1.
öncelikle derbi ne onu tanımlamakla başlamak lazım. kimisi aynı şehrin iki takımı arasında geçen maça denir der, kimisi büyük takımların kendi arasında oynadığı maçlara. bazen durum tamamen farklıdır. mesela old firm gibi. katolik ve zengin celticliler ile protestan ve fakir rangerslılar arasında oynanan gibi.
superclasico diye adlandırılan boca juniors ve river plate arasında oynana derbi de sadece zengin ve yoksulun savaşıdır.
superclasico'dan bahsedip el clásico'yu atlamak da olmaz. barcelona ve real madrid arasında oynana bu mücadele ispanyol milliyetçiler ve katalanların savaşıdır.
ruhr derbisi vardır. schalke 04 ile borussia dortmund arasında oynanan. old firm gibi siyasi, ekonomik veya dini bir sebebi yoktur. galatasaray, fenerbahçe ve beşiktaş arasında oynanan derbilere benzer. sadece renklerin maçıdır.
konu çok örnekler çoğaltılır. ufak bir araştırmayla benim yazdığımdan çok daha iyi anlatımlarını bulursunuz bunların.
gelelim ülkemizden unutulmaz derbi maçlara. çokça vardır. ama yakın dönemden yazayım bir tane. rezalet bir maç olmasından ötürü akıllara yer etmiştir. ve tabi wesley sneijder'in iki mutheşem füzesiyle. 18 ekim 2014 galatasaray fenerbahçe maçı.
rezalet geçen bir maç. öyleki gole kadar akılda kalacak pozisyon sayısı bir iki. bi emenike'nin penaltı beklediği pozisyon var aklımda, bir de sneijder'in sol ayağıyla vurduğu. rezalet geçen bu maçta bruno alves kasabı blerim dzemaili'nin sırtına ayağı ile basmıştır. öyle bir hareketi hakikaten neden yaptığını kendisi de hala bilmiyordur. bu hareket sonrası kırmızı görünce biz de bir umut oldu. ardından da olcay'ın pozisyonu direkte patlayınca dedik herhalde artık kazanırız be. beklenen gol gelmiyor, oynana futbol rezil. hakem zaten 0-0 bitsin de başım ağrımasın diyen cüneyt çakır.
dakikalar ilerliyor. beraberlik ile ayrılacağımızı düşündüğümüz maçta bir usta çıkıyor wesley sneijder diye. 35 metreden bir sağ doksana bir sol doksana.
tabi maç böyle bitmiyor. eyyamus cüneyt ve yardımcıları yapacağını yapıp çizgiyi 3 metre geçip taca çıkmış topu nasıl olduysa görmüyor ve maç 2-1 bitiyor.
rezalet bir maç bizim için iyi şekilde bitmiş oluyor.
(bkz: normal sözlük galatasaraylılar kulübü)
(bkz: normal sözlük fenerbahçeliler kulübü)
superclasico diye adlandırılan boca juniors ve river plate arasında oynana derbi de sadece zengin ve yoksulun savaşıdır.
superclasico'dan bahsedip el clásico'yu atlamak da olmaz. barcelona ve real madrid arasında oynana bu mücadele ispanyol milliyetçiler ve katalanların savaşıdır.
ruhr derbisi vardır. schalke 04 ile borussia dortmund arasında oynanan. old firm gibi siyasi, ekonomik veya dini bir sebebi yoktur. galatasaray, fenerbahçe ve beşiktaş arasında oynanan derbilere benzer. sadece renklerin maçıdır.
konu çok örnekler çoğaltılır. ufak bir araştırmayla benim yazdığımdan çok daha iyi anlatımlarını bulursunuz bunların.
gelelim ülkemizden unutulmaz derbi maçlara. çokça vardır. ama yakın dönemden yazayım bir tane. rezalet bir maç olmasından ötürü akıllara yer etmiştir. ve tabi wesley sneijder'in iki mutheşem füzesiyle. 18 ekim 2014 galatasaray fenerbahçe maçı.
rezalet geçen bir maç. öyleki gole kadar akılda kalacak pozisyon sayısı bir iki. bi emenike'nin penaltı beklediği pozisyon var aklımda, bir de sneijder'in sol ayağıyla vurduğu. rezalet geçen bu maçta bruno alves kasabı blerim dzemaili'nin sırtına ayağı ile basmıştır. öyle bir hareketi hakikaten neden yaptığını kendisi de hala bilmiyordur. bu hareket sonrası kırmızı görünce biz de bir umut oldu. ardından da olcay'ın pozisyonu direkte patlayınca dedik herhalde artık kazanırız be. beklenen gol gelmiyor, oynana futbol rezil. hakem zaten 0-0 bitsin de başım ağrımasın diyen cüneyt çakır.
dakikalar ilerliyor. beraberlik ile ayrılacağımızı düşündüğümüz maçta bir usta çıkıyor wesley sneijder diye. 35 metreden bir sağ doksana bir sol doksana.
tabi maç böyle bitmiyor. eyyamus cüneyt ve yardımcıları yapacağını yapıp çizgiyi 3 metre geçip taca çıkmış topu nasıl olduysa görmüyor ve maç 2-1 bitiyor.
rezalet bir maç bizim için iyi şekilde bitmiş oluyor.
(bkz: normal sözlük galatasaraylılar kulübü)
(bkz: normal sözlük fenerbahçeliler kulübü)
devamını gör...
2.
derbi haftasına özel başlıktır.

benim unutamadığım derbi 11.05.2005 kupa finalinde oynanan ve 5-1 sonuçlanan galatasaray fenerbahçe derbisidir.
11.05.2005 galatasaray fenerbahçe maçı
kupa finalindesiniz. rakip ezeli rakibiniz fenerbahçe. hem 5 atıyorsunuz hem kupa alıyorsunuz. zaten unutulmaz derbilerin başlığını açmaya çalışacağım.
hem normal sözlük galatasaraylılar kulübü hem normal sözlük fenerbahçeliler kulübü siteyi derbi moduna sokacaklardır.

benim unutamadığım derbi 11.05.2005 kupa finalinde oynanan ve 5-1 sonuçlanan galatasaray fenerbahçe derbisidir.
11.05.2005 galatasaray fenerbahçe maçı
kupa finalindesiniz. rakip ezeli rakibiniz fenerbahçe. hem 5 atıyorsunuz hem kupa alıyorsunuz. zaten unutulmaz derbilerin başlığını açmaya çalışacağım.
hem normal sözlük galatasaraylılar kulübü hem normal sözlük fenerbahçeliler kulübü siteyi derbi moduna sokacaklardır.
devamını gör...
3.
4.
7 aralık 2011 çarşamba akşamı saat 19.30 *
son 3-4 maçında istediği sonucu elde edemeyen bir galatasaray'ın evine konuk olarak gelen lider bir fenerbahçe. tribünlerde devasa bir pankart, üstünde; "armanın peşinde adanmış hayatlar" yazıyor. sonra türkiye'nin en büyük derbisinin ilk düdüğü çalınıyor. melo deniyor önce, top üstten aut. elmander sol kanatta alıyor topu ayağına ,o gün belki kariyerinin en iyi maçını oynayacağından habersiz, açıyor ortasını ama baros dokunamıyor. sonra emre deniyor kazım'ın kafa attığı topa son an da dokunuyor volkan. elmander bir deniyor olmuyor, iki deniyor olmuyor, yine deniyor yine olmuyor her defasında daha da devleşiyor oyunu. emre, baros, melo, ujfalusi... herkes vuruyor ama top bir türlü girmiyor. muslera yerinde kuduruyor, taraftar desen aynı. fenerbahçe'nin ise kayda değer pek bir atağı olmuyor.
32. dakikada elmander'in verdiği pasla eboue sağ çaprazda topla buluşuyor yobo'ya enfes bir çalım attıktan sonra volkan ile karşı karşıya kaldığı vuruşunda top ağlarla buluşuyor. durum 1 - 0 tribünler ayakta, o gün oturmalarına da izin vermiyor galatasaray.

aradan 10 dakika geçiyor geçmiyor top, cayır cayır yanan elmander'le sol kanatta bilica'yı devirmesiyle buluşuyor. topu kapıp ceza sağsına giriyor 9 numara içeriyi yokluyor kimseyi göremeyince dar açıdan yaptığı sert vuruşunda top volkan'nın altından ağlarla tekrar buluşuyor. 2-0 oluyor skor sonrasında açıyor kollarını o tribüne herkes de onun peşine koşuyor.

bizim takım soyunma odasına üstünlükle giriyor. ikinci yarıda fenerbahçe oyuncu değişikliği yapıyor nispeten de daha iyi oynuyorlar ama nafile deviremiyorlar galatasaray'ı. değerlendirilemeyen ataklar, sinirli oyuncular, çıkan sarı kartlarla ilerliyor maç.
emre sol kanattan bir orta açıyor ama top baros'a gelmeden yobo kafayla kornere gönderiyor. topun başına selçuk yürüyüyor ve sağ kanattan korneri kullanıyor ceza sahasına ortasında melo'nun vuruşunda top ağlarla bir kez daha kucaklaşıyor. 3-0 nasıl sevindiğini söylememe gerek yok diye düşünüyorum.

90'ıncı dakikalarda fenerbahçe alex'le golü buluyor. maç 3-1 bitiyor o maçtan sonra galatasaray hiç yadırgamayacağı yere, zirveye yerleşiyor. türkiye'nin en büyük derbisi türkiye'nin en büyüğünün kazanması ile son buluyor. çok yaşa galatasaray!
son 3-4 maçında istediği sonucu elde edemeyen bir galatasaray'ın evine konuk olarak gelen lider bir fenerbahçe. tribünlerde devasa bir pankart, üstünde; "armanın peşinde adanmış hayatlar" yazıyor. sonra türkiye'nin en büyük derbisinin ilk düdüğü çalınıyor. melo deniyor önce, top üstten aut. elmander sol kanatta alıyor topu ayağına ,o gün belki kariyerinin en iyi maçını oynayacağından habersiz, açıyor ortasını ama baros dokunamıyor. sonra emre deniyor kazım'ın kafa attığı topa son an da dokunuyor volkan. elmander bir deniyor olmuyor, iki deniyor olmuyor, yine deniyor yine olmuyor her defasında daha da devleşiyor oyunu. emre, baros, melo, ujfalusi... herkes vuruyor ama top bir türlü girmiyor. muslera yerinde kuduruyor, taraftar desen aynı. fenerbahçe'nin ise kayda değer pek bir atağı olmuyor.
32. dakikada elmander'in verdiği pasla eboue sağ çaprazda topla buluşuyor yobo'ya enfes bir çalım attıktan sonra volkan ile karşı karşıya kaldığı vuruşunda top ağlarla buluşuyor. durum 1 - 0 tribünler ayakta, o gün oturmalarına da izin vermiyor galatasaray.

aradan 10 dakika geçiyor geçmiyor top, cayır cayır yanan elmander'le sol kanatta bilica'yı devirmesiyle buluşuyor. topu kapıp ceza sağsına giriyor 9 numara içeriyi yokluyor kimseyi göremeyince dar açıdan yaptığı sert vuruşunda top volkan'nın altından ağlarla tekrar buluşuyor. 2-0 oluyor skor sonrasında açıyor kollarını o tribüne herkes de onun peşine koşuyor.

bizim takım soyunma odasına üstünlükle giriyor. ikinci yarıda fenerbahçe oyuncu değişikliği yapıyor nispeten de daha iyi oynuyorlar ama nafile deviremiyorlar galatasaray'ı. değerlendirilemeyen ataklar, sinirli oyuncular, çıkan sarı kartlarla ilerliyor maç.
emre sol kanattan bir orta açıyor ama top baros'a gelmeden yobo kafayla kornere gönderiyor. topun başına selçuk yürüyüyor ve sağ kanattan korneri kullanıyor ceza sahasına ortasında melo'nun vuruşunda top ağlarla bir kez daha kucaklaşıyor. 3-0 nasıl sevindiğini söylememe gerek yok diye düşünüyorum.

90'ıncı dakikalarda fenerbahçe alex'le golü buluyor. maç 3-1 bitiyor o maçtan sonra galatasaray hiç yadırgamayacağı yere, zirveye yerleşiyor. türkiye'nin en büyük derbisi türkiye'nin en büyüğünün kazanması ile son buluyor. çok yaşa galatasaray!
devamını gör...
5.
devamını gör...
6.
kadiköyde oynanan 2-2 lik fenerbahçe - galatasaray maçı baroşun 90+4 de direkten dönen topu...
devamını gör...
7.
21 kasım 2021 tarihinde bir yenisinin daha ekleneceği başlık..
devamını gör...
8.