tekken

japonca demir yumruk anlamına gelen ve dünyayı kasıp kavuran dövüş oyunu serisi. çıkış tarihleri şöyle:

- tekken (1995)
- tekken 2 (1996)
- tekken 3 (1998)
- tekken tag tournament (2000)
- tekken 4 (2002)
- tekken 5 (2005)
- tekken 5: dark resurrection (2006)
- tekken 6: (2009)
- tekken tag tournament 2 (2011)
- tekken 7 (2017)

jin-paul ya da jack-kazuya ikililerini seçerdim tekken tag da. en son bıraktığımda atari solanlarını tekken 4 vardı ve herkes heihachi olayını çözmüştü. geri+yumruk. oysa paul öyle miydi? ne kombolar dener, ölüm vuruşu tutturmaya çalışırdık.

çok daha efsane yerlere gelebilecekken batırılan oyun serisi.

tekken 3 ile tanıştığım bir elektronik dükkanı önünde oynayarak/seyrederek hayranı olduğum oyun serisi. hala ara ara emulator ile nostalji yaparım.

çocukken oyun salonundaki herkese karşı yorulana kadar oynadığım oyundu. kesinlikle abartmıyorum. hatta o zamanlarda bir 'kıza' yenilmek diye olay vardı, onurlarına yediremiyorlardı. bu nedenle üç gün sonra o oyun salonuna beni almamışlardı. erkek kuzenimi alıp beni almıyorlardı. ataerkil toplumda iyi oyun oynayan bir kız çocuğu olmak bile sorun işte.

edit: tanım yapmayı unutmuşum.*
japon yapımı bir dövüş oyunudur. ilki 1994'te playstation ile birlikte piyasaya sürülmüştür. arcade versiyonu da var tabii ki oyunun. yanlış hatırlamıyorsam serinin son oyunu 2015'te tekken 7.
ayrıca tekken'in japonca anlamı iron fist yani demir yumruk demektir.

bu yaşımdayım, hala oynamaktan delice zevk aldığım oyunlardandır. sabahlara kadar oynadığımı bilirim. off.. theme song'larına da hastayım. hele azazel's chamber'a..

piyasada dövüş oyunu denince akla gelen 3 büyük yapımdan biridir. (diğerleri: mortal kombat, street fighter) benim için her ne kadar mortal kombat vazgeçilmez olsa da tekken serisiyle de uzun sayılabilecek bir geçmişim var. özellikle serinin 6. oyunu olan tekken 5'in yeri bende bir başkadır. ayrıca yakın zamanda oynamayı düşündüğüm oyunlardan biridir.

sizi bu oyunda fena pataklayan erkek kuzeninizden intikam almak istersiniz bazen.
çocukken tecrubesiz olduğum için hep dayak yiyordum.

o evde bütün gün antrenman yapardı ben ayda bir onlara gidip dayağımı yiyip evime geri dönerdim.
üzülüyordum. sonra kuzenim bunu anlayınca benden bilerek dayak yiyordu ara sıra.
güzel günlerdi.. hayır ağlamıyorum...

efsane dövüş oyunu. yanlış hatırlamıyosam japon oyunuydu amaaan çekiklerden birinin işte. ulan ya ne oyundu. gözümde canlandı koskoca mazi. oynamak için sıraya girerdik 4 kardeş , o da yetmezmiş gibi mahallenin çocukları da sıraya dahil olurdu. jin , anna , nina , kazama gibi isimler kalmış aklımda inşallah başka oyunla karıştırmıyorumdur.

efsaneler efsanesi dövüş oyunudur.
çocukken bunu en az 2 kere herkes oynamıştır.
7'sini daha bugün oynayabildim, evet geriden geliyorum.
bir hikaye modu var ki sormayın. spoi vereyim mi? kazuya heachi'yi öldürüyor. zuhahha

lore/hikaye olarak diğer tüm dövüş oyunlarından daha fazla derinliğe sahiptir. öyle ki size tüm hikayeyi ana hatları ile anlattığımda daha iyi anlayacaksınız.

tekken 1

heihachi mishima, kazuya mishima'nın babası ve dünyanın en büyük şirketlerinden/örgütlerinden biri olan mishima zaibatsu'nun da patronu ve aynı zamanda sahibidir. kendisi oğlu ile bir dağ başında dövüşürken "bu veletten adam olmayacak" deyip daha çocuk yaştaki oğlunu dövüş esnasında tokatlayıp bir yamaçtan aşağı atıyor. asıl amacı ise oğlunun bu uçurumdan kurtulmayı başarırsa gerçek bir mishima olacağına inanmasıdır. kader bu ya kazuya tam bu anda şeytanla bir anlaşma yapıyor ve ölümden kurtulup babasından alacağı intikam için yanıp tutuşuyor. işte tekken'in genel hatları da böyle oluşuyor.

tekken 7'de işlenen flashback

tekken oyunu bu düşüşten tam 21 yıl sonra başlıyor. oğlunu uçurumdan attıktan sonra başka bir evlat edinen baba mishima'nın canı çok sıkılıyor olacak ki dünya üzerindeki en iyi dövüşçülerin katılabileceği ilk king of iron fist turnuvasını oluşturuyor. atıldığı uçurumdan kurtulan kazuya ise bu turnuvaya katılmaya karar veriyor. oyunun hikaye kısmında kazuya karakterini alıp bu turnuvaya katıldığınız zaman final fight kısmında babasını dövüp kendisini onun kazuya'ya yaptığı gibi uçurumdan aşağı atıyoruz. eeee etme bulma dünyası işte, öyle göte böyle don demiş senaristler ve ilk oyuna güzel bir intikam hikayesi eklemişler.



burada williams kardeşlerden de bahsetmek isterim ama derinliğine ise hikayenin ilerisinde ineceğiz. williams kardeşler, yani nina ve anna, aileleri tarafından aldıkları üst düzey eğitim sayesinde dünyanın en iyi suikastçileri olarak yetiştiriliyorlar. şimdilik hikayeye çok etki etmeseler de ileride yasak elma ilişki tablosu tadında karşımıza çıkacaklar.

tekken 2

babasını uçurumdan atan kazuya mishima ise babasının kurduğu mishima zaibatsu imparatorluğunun, imparatorluk derken ülke olarak demiyorum cidden umbrella şirketi gibi hayvanlı deneyler bile yapan neredeyse sınırsız kaynaklı bir firmanın, başına geçiyor. bu arada bu şirketin asıl kurucusu ise dedesi jinpachi mishima'dır, onun hikayesini de tekken 5'te işleyeceğiz, ama babası güç kullanarak dedesini tahtından indiriyor ve şirketin başına geçiyor. kendisi de oğlundan sağlam dayak yiyip oğlu tarafından indiriyor tabi. etme bulma dünyası demiş miydik?

babasını uçurumdan attığı için rahat rahat takılıp şirketi bir organize suç örgütü haline getiren kazuya, babasının attıldığı uçurumdan sağ salim geri döndüğünden de habersizdir, ee bir mishima'yı öldürmek o kadar da kolay değil tabi. babası da aynı kendisi gibi o atılan uçurumdan tırmanarak hayatta kalmayı başarıyor ve sanırım dövüş oyunları tarihindeki ilk intikamın intikamı konusu ile devam oyunu senaryosu hazırlanıyor. bu oyunun hikaye modunda ise heihachi mishima oğlu kazuya ile kıran kırana bir dövüş sergiliyor ama dövüşün tam ortasında oğlunun kanatlı bir iblise dönüştüğünü gören heihachi şaşkınlığını gizleyemiyor. işte tüm hikayeye yön verecek olan şeytan ile yapılan anlaşmadan doğan "devil gene" yani "şeytan geni" ise ilk kez burada karşımıza çıkıyor. şeytan formuna dönmesine rağmen babasından kemerle dayak yiyen kazuya ise ilk oyunundaki kaderini tekrar yaşıyor ve heihachi bu sefer onu uçurumun kenarından atmak yerine içi lav dolu bir volkana atıyor. kesin ölüm di mi :))))

bence sırf bu yüzden tekken 2'nin tüm dövüş oyunları içindeki yeri bambaşkadır. ulan bu hikayeyi hangi şizofren yazdı?

bu arada hayvanlı deneyler yaptıkları için wwwc örgütü michima zaibatsu şirketini incelemek amacıyla jun kazama adında bir araştırmacı gönderiyor. babası ile tekrar dövüşmeden önce bu ablamız ile bir şekilde yakınlaşıp evlenen kazuya abimizin ise jin kazama adında bir oğlu oluyor.

tekken 3

bu oyunun ana hikayeye katkısını pek sevmediğim için burayı hızlı geçeceğim. insanlığın başladığı yer olan güney afrika'da ogre adında bir yaratık meydana geliyor ama bunu biri mi yaratıyor, biri mi gönderiyor, yoksa lanet dolu bir zifaf gecesinin mahsulü müdür onu hiç bilemiyoruz. bu yaratık da diyor ki "dünya üzerindeki en güçlü dövüşçüleri öldürüp hepsinden çi enerjisi elde edeceğim". ya sokayım sizin hikayenize. sanırım senaristler bu oyunu tek part halinde bitiririz demişler ya da ne bileyim bu kadar çok tutulacağını düşünmemişler. keza tekken 2'de hikayenin allahını bize veren ekip böyle denyo bir yol izlemeye karar veriyor. bu arada oyuna eklenen yan karakterlerin hikaye derinliklerin bu oyunda daha fazla yer veriliyor. bu sayede en azından hikayeyi bir şekilde kurtarıyorlar diyebiliriz. misal herkesin en az bir kere paranaue eşliğinde capoeira yaparak dövüştüğü o muhteşem eddy gordo karakteri hikayeye ekleniyor. dediğim gibi tüm karakterleri tek tek anlatmak isterdim ama daha hikayenin 3. oyununda bile akülerinizin suyunu boşaltmak istemiyorum. bu arada tek yumrukta ağzımızı yüzümüzü dağıtan paul phoenix karakteriyle de çok oynamışlığım var. o hikayeye tekken 2'de katılıyor. hwoarang abimizi unutmayalım, o da daha çok tekmesini kullanan birisiydi diye hatırlıyorum.

neyse hikayeye geri dönelim, 3. king of iron fist turnuvası hazırlığının başladığı bu dönemde ana karakterimiz artık jin kazama oluyor. annesi jin kazama'yı "bana bir şey olursa deden heihachi'yi bul" diyerek, evet hissetmiş gibi kendisine de cidden bir şeyler oluyor ve ogre sanırım onu yok ediyordu, oğlunun dedesi ile tanışmasına vesile oluyor. 2. turnuvanın ardından 18 yıl sonra ilk defa göreceğimiz dede heihachi mishima'yı ise flash tv yaşlandırma tekniği sayesinde saçları bembeyaz bir halde buluyoruz.

torunundaki potansiyeli gören dedemiz ogre'deki bu gücü keşfedip araştırmasına yardımcı olabilmesi için torununa eğitim veriyor. jin kazama da dedesinden aldığı mishima ve kendisindeki kazama tekniklerini birleştirip kendine has bir dövüş stili oluşturuyor. bu arada jin'in soyadı neden michima değil de kazama diye soracak olursanız onu da ileride anlatacağım. şimdilik onu baba tarafından nefret eden bir ergen olarak bilin yeter.

3.'sü gerçekleşecek olan king of iron fist turnuvasında az önce bahsettiğimiz, king of fighters'taki benimaru nikaido karakteriyle aynı dönemde piyasaya çıkan, * * paul abimiz küçük varisimiz olan jin kazama'yı yarı finalde bir güzel pataklıyor ama nasıl pataklama. kendisi de 46 yaşında bu arada, jin ise daha sabi. kendisi 18-19'larında diye hatırlıyorum. daha sonra ise finalde bu ne üdüğü belirsiz ogre ile kapışan paul amcamız ogre'yi de alt etmeyi başarıyor ve turnuvayı kazandım sevinciyle arkadaşlarını aspava'ya yemeğe götürme edasıyla turnuvayı terk edip gidiyor ama ogre'miz form değiştirip dallanıp budaklanıyor ve true ogre olarak en güçlü formunda tekrar ayağa kalkıyor. bu yaratığı ise ana karakterimiz, kösemiz, döşü kılsız jin kazama'mız alt ediyor ve turnuvanın asıl galibi kendisi ilan ediliyor.

tabi dede rahatsız, dede gergin. torununu kutlayacağı yerde silahını çekip torununu göğsünden vuruyor ve jin kazama'nın şeytan genini uyandırıyor. jin dirilip kanatlı bir şeytana dönüşüyor ve dedesinin ağzının ortasına vurup ortamdan kanatlanarak uzaklaşıyor. bu sahne sayesinde anlıyoruz ki hikayenin başında kazuya'nın sahip olduğu şeytan geni oğluna da aktarılmış. vaaay be.

tekken 4

mishima zaibatsu şirketinin yaptığı dev projeleri az çok anlamışsınızdır artık. suç örgütü oluşturmak, insan kaçakçılığı yapmak, insan denekleri üzerinde yeni araştırmalar gerçekleştirmek falan fişmekan... işte tam bu noktada piyasaya yves rocher, dior, chanel gibi önce hayvanlı deneylere başlayıp sonra insani deneylere geçen bu suç örgütünün kazuya'nın kaçırdığı dr. bosconovitch'in liderliğinde piyasada dövüşen pandalar, kangurular, ayılar sürerek hayvanlardan bir ordu kurmanın peşinde olduğunu anlıyoruz.

tekken 1'de cryosleep ile derin bir uykuya yatırılan nina ve anna williams kardeşler tekken 3 hikayesinde uykularından uyanmışlardır ama nina hafıza kaybı yaşamaktadır. tam da tekken 4 hikayesinde birden karşımıza çıkan fox karakteri ise burada hayati önem taşımaktadır. kendisi boksördür ve bir çok boks maçına katılıp kendisini yeterince kanıtlamıştır. çok fazla dikkat çeken karakterimiz syndicate adı verilen bir suç örgütünün radarına takılınca bunlardan kurtulmak için amerika'ya kaçmaktadır. syndicate de bu abimizin işini bitirmesi için dünyanın en iyi suikastçilerinden olduğunu söylediğimiz williams kardeşlerden nina'yı peşine takmıştır. işlerin daha da civcivleştiği bu evrede aslında öğreniyoruz ki nina'nın peşinde olduğu kişi oğlunun ta kendisidir. haysiyetsiz, aşağılık mishima zaibatsu şirketinin nina uyurken onu yapay yollarla hamile bırakıp kendisine çocuk denek yarattığını da tam bu anda öğreniyoruz. yeşilçam, holivud, bolivud bak işine kardeşim.

hikaye genel hatları ile böyle ilerleye dursun işin turnuva kısmı ise hem şaşırtıyor hem şaşırtmıyor. finale kalan isimler jin kazama ve babası kazuya mishima. babası ile dövüşmek istemediğini düşündüğümüz jin kazama final maçına çıkmıyor, aslında çıkamıyor çünkü dede heihachi mishima aslında jin kazama'nin üstüne tekken force'u yollamış ve jin'i bayıltıp etkisiz hale gelmesini sağlamış. turnuvadan diskalifiye olan jin uyuşturulmuş halde kala kalsın heihachi mishima ile oğlu kazuya mishima tekrar karşı karşıya geliyorlar. oğlunu tonton dede formunda bile tekrar patlaklayan dede heihachi mishima torununu yok etmesi için oğlu kazuya'yı jin'i hapsettiği yere götürüyor. bu esnada hikayede gizlenen bir detayı da burada öğreniyoruz. aslında kazuya'nın içinde yer alan şeytani taraf kazuya'yı ele geçirmiş ve gizliden gizliye planladığı şeyleri de burada bize anlatıyor. meğer bu şeytani taraf jun ile birlikte kendisinin bir parçasını jin'e aktarmış ve devil kazuya ise bu gücü tekrar birleştirmek istiyor. fakat kazuya şeytani yanını kontrol altına alıp gücüne güç katıyor ve oğluna karşı dövüşmeye başlıyor fakat "dayağın hası heihachi'den değil benden yenir" diyen oğul jin kazama babasını şamar oğlanına çeviriyor. babasından dayak yiyen kazuya'ya kendi oğlundan efsane dayak şoku! babasını dövüp tekrar hayırlı evlat olduğunu ispatlayan jin kazama ise hızını alamayıp dedesini de döverek yine şeytani formuyla gökyüzüne kanatlanıp semaya karışıyor.

tekken 4 jin ve kazuya ending

tekken 4'e kadar lore aşağı yukarı bu şekilde ilerliyor. tekken 8'e kadar size ana hikayeyi kaba taslak anlatmaya çalışacağım.

kendime not: tekken blood vengeance animesini de lore'a ekle.