araplar tarafından türklere yapılan katliamlar silsilesidir.

talkan katliamı‘nda 100.000 türk katledilmiştir, bunun yanında 50.000 ‘den fazla türk köle ve cariye olarak pazarlarda satışmıştır. bu katliam, islam’ın barış dini olduğunu yeterince kanıtlamış, ayağı kayıp yanlışlıkla arap kılıçlarının üstüne düşen arkadaşlar da olmuş ama dersini iyi alanlar akın akın islamiyet ile şereflenmiştir. hz. muhammed’in ölümüyle birlikte insanlığın iktidar hırsı islam dininde de ortaya çıktı. mezhep ayrımcılığını kesinlikle reddeden islam dininin iktidar çatışmaları sebeple mezheplere ayrılması tamamen arapların eseridir.

sogd meliki neyzek tarhan şehrinin yok olmaması için kuteybe bin müslim ile anlaşma yapar. anlaşmaya göre tarhan haraç verecek ve tarafsız kalacaktır.. ancak bu tarafsızlık ve türklerin bir araya gelememeleri arapların işlerini kolaylaştırmış ve türk beyliklerini istila edip talan etmişlerdir.. ilk saldırıya uğrayan kibac hatun’a diğer beyliklerden yardım gelmeyince, o yardımı esirgeyenler de aynı kırımı yaşadı. türkler örgütlü olmadığı için arap’ların işleri kolaylaştı. neyzek tarhan daha sonra kuteybe ile yaptiğı anlaşmada yanlış yaptığını ve bu anlaşmanın kendisine hiçbir teminat getirmeyeceğini gördü. üstelik diğer türk beylerine de aldattığını anladı. tohoristan’a döndükten sonra diğer türk beyliklerine bir mektup yazıp uyarmaya çalışır. ilk pozitif cevap talkan meliki sehrek’den gelir.. tarhan’ın düşüncelerini öğrenen kuteybe, buna karşılık belh şehrinde hazırlık yaparak, baharda büyük bir silahlı güç ile talkan şehrine doğru yürür.. o ana kadar bir direniş hazırlığı yapamayan talkan şehri meliki sehrek, kuteybe’nin gelişinden önce şehri terkeder.. şehre hiç savaşmadan giren kuteybe’nin adamları şehirde eli kılıç tutabilen nekadar erkek varsa hepsini kılıçtan geçirirler.. bu kırım o vakte kadar yapılanların en büyüğüdür.. kuteybe bu kırımı diğer beyliklere ibret olması için yapar.. kuteybe’nin askerleri öldürebildikleri kadar öldürürler, geri kalanları da, talkan yolu üzerindeki ağaçlara asarlar.. bu yolun 4 fersah ( 24 kilometre.) mesafelik bölümü türklerin ağaçlara asılan cesetleri ile doludur.. talkan katliamı tarihe, arapların o güne kadar yaptıkları katliamların en büyüğü olarak geçmiştir.. halk, müslüman araplarla savaşmadığı halde, kuteybe ve askerleri sırf diğerlerine örnek olsun diye 40.000 kadar kişiyi kılıçtan geçirmiş, ağaçlara asmıştır. tüm bunlar hep islam adına yapılmış.

kuteybe, talkan katliamından sonra suman’a girer.. erkeklerin çoğunu öldürterek, kadınlarını ve kızlarını cariye olarak alır. daha sonra kes ve nesef’de aynı şeyleri yapar. erkekler öldürülür, türk kadın ve kızları utanç verici bir şekilde araplara cariye olurlar. askerlerin yorgunluk eğlencesi olurlar. daha sonra faryab’a yönelir ve faryab’ın teslim olmasını ister. faryab halkı başlarına gelecekleri bildiklerinden teslim olmaya yanaşmazlar. erkekleri kavga ederek can verirler.. tüm şehir yakılır. araplar bu şehre yakılmış şehir manasında muhtereka derler.. kuteybe, faryab’dan sonra, tarhan’ın çekildiği kale bazgis’i abluka eder.. 2 ay müddetle devamlı olarak buraya saldırır lakin bir netice alamaz. aynı zamanda kış yaklaşır. kuteybe’nin kışın savaşacak gücü yoktur ancak, kale içindeki türklerin de yiyecekleri bitmiştir. her iki tarafta savaşın kendileri için kaybedildiğini düşünür.. kuteybe son olarak bir hileye baş vurur. tarhan’ın yanına muhammed bin selim ismindeki adamını gönderir. muhammed ibni selim tarhan’ın teslim olması vaziyetinde kendisine hiç bir şekilde zarar gelmeyeceği güvencesini verir. kalenin açlık içinde olmasından dolayı tarhan’ın kuteybe’nin önerinini kabul etmesinden başka yapılacak bir şeyi yoktur. komutanları ile görüşüp önerisi kabul ederler. silahlarını teslim ederek kaleden çıkarlar. tarhan kaleden çıkar çıkmaz yakalanır, çevresi hendek açılmış bir çadırda zincire vurulur. kuteybe aynı zamanda tarhan’ı hemen öldürmez.. haccac’a haber göndererek ne yapacağını sorar. haccac tarhan için, “ o bir müslüman düşmanıdır hiç aman vermeden öldür” der. kuteybe önce tarhan’ın iki erkek çocuğunu, tarhan’ın ve toplanan halkın gözü önünde öldürtür. arkasından 700 kadar türk savaşçısının başlarını gene tarhan’ın ve halkın gözü önünde kestirir. tarhan’ı da bizzat kendisi öldürür.. bütün kesilen başlar haccac’a gönderilir.

tarhan’ın öldürülmesinden sonra, kuteybe, aral gölü’nün altında bulunan harzem bölgesine yürür. harzem’de caygan ile havarizat arasında taht dövüşü vardır. kuteybe caygan’la işbirliği yapar. önce havarizat ile çevresindekileri öldürtür. arkasından camhud melikini yenerek 4000 civarında tutsak alırlar. ancak, daha sonra bunlar kuteybe’nin buyruğu üzerine öldürülürler.

bu olay, ziya kitapçı”nın, islam tarihi ve türkler isimli kitabında aynen şöyle anlatılır ;

bu harblerden birinde, et-taberi”nin bütün tafsilatı ile anlattığına göre, bir defasında abdurrahman b. müslim, kuteybe’ye, 4000 esirle gelmişti. kuteybe, abdurrahman’ın böyle kalabalık türk esirleri ile geldiğini görünce hemen tahtının çıkarılmasını ve bir alana kurulmasını istedi. tahtının üzerine mağruru bir eda ile oturan kuteybe, bu türk esirlerinden bin tanesini sağına, bin tanesini soluna, bin tanesini arkasına ve bin tanesinide önüne dizilmelerini söylemiş ve sonrada arap askerlerine dönerek yalın kılıç bu türklerin kafalarının koparılmasını buyurmuştur. cebbar, zorba, vicdansız arap komutanının çevresinin bir anda bu türklerin kafa kol ve gövdeleri ile bir kan gölü haline geldiğinden hiç kimsenin kuşkusu olmamalıdır. bu harblerde öldürülen türklerin haddi hesabı yoktu. nitekim bu vahşetten sanki gururlanan bir arap şairi kaah el-aşkari şöyle haykırmıştır,

”kazah ve facfac önlerinde korkudan birbirlerine sarılmış perişan türkleri öldürdüğünüz geceleri hele bir anımsayınız.

herkesi kılıçtan geçirdiniz. yalnızca ata bile binmeyecek yaşta küçük çocuklar kaldı. binenlerde o hırçın atların sırtında sanki bir yük gibiydiler.”

harzem’de ayaklanan halk, kuteybe ile işbirliği yaptığı için caygan’ı öldürür. bunun üzerine, kuteybe bütün harzem’i yakıp yıkar, halkı kılıçtan geçirir. harzemli tanınmış türk bilgini, biruni harzem’deki muasırlığın yok edilişini şu şekilde anlatır. “kuteybe, her çareye baş vurarak harzemlilerin yazılı dilini bilenleri, ananelerini savunanlarını, bütün bilginleri öldürttü, böylelikle herşey karanlıklara gömüldü. islam harzemlilerin içinde girerken, onların tarihi ile ilgili bilinenleri artık öğrenme imkanı bırakmadı. harzem’i yıktıktan sonra kuteybe, semerkant üzerine yürür. semerkant meliki gurek üzerine gelen müslümanlara karşı diğer türk beyliklerinden yardım ister. taşkent ve fergane’den yardım gönderir, ama gelen birlikler yolda kuteybe’nin askerleri tarafından pusuya düşürülerek yok edilirler. semerkant, abluka edilir. araplar mancınık ateşi ile saldırırlar. daha fazla dayanamayacağını anlayan gurek, kuteybe ile anlaşmak zorunda kalır. bu anlaşmaya göre,

1.semerkant araplara her yıl 2.200.000 altın ödeyecektir..

2.bir defaya mahsus olmak üzere 30.000 türk gencini esir olarak verecektir..

3.şehirde cami yapılacaktır..

4.şehirde eli silah tutan kimse dolaşmayacaktır..

5.tapınak ve putlardaki tüm mücevherler kuteybe’ye teslim edilecektir..

daha sonra kuteybe, altından yapılan putları erittirerek alır ve merv’e geri döner. dönerken kardeşi abdurrahman bin muslim’i semerkant’ın başına vali olarak bırakır.

kuteybe’nin merv’e dönüşünden sonra, türkler kendi aralarında işgalci müslümanlara karşı bir direniş birliği kurarlar. ara ara ceyhun ırmağını geçerek araplara pusu kurar ve ciddi zararlar verirler. haccac kuteybe’ye taşkent ve fergana’yi işgal etmesi direktifini verir. kuteybe taşkent’e gider fakat başarılı olamaz. bu arada haccac can verir. halife velid, kuteybe’ye türklere karşı savaşları devam ettirmesini söyler. kuteybe bu sefer kasgar’a doğru yola çıkar. tam kasgar’ı abluka edecekken halife velid can verir, yerine süleyman ibni abdülmelik halife olur. bu yeni halife ile arası hiç iyi olmayan kuteybe kasgar seferini yarıda bırakarak ona karşı ayaklanır, ancak kendi komutanları tarafından 11 yakını ile beraber 716 yılında kafası kesilerek öldürülür. zira kuteybe’nin komutanları halifeye karşı gelmek istememişlerdir.

bu 70 sene süren türk-arap savaşlarının en ehemmiyetli noktaları ve sonuçları ;

1- 100.000’in üstünde türk katledilmiştir.

2- 50.000’in üstünde türk genci köle ve cariye yapılmıştır.

3- şehirler yağmalanmış , ganimet diye halkın herşeyi talan edilmiştir.

4- tüm zenginlikler , tarihi yapıtlar yokedilmiş , yakılmış , yıkılmıştır.

5- dünyanın en büyük katliamlarından biri olan “talkan katliamında” 40.000 türkün kesilerek 24 kilometre yol süresince ağaçlarda sallandırılmıştır.( tarihte örneği çok azdır.)

6- aynı şekilde “curcan katliamında da esir alınan 40.000 türk’ün nehir kenarında kafaları kesilmiş , nehrin suyu kıpkızıl olmuş , cesetler yine ağaçlarda sallandırılmıştır.

7- “teslim olursanız canınız bağışlanacak” sözü hiç bir zaman yerine getirilmemiş , “şeriat söz tanımaz” denilerek kadın-erkek kılıçtan geçirilmiştir.

8- araplar tarihte yaşadıkları bu en büyük yağma ve talandan çok büyük servet ele geçirmişlerdir.

9- türkler böyle bir vahşet ve mezalimi çinlilerden bile görmemişlerdir.

10- bu tarihi gerçekler “islam etkilenmesin” düşüncesiyle gizlenmekte , söz edilmemektedir.

türkçü politikacılar bile konuyu geçiştirmektedir. bundan da araplar nasiplenmektedir

9 tevbe. 123. ey iman edenler! kâfirlerden yakınınızda olanlara karşı savaşın ve onlar (savaş hatıranda) sizde bir sertlik bulsunlar. bilin ki, allah sakınanlarla beraberdir.

çaygan kuteybe’den yardım diledi.çünkü camhüd meliki her zaman gelip çaygan ile cenk ederdi.ve çaygan’ı gayet incitirdi.kuteybe abdurrahman’ı ona yardıma gönderdi.ve abdurrahman varıp muharebe etti ve o meliki öldürdü.çaygan o yerleri fethedip dört bin baş tutsak aldılar. kuteybe emretti. hepsini öldürdüler.
devamını gör...
er ya da geç bu halk gerçekleri öğrenecek. çöl fareleri de çöllerine geri dönecek.
devamını gör...
özünü kaybetmemiş türkler, arapların yaptığı katliamları unutmamalıdır.

uyan ve kendine gel.
devamını gör...
cihatçı arap-emevilerin türkistan'da yaptığı vahşetin en büyükleridir. unutmadık kuteybe bin muslim denilen yamyam arap komutanını... tatlısu müslümanlarının bir türlü kabullenemediği acı gerçekler. ey tatlısu müslümanları, işte gerçek islam bu; artık ayet-hadis kıvırmayın ve bu acı gerçeklerle bir an önce yüzleşin. (bkz: türklerin katledilerek müslüman olması)
"kılıçlarla sustu, bozkırın budunu;
bir kitap verdiler, sözleri kin dolu." yaşru
ilgili linkler:
1) yenicaggazetesi.com.tr/talk...
2)
yaşru'dan "talkan ve curcan" adlı şarkı
3)
efe aydal'dan "talkan ve curcan" adlı video
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...
tarihin acı katliamlarından biri olan katliamlardır fakat yanlış anlatılır. genel kanaat, türkler'in bu katliamlarla müslüman olduğudur fakat bu yanlıştır. düşünün, çadırınızda oturan bir göçebe çocuksunuz. birileri gelip babanızı abinizi öldürüyor, annenizi ve kız kardeşinizi götürüyor. adamların dinlerine mi girersiniz yoksa hayatınızı onları yok etmeye mi adarsınız? o dönemdeki tüm türkler de direnişe geçtiler, hatta bu direnişi türgiş devleti yönetti. ne zaman ki emeviler devrildi, abbasiler gelip de akıllı politikalar güttüler; türkler o zaman müslüman olmaya başladı. araplar'ın ülkesine yerleşip önce orduya sonra da devletin üst kademelerine geldiler**, gerisini biliyorsunuz zaten.
devamını gör...
arapların türkleri kılıçla katlederek zorla kendi mitolojik inancı islam'a soktuğu katliamlardır. günümüzdeki dinciler, siyasal islamcılar, sağa sola tekbirle saldıranlar bilmezler ki asırlar önce kılıç zoruyla canlarının alınarak bu mitolojiye inandırıldılar. yine bu dinciler, arapların kaç asırlık mitolojik inancı islam'ı ve tanrıları allah'ı gerçek sanıp, sorgulamadan inanmaya devam ediyorlar. putperestliğe karşı olduklarını sürekli dile getiriyorlar ama kabe'nin etrafından mitolojik ritüeller eşliğinde dönerler. dedikleriyle yaptıklarının arasındaki farkı göremeyecekleri kadar arap mitolojisiyle özlerini unutup asimile olmuşlardır.
devamını gör...
yasandi mi yasanmadi mi bilmiyorum, ama cok buyuk ihtimalle verilen 100.000 sayisi abartidir.

bu savasin muhtemelen sadece islam kaynaklarinda gectigini tahmin ediyorum. cunku 700'lerde yasanmis, ve 700'lerin emevisine dair eldeki tek kaynak islam kaynaklaridir.

ıslam tarihi kitaplari okuyanlar sunu cok iyi bilirler,

genelde musluman savasinda xx.xxx kisi varsa, dusman safinda xxx.xxx kisi vardir.

ve musluman safindan xx kisi olurse, dusman safindan xxx kisi olmektedir.

islam tarih kitaplari, dusmandan birilerini oldurduklerini soylediklerinde bunu fazla abartarak anlatirlar.

mesela ayni islam tarih kitaplari, 630 mute savasinda 100k 200k bizansli vardi muslumanlar 10k mi 30k mi neydi diyor.

zaferi daha da kabartmak icin keskin bir sekilde sayilar abartilir.

ki bu savastan bahseden kaynaklar 700'lerde yazilmis olamazlar, zannediyorum 100-150 veya 200 sene sonra yazilmis olmalilar.

o sebepten okurken fazla temkinli olunmalidir.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"talkan ve curcan katliamları" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim