüştürdü...şimdi bakın, ben bu belediyecilik işlerini de bilen bir kişiyim..bu belediyelere giren her kim varsa %99.9'u torpillidir...ister ak parti ister chp ister diğer parti belediyeleri olsun...belediyelere öyle dayı selamı olmadan hiç kimse giremez...girdikten sonra torpilinin derecesine göre de mevki alırsın..hadi biriniz buraya açık açık yalan söylüyorsun sen yazın?... bizim ülkemizde kim gelirse gelsin belediyecilik işi ganimet işidir...ha, bu süre zarfında a partisinden seçilen x başkan, iyi yer tuttuysa, güçlü bir destek gücü varsa, ve özellikle de kurmayları işini iyi bilip çalışkan kimselerse o belediye başarılı oluyor ama kaymağını yiyen yine partililer oluyor tabi...şimdi bu yapının değişmesi lazım ki çok zor...ne sağ ne de sol bu yapıyı değiştirmez, herkesin işine geliyor...

şimdi gelelim esas olaya...chpli ve muhalefetteki belediyeler, son zamanlarda özellikle ankara istanbul ve diğer önemli şehirlerden zaferle çıkarak bunu bir vizyon işine döktüler..ne demek istoyrum..bak mesela, sayın mansur yavaş gerçekten iyi bir insan olabilir, insanlığına ve kişiliğine lafım sözüm yok ama, neden öğrencilerin yks sınav ücretlerini ödüyor? ne alaka yani belediyecilikle? ankara'da ki belediyecilik sorunları halloldu da bu mu çıktı...tüm yollar mükemmel miydi? sonra bakıyorsun, yine sayın yavaş ırak türkmen cephesi lideri erşat salihi ile görüşüyor...konu genel yardımlar ve iş birliği...iyi de bunun için türkiye cumhuriyeti devleti ve hükümeti zaten var...yani sen sadece ankara büyükşehir belediyesi başkanısın değil mi...tabi ki, ırak türkmenleri bizim canımız, soydaşlarımız, bakın orası ayrı...ama yani bu bir dış ilişkiler işi ki...bu bir belediye işi değil...bu yardımları devlet yapar...aynı şeyi sayın ekrem imamoğlu da yapıyor...gidiyor, uluslararası görüşmelere katılıp sanki hükümet yetkilisiymiş gibi davranıyor...beyanatları da hep o yönde...ya sizin işiniz belediyecilik...tablet dağıtırsın, kömür dağıtırsın, gıda dağıtırsın tamam bunlara bir şey asla demem de bu durumlar ortaya bir vizyon atıp devletten başka bir güç koyma işleri gibi geliyor, yani ben öyle düşünüyorum..

yine bir örnek...asgari ücret 2800, küsürü de var...devlet bunu belirlemiş, bunun yetersizliğini zaten kabul ediyorum, herkeste az çok kabul ediyor...çıkar dersin ki arkadaş ücret bu ama ben çalışanlarıma 3500 lira verecem...bunu anlarım( hani asgarinin vergisini devlet almasa ve tamamı çalışana verilse 3500 oluyor )...ama bir bakıyorsun, senin belediyen borç içinde...örnek adana örnek izmir ve bir çok muhalefet belediyesi...şimdi ak partili belediyelerde borçta ama çalışanlarına yüksek maaş ücreti goygoyu yapanlar chpli belediyeler olduğu için onları örnek veriyorum...yoksa benim ak parti'den falan zerre iyilik gördüğüm yok yada herhangi bir siyasi parti üyesi değilim..belediyede de çalışmıyorum, kamuyla alakam yok...bunu yazayım da aktroll demeyin...

senin belediyen borçta, daha doğru dürüst çalışanının maaşlarını düzenli ödeyemiyorsun, altyapı işlerine hiç bütcen yok ama kalkıyorsun ben maaşı 3500 yaptım 5000 yaptım 7000 yaptım...bu ne şimdi? allah aşkına bu ne? allaha inanmıyorsan inandığın değerler aşkına bu ne? kendi şirketinde asgari ücret veren bu başkanlar, söz konusu başkanlıkları ve kamu malı olunca heybeye sallıyor...bu nasıl bir vatanseverlik? ya inanın bu şovanizm bu ülkede bitmedi bitmiyor ve hiç biteceğini de sanmıyorum...ülkem ve milletim adına gerçekten üzüntü verici bir durum...

bu ülkeye katma değer sağlayan sanayidir orada çalışan işçidir...taralada çalışan ekip biçen çiftçidir, tarım işçisidir...bu insanlar öyle zor şartlarda öyle düşün ücretlere çalışıyor ki, sen belediyende yan gelip yatan elemana abuk sabuk maaşlar vererek bankamatik memuru yapıyorsun...iş de yaptıramıyorsun bu belediye çalışanlarına...torpilini bulan en kral yerlerde vakit dolduruyor...ve sen şova döküyorsun bu işi...böyle bir ülkede kim çalışmak ister? sen çalışan insana hakkını tam olarak vermeyip, torpilliye haksız maaşlar verirsen, insanlarda influencer olmaya çalışır, tiktok gibi uygulamalarla nenesinin kafasında yumurta kırarak şebeklik yaparak takipçi kasmaya çalışır...bugün türklük nedir islam nedir, osmanlının kaç hükümdarı vardı, selçuklu nedir, oğuz nedir, türkistan neredir, akdenizde neler oluyor, kafkaslarda neler oluyor, diye her 20 yaş altı gence sorsan belki 25 de diyelim %90'ı avel gibi bakar...herkes farkında artık durumun, yozlaşma böyle başlar işte...kimi çalıştıracaksın asgari ücretlerle 12 saat sanayi de? kimi çalıştıracaksın tarlada? kim hayvancılıkla uğraşacak? ...herkes dayıyı bulup torpil peşinde koşar..nereye kadar gidecek böyle? sen dereceler yap ilkokuldan beri çalış tıp doktoru ol 7bin 8bin 10bin ol, öbür tarafta liseyi falan bitir yada sıradan bir anadolu üniversitesinde lisans bitir, belediyeye at kendini 5bin al...şahsen ben ikinciyi seçerdim...rahat rahat çalışayım, para da zaten idare eder olsun yeter...millet de böyle düşünüyor..mühendis olacaksın, asgari ücrete iş bulursan dua edeceksin üstelik hayvani şartlarda...iibfdir öğretmenliktir onları zaten hiç yazmıyorum bile...nolacak böyle? o zaman belediyeye gir, al eline bir tane süpürge sokak süpür, zaten devlette maaşın kalmaz, al 5bini, sigortanda mutlaka bir şekilde yatar, hakkını da her türlü alırsın, oldu bitti...öbür tarafta onca çile çek, hiç haketmediğin hayatlar yaşa...bu ne kadar adilce?

benim asgari ücret almama gerek yok asgari ücretliyi anlayabilmem için...insan olmam yeterli..okumama da gerek yok, insan olsam yeterli...şu mantıkla olmaz, "e o zaman okumasaydın, e o zaman sende dayıyı bul torpil yap, ee o zaman sen de bekçi ol, ee o zaman sende astsubay ol.."bu mantık hiç bir yere bizi götürmez..

nereden geldim nereden çıktım, her şeyi de bir ordan bir burdan karıştırıp koydum belki ama bu bugün ülkemizin en büyük sorunlarından...şovla falan olmaz bu işler....senin yolların köstebek yuvası olmuşsa, içme suyundan lağım akıyorsa, çöplerini doğru düzgün toplayamıyorsan, çalışanına da öyle uçuk kaçık sırf şov yapacam diye maaş veremezsin...önce belediyeciliğini yap sonra istersen 10bin ver ama önce asıl işini yap...

90'lar nostaljisi yaşatır.