#televizyon dizileri
#netflix dizisi
2 sezon 16 bölümlük dizi. 17 yaşındaki james psikopat olduğuna inanan ve artık insan öldürmeye geçmek isteyen bir gençtir. sınıfından alyssa isminde bir kızı gözüne kestirir. alyssa ise evdeki problemlerinden kaçmak için james'in kendisi ile ilgili olan planlarından habersiz bir şekilde james'e her şeyden beraber uzaklaşmayı teklif eder.
yönetmen: jonathan entwistle, lucy tcherniak
oyuncular: alex lawther, jessica barden, gemma whelan, wunmi mosaku
oyuncular: alex lawther, jessica barden, gemma whelan, wunmi mosaku
öne çıkanlar | diğer yorumlar
başlık "ölmedim ama hafif sürünüyorum" tarafından 05.04.2021 10:49 tarihinde açılmıştır.
1.
izlemekten keyif duyduğum bir diziydi. çocukluğunda sürekli fiziksel acının ve ölümün nasıl hissettirdiğini düşünen, çocukluğunda çeşit çeşit hayvanı öldürüp bunları günlüğüne kaydeden, acıyı hissetmek için elini kızarmış fritöze sokan lise öğrencisi erkek çocuk ile başında baba figürü olmadan büyümüş, okulunda insanları yok sayan, uçarı hareketleri olan sessiz sakin ama içinde volkanlar patlayan dışlanmış lise öğrencisi kız çocuğunun adım attığı aşk ilişkisini konu alır.
dizide erkek çocuğu bir insanı öldürmenin nasıl bir şey olduğunu merak edip, kızı öldürmek için arkasına sakladığı bıçakla an kollarken; kız çocuğu sevginin, seksin ne olduğunu öğrenmeye çalışmaktadır.
dizide erkek çocuğu bir insanı öldürmenin nasıl bir şey olduğunu merak edip, kızı öldürmek için arkasına sakladığı bıçakla an kollarken; kız çocuğu sevginin, seksin ne olduğunu öğrenmeye çalışmaktadır.
devamını gör...
2.
bizim lise temalı dizilerde 30 yaşındakileri saçlarını yandan 2 kuyruk yaparak küçültmek ve liseli yapmak vardır.
burada bu hatun 12 yaş küçük bir insanı o yaşta gibi oynayabilme başarısını gösterdi. artık makyaj hilesi mi bilmiyorum ama ne yapıldıysa çok iyi iş çıkarmış.
burada bu hatun 12 yaş küçük bir insanı o yaşta gibi oynayabilme başarısını gösterdi. artık makyaj hilesi mi bilmiyorum ama ne yapıldıysa çok iyi iş çıkarmış.
devamını gör...
3.
charles forsman'ın aynı isimdeki romanından uyarlanan, başrollerini jessica barden ve alex lawther'ın paylaştığı, 3. sezonu çıkmayacak olan komedi-drama dizisi. dizi charles forsman'ın aynı isimde olan romanından uyarlanmıştır.
alyssa'nın kırık ama güçlü duruşundan , james'in ölümcül yaralar almış bir köpeği öldüremeyecek hale gelişine kadar her şey kusursuzca işlenmiş. müstehcen sahnelerde bile "aga bu gavurlar hep böyle ya, aşırı düşkünler bu sahnelere." demiyorsunuz. çünkü dizi size ne anlatıyor biliyorsunuz. karakter gelişimi, psikolojik tahliller çok iyi. izleyin, izlettirin.
ayrıca soundtrack'ler 10/10.
edit: bkz düzenleme.
alyssa'nın kırık ama güçlü duruşundan , james'in ölümcül yaralar almış bir köpeği öldüremeyecek hale gelişine kadar her şey kusursuzca işlenmiş. müstehcen sahnelerde bile "aga bu gavurlar hep böyle ya, aşırı düşkünler bu sahnelere." demiyorsunuz. çünkü dizi size ne anlatıyor biliyorsunuz. karakter gelişimi, psikolojik tahliller çok iyi. izleyin, izlettirin.
ayrıca soundtrack'ler 10/10.
edit: bkz düzenleme.
devamını gör...
4.
klişe as fuck bir dizi. niye hala izlediğimi bilmiyorum sanırım yokluk. diziyi bitirmek üzereyim başroldeki kızın ağzını kırma isteği hala gitmedi. dünyadaki en iğrenç öpüşen kız da olabilir. bunun sebebi kızın reelde 29 yaşında olmasına rağmen bildiğin 15 yaşında gibi görünmesi. rahatsız edici. abartı vs değil bir insan bu denli küçük görünmesi normal değil.
hoşuma giden hiç bir tarafını bulamadığım çöp dizi. uyumam lazım buna takıldım.
hoşuma giden hiç bir tarafını bulamadığım çöp dizi. uyumam lazım buna takıldım.
devamını gör...
5.
ilk sezonunu severek izlediğim ergen dizisi.
ergen dizisi diye niye tanımlıyorsunuz gençler? ergenleri anlatması izleyicisini ergen yapmıyor. keşke yapsa da deri ceketimi kuşanıp serseriliğe kaldğım yerden devam etsem.
ergen dizisi diye niye tanımlıyorsunuz gençler? ergenleri anlatması izleyicisini ergen yapmıyor. keşke yapsa da deri ceketimi kuşanıp serseriliğe kaldğım yerden devam etsem.
devamını gör...
6.
bir çizgi romandan uyarlama olan dizidir. ergen dizisi diyip geçenlerin aksine oyunculuk ve karakterlerin o donuk tavırları, tarzları oldukça iyi yansıtılmış. çizgi roman
ayrıca dizide ki tüm şarkılar oldukça güzeldir.müzük
ayrıca dizide ki tüm şarkılar oldukça güzeldir.müzük
devamını gör...
7.
bir ergen değilim ama indie suburban kid dizilerini seviyorum. sepyaya yakın çekimleri, mekanlar, dizinin havası çekiyor beni kendine konusu değil. netflix bunun gibi süper güce sahip kız dizisi çıkardı geçen sene. hiç tarzım olmamasına rağmen severek izledim. huzur veriyor.
devamını gör...
8.
ya güzel dizi bence ama sonu inanılmaz saçmaydı.
mesela alyssa james'in onu aslında öldürmek istediğini öğrendiğinde ne yapardı? çat diye bitti. her şeyi öğrenmesi gerekiyordu bence.
mesela alyssa james'in onu aslında öldürmek istediğini öğrendiğinde ne yapardı? çat diye bitti. her şeyi öğrenmesi gerekiyordu bence.
devamını gör...
9.
ı'm laughing on the outside
crying on the inside
cause ı'm so in love with you....bernadette carroll'ün bu şarkısıyla giriş yapan ''ı'm james,ım 17,pretty sure a psychopath'' repliğiyle başlayan,yazarların büyük kısmının ''ergen dizisi'' olarak tanımladığı fakat özüne inilirse iki kişinin bir cinayet işlemesine rağmen birbirlerine olan sadakati,her olayın üstesinden gelecek kadar güçlü olduğunu,bazen kopmalarına rağmen birbirlerini bulduklarını konu alır.
crying on the inside
cause ı'm so in love with you....bernadette carroll'ün bu şarkısıyla giriş yapan ''ı'm james,ım 17,pretty sure a psychopath'' repliğiyle başlayan,yazarların büyük kısmının ''ergen dizisi'' olarak tanımladığı fakat özüne inilirse iki kişinin bir cinayet işlemesine rağmen birbirlerine olan sadakati,her olayın üstesinden gelecek kadar güçlü olduğunu,bazen kopmalarına rağmen birbirlerini bulduklarını konu alır.
devamını gör...
10.
diziyi izleyeli baya oldu ne yazık ki 2. sezonu izlemedim. tema olarak beğendiğim bir dizi oyuncular, farklı yüz tipleri, renkler, mekanlar akıp gidiyor sanki ama diziyi ne kadar izlemeye çalışsam da beni aşırı sıktı. seveni çok olmasına rağmen, ben ne sevdim ne sevmedim diyebilirim. ilerleyen olayların karmaşıklığı rahatsız etti belki de sürekli bu işin içinden nasıl çıkacaklar demekten sıkıldım, gittikçe b*ka batan bir hikaye var ve karakterlerimiz sanki kaybedecek hiçbir şeyleri yok gibi ilerliyorlar bu da dizinin sonu için çok açık kapı bırakıyor, aslında bu güzel bir şey sorular bırakıyor olması ama üzerine fazla düşünülecek bir dizi de değil. belki de benlik değildir. fakat güzel vakit geçirmek zamanınızı doldurmak istiyorsanız keyifle izleyebilirsiniz kısa çerezlik bir dizi
devamını gör...
11.
20 şer dk bölümleri olan 2 sezonluk kısa ama etkileyici dizi. ingiliz kara komedisi olan dizinin müzikleri çocukluk ya da ergenlik yıllarımızda açılıp da kapanmayan yaralar gibi. hemen youtubedan bulup dinleme listeme aldım. aşağıya da linkini bıraktım.
her ne kadar ergenler oynasa da konusu anne babalara göredir. belki de hiç büyüyememiş anne babalara göredir.
ana karakterlerin çoğu zaman iç sesleriyle söyledikleri sözler o kadar düşündürücü ve can yakıcıdır ki bu işin sonu nereye varacak diye durup düşünmeden edemedim.
toksik bir ilişkide -ki buna ilişki bile denemez bildiğin suistimal- olup da bunu sevgi sanan, evlilik hayali kuran bonnie yerine üzüldüm doğrusu. daha sonra farkında olmadan diğer iki ergene benzemesi içimi rahatlattı. oh be sonunda gerçekleri gördü, gözü açıldı dedim. babası tarafından hiç sevilmediği hâlde sevildiğini sanan esas kızımızın hırçınlığı bir yandan, annesi gözünün önünde intihar etmiş kırılgan yapıdaki esas oğlanımızın hissizliği diğer yandan acıttı canımı. zorlu yolları birlikte yürüyen, birbirini sevdiklerinin farkına bile geç varan gençlerimizin yine birlikte büyüyüp gelişmesini izlemek keyif vericiydi. ve filmin sonunda ergenlerimizin cılkını çıkarmadan birbirlerine seni seviyorum demesi güzeldi.
“sevgi açlığı çekenlerin sorunu sevginin neye benzediğini bilmemeleridir. kandırılmaları da kolaydır. olmayan şeyleri görürler. ama düşününce hepimiz kendimizi kandırıyoruz.”
buradan
her ne kadar ergenler oynasa da konusu anne babalara göredir. belki de hiç büyüyememiş anne babalara göredir.
ana karakterlerin çoğu zaman iç sesleriyle söyledikleri sözler o kadar düşündürücü ve can yakıcıdır ki bu işin sonu nereye varacak diye durup düşünmeden edemedim.
toksik bir ilişkide -ki buna ilişki bile denemez bildiğin suistimal- olup da bunu sevgi sanan, evlilik hayali kuran bonnie yerine üzüldüm doğrusu. daha sonra farkında olmadan diğer iki ergene benzemesi içimi rahatlattı. oh be sonunda gerçekleri gördü, gözü açıldı dedim. babası tarafından hiç sevilmediği hâlde sevildiğini sanan esas kızımızın hırçınlığı bir yandan, annesi gözünün önünde intihar etmiş kırılgan yapıdaki esas oğlanımızın hissizliği diğer yandan acıttı canımı. zorlu yolları birlikte yürüyen, birbirini sevdiklerinin farkına bile geç varan gençlerimizin yine birlikte büyüyüp gelişmesini izlemek keyif vericiydi. ve filmin sonunda ergenlerimizin cılkını çıkarmadan birbirlerine seni seviyorum demesi güzeldi.
“sevgi açlığı çekenlerin sorunu sevginin neye benzediğini bilmemeleridir. kandırılmaları da kolaydır. olmayan şeyleri görürler. ama düşününce hepimiz kendimizi kandırıyoruz.”
buradan
devamını gör...
