türkçe öğrenmenin zor olmaması
başlık "görünmezadam" tarafından 15.12.2021 00:25 tarihinde açılmıştır.
1.
sen de başarabilirsin hewal, bence dene. böylece 10 farklı dilde tabela, duyuru, anons yapmak zorunda kalmayız. ayrıca, buraya yazabildiğine göre aslında çözmüşsün bu işi de, keratalık peşindesin işte.
edit: değildir. yalnış başlık açmışım. dünyanın en zor dili türkçedir. dil bilimciler doluşmuş başlığa çok alemsiniz gerçekten.
edit: değildir. yalnış başlık açmışım. dünyanın en zor dili türkçedir. dil bilimciler doluşmuş başlığa çok alemsiniz gerçekten.
devamını gör...
2.
konu ne bilmiyorum laf sormak mı birine ama katılmadıgım önermedir, türkçe de çok lehçe var aslında yabancı biri için ana dili olmayan biri için ögrenmesi çok zor.
amme hizmeti (bkz: lehçe: bir anadilin tarihsel, toplumsal, bölgesel ve kültürel nedenlerle ses, yapı ve sözdizimi yönlerinden oldukça büyük farklılıklar gösteren kolu.)
amme hizmeti (bkz: lehçe: bir anadilin tarihsel, toplumsal, bölgesel ve kültürel nedenlerle ses, yapı ve sözdizimi yönlerinden oldukça büyük farklılıklar gösteren kolu.)
devamını gör...
3.
ne komik...
bir şeyin zor olup olmadığını tartışabilmemiz için, "zor" ifadesinin ne olduğunu tartışmamız gerekir önce.
sıfat olarak zor; sıkıntı veya güçlükle yapılan, olarak tanımlanmış türk dil kurumu tarafından.
şimdi bu tanım evrensel bir zorluğu ifade etmez zira nesnel bir zor kavramını tanımlamaz daha ziyade kişilerin ya da hatta cemaatlerin yaparken sıkıntı ve güçlük çektikleri işlerin zor olduğuna işaret eder.
ne demeye çalışıyorum... örneğin; siz bir halter atletiyseniz, 19 litrelik damaca sizin için kaldırması "zor" bir nesne ve bu iş "zor" bir iş olmaz. ama 10 yaşında cılız bir insansanız, bırakın zorluğu, imkansız bile olabilir.
aynı mantık diller için de geçerlidir, dillerin zorluğunu ölçümlerken en başta o dili öğrenecek kişinin anadilini, bildiği başka dilleri, çalışma rutinini, çevresel faktörleri vs. katmamız gerekir.
bundan sonra bir de hedef dile yönelip; yazı sistemine, dilin kurallılığına ve istisnalarına, dilin operasyon biçimine bakmamız gerekir.
dil öğrenmede zorluk ancak; öğrenecek süjenin ve öğrenilecek objenin birbirleriyle olan uyumuna göre ölçülebilir. uyum artıkça kolaylıktan, uyum azaldıkça zorluktan bahsedebiliriz.
söz gelimi bir fransız için ispanyolca öğrenmek daha kolay olacaktır, bunun sebebi ispanyolcanın kolay olması ya da fransızların üstün zekalı olması değil; fransızca ile ispanyolcanın eş bir tarihi kökten gelip; morfolojik, leksikolojik, fonetik ve semantik açılardan birbirlerine olan uyumudur. uyum yüksek olduğu için, kolaylıktan söz edebiliriz.
bu bağlamda bir dile "zor" derken kastedebildiğimiz nokta belki o dilin kurallılığı ve istisnalarına işaret etmek olur. bu da bizi tek başına "bir dil zordur." yargısına yine çıkarmaz. diyebileceğiniz en uç ifade "bir dil, diğer bir dile kıyasla zordur." yargısı olabilir.
bu yargıyı dillendirirken de, kelimelerle işaretlemesek de ima ettiğimiz söz konusu dillerin "bize" uyumudur.
başka bir ifade ile "fransızca zordur" dediğimde aslında "fransızca; anadili türkçe olan bana göre, cinsiyet ayrımı olmayan, fiil çekimi daha düzenli olan, yazı sistemi görece daha kolay anlaşılan ve sürekli çevresel etkenlerden maruz kaldığım ingilizceye göre zordur." demekteyimdir.
bütün bunları tartıştıktan sonra, türkçe zor mudur, sorusuna "kime göre neye göre?" şeklinde soruyla cevap verilebilir ancak.
eğer buradaki süjemiz avrupalı birisiyle "orta derece zordur." diyebiliriz. bir başka ifade ile; bilmediğiniz yakın akraba bir avrupa dilinden daha zor ancak arapça, çince gibi yapısı ve yazı sistemi farklı olan, size daha uzak dillerden daha kolaydır.
inanın bana birisi size gelip şu dil kolay bu dil zor diyorsa ve akabinde böyle paragraflarca açıklama yapmıyorsa, bir halt bilmiyordur kaale almanıza gerek yok. biraz dil öğrenmeye gayret eden kişi ne demek istediğimi çok iyi anlayacaktır.
bir şeyin zor olup olmadığını tartışabilmemiz için, "zor" ifadesinin ne olduğunu tartışmamız gerekir önce.
sıfat olarak zor; sıkıntı veya güçlükle yapılan, olarak tanımlanmış türk dil kurumu tarafından.
şimdi bu tanım evrensel bir zorluğu ifade etmez zira nesnel bir zor kavramını tanımlamaz daha ziyade kişilerin ya da hatta cemaatlerin yaparken sıkıntı ve güçlük çektikleri işlerin zor olduğuna işaret eder.
ne demeye çalışıyorum... örneğin; siz bir halter atletiyseniz, 19 litrelik damaca sizin için kaldırması "zor" bir nesne ve bu iş "zor" bir iş olmaz. ama 10 yaşında cılız bir insansanız, bırakın zorluğu, imkansız bile olabilir.
aynı mantık diller için de geçerlidir, dillerin zorluğunu ölçümlerken en başta o dili öğrenecek kişinin anadilini, bildiği başka dilleri, çalışma rutinini, çevresel faktörleri vs. katmamız gerekir.
bundan sonra bir de hedef dile yönelip; yazı sistemine, dilin kurallılığına ve istisnalarına, dilin operasyon biçimine bakmamız gerekir.
dil öğrenmede zorluk ancak; öğrenecek süjenin ve öğrenilecek objenin birbirleriyle olan uyumuna göre ölçülebilir. uyum artıkça kolaylıktan, uyum azaldıkça zorluktan bahsedebiliriz.
söz gelimi bir fransız için ispanyolca öğrenmek daha kolay olacaktır, bunun sebebi ispanyolcanın kolay olması ya da fransızların üstün zekalı olması değil; fransızca ile ispanyolcanın eş bir tarihi kökten gelip; morfolojik, leksikolojik, fonetik ve semantik açılardan birbirlerine olan uyumudur. uyum yüksek olduğu için, kolaylıktan söz edebiliriz.
bu bağlamda bir dile "zor" derken kastedebildiğimiz nokta belki o dilin kurallılığı ve istisnalarına işaret etmek olur. bu da bizi tek başına "bir dil zordur." yargısına yine çıkarmaz. diyebileceğiniz en uç ifade "bir dil, diğer bir dile kıyasla zordur." yargısı olabilir.
bu yargıyı dillendirirken de, kelimelerle işaretlemesek de ima ettiğimiz söz konusu dillerin "bize" uyumudur.
başka bir ifade ile "fransızca zordur" dediğimde aslında "fransızca; anadili türkçe olan bana göre, cinsiyet ayrımı olmayan, fiil çekimi daha düzenli olan, yazı sistemi görece daha kolay anlaşılan ve sürekli çevresel etkenlerden maruz kaldığım ingilizceye göre zordur." demekteyimdir.
bütün bunları tartıştıktan sonra, türkçe zor mudur, sorusuna "kime göre neye göre?" şeklinde soruyla cevap verilebilir ancak.
eğer buradaki süjemiz avrupalı birisiyle "orta derece zordur." diyebiliriz. bir başka ifade ile; bilmediğiniz yakın akraba bir avrupa dilinden daha zor ancak arapça, çince gibi yapısı ve yazı sistemi farklı olan, size daha uzak dillerden daha kolaydır.
inanın bana birisi size gelip şu dil kolay bu dil zor diyorsa ve akabinde böyle paragraflarca açıklama yapmıyorsa, bir halt bilmiyordur kaale almanıza gerek yok. biraz dil öğrenmeye gayret eden kişi ne demek istediğimi çok iyi anlayacaktır.
devamını gör...
4.
ırkçılığınızı böyle iddialı sözlerle göstereceğinize, elinizin altında internet diye koca bir derya var, orayı bir karıştırsaydınız. türkçe öğrenmesi en güç dillerden birisidir. birincisi cümle yapısı özne, tümleç, yüklem diye gider ve çoğu zaman özne kaybolur ve özneyi yüklemin sonunda bulursunuz. buna karşılık kürtçenin de aralarında bulunduğu tüm hint avrupa ailesi özne yüklem tümleç yapısındadır ve özne net olarak bellidir. ikincisi türkçe aglütinatif, sondan eklemeli bir dildir. bir sözcüğün sonuna sonsuz sayıda ek getirerek yeni sözcükler oluşturulur. üçüncüsü ünlü uyumu denilen şey. bunu ilkokulda anlatırlar ama dilinde bu olmayan biri için kavraması son derecede güçtür. abd başka ülkelere gönderdiği elçilik mensuplarına o ülkenin dilini öğretirken dilleri beş zorluk kategorisine ayırmış. en zor 5 no'lu kategoride tek başına japonca duruyor. dördüncü kategoride almanca, çince, gürcü dili, tüm aglütinatif diller ve türkçe geliyor.
son olarak tabelalara ingilizce yazıp, plazalarda,towerlerde yaşamaya, show tv'de fashion play izlemeye, tabelalara almanca, rusça, fransızca, arapça yazarken yorulmayan elinize kürtçe yazarken mi felç iniyor. g@tlük yapmayın lütfen.
edit: başlığı açan iletisini silip kaçmış. yukarıda benim yazımda geçen g@tlük yapmayın ibaresi ondan aynen alınmıştı.
son olarak tabelalara ingilizce yazıp, plazalarda,towerlerde yaşamaya, show tv'de fashion play izlemeye, tabelalara almanca, rusça, fransızca, arapça yazarken yorulmayan elinize kürtçe yazarken mi felç iniyor. g@tlük yapmayın lütfen.
edit: başlığı açan iletisini silip kaçmış. yukarıda benim yazımda geçen g@tlük yapmayın ibaresi ondan aynen alınmıştı.
devamını gör...
5.
kime göre, neye göre? bize bile türkçe zor geliyor.
devamını gör...
6.
bana da hep böyle gelmiştir. kelimelerimiz o kadar çok anlamı var ki nasıl öğreneceksin.
misal "atlamak" kelimesinin anlamları.
1: bir yerden bir yere zıplamak
2: hatun kişisiyle cinsel münasebete girmek.
3: bir satıcının bir alıcıyı fena halde kazıklaması.
hepsi de aşırı alakasız.
tabi halk dilinde böyle. ortalama bir türkle anlasmak istiyorsan tabiki sokağın dilini bilmek gerek.
he bir de jest ve mimik mevzusu var. onlar da bizim dilimizde çok yer kaplıyor. bazı kelimelerimiz var ki mimiklerinle desteklemezsen hiçbir anlam ifade etmiyor. valla türkçe cidden zor ya.
not: başlık zor olmamasıymış. terbiyesiz bir de zor değil diyor ya. kaç yıllık türk vatandaşıyım ben bile anlamıyorum.
misal "atlamak" kelimesinin anlamları.
1: bir yerden bir yere zıplamak
2: hatun kişisiyle cinsel münasebete girmek.
3: bir satıcının bir alıcıyı fena halde kazıklaması.
hepsi de aşırı alakasız.
tabi halk dilinde böyle. ortalama bir türkle anlasmak istiyorsan tabiki sokağın dilini bilmek gerek.
he bir de jest ve mimik mevzusu var. onlar da bizim dilimizde çok yer kaplıyor. bazı kelimelerimiz var ki mimiklerinle desteklemezsen hiçbir anlam ifade etmiyor. valla türkçe cidden zor ya.
not: başlık zor olmamasıymış. terbiyesiz bir de zor değil diyor ya. kaç yıllık türk vatandaşıyım ben bile anlamıyorum.
devamını gör...