çocuktum o zamanlar, bir aile dostunun evinde girdik milenyuma. evlerinde güzel bir bilgisayar vardı,
veezy go'ları bilen bilir. kablosuz bir mouse'u vardı hatta, ama kablosuz dediysek, uzaktan kumanda gibi karşıdaki bir sensöre tutman gerekiyordu çalışması için.
o yıllar bir
dijital kıyamet haberleri dönüyordu, pc sahibi abla da bu sebepten "çocuklar bilgisayarlara virüs girecekmiş" deyip güç kablosuna kadar makineyi sökmüştü. üzüldük falan derken, 1.5 - 2 metrelik yapay çam ağacının altında bir sürü kutu gösterip "hadi bakalım buradaki paketleri açın da görelim" deyip bizi kayda almaya başlamışlardı. biz de içinden çıkanlara seviniyor, balonlara pro futbolcu edasıyla vuruyor, klasik yılbaşı masa oyunlarıyla vakit geçirerek eğleniyorduk. geri sayım sonrası da dışarıda güzel bir havai fişek gösterisi izlemiştik, biraz daha vakit geçirip uyumuştuk.
ha ne vardı o yıllarda başka, paket internet mesela,
ixir (superonline'a devrettiler diye duymuştum), telefon tuşlarıyla müzik yapmaca, fight club - gladiator - yüzüklerin efendisi vs. anlatmakla bitmez.
devamını gör...