1.
evrenin bir noktasındaki bir gezegenden bir başka noktasındaki bambaşka bir gezegene gelen ya da gelmek zorunda bırakılan canlıların yaşadığı uzun ya da kısa süreli olabilecek, derin ya da hafif etkiler bırakması muhtemel duygu durumudur.
uzaylı gerginliği, sınav kaygısı ile belirli bir benzerlik gösterse de aslında kökleri çok daha derinlerde olan ve kurtulunması çok daha zor olan bir kaygı bozukluğudur.
uzaylı gerginliği karşımıza ilk olarak bir dünyalının mahkum olarak götürüldüğü bir gezegende başına gelen olayların anlatıldığı g.o.r.a. isimli eserde çıkar.
filmin sonuna doğru arif ışık kendisi ile birlikte dünyaya gelen ceku’nun dünyaya ayak uydurup uydurmayacağını sorgulaması üzerine “ üzerindeki uzaylı gerginliğini” atmasını söyler ceku balım’a.*
evrende var olan her canlı kendi yaşam alanından ayrılınca bir uyum sorunu yaşar. yaşamasa bile yaşayacağına dair bir gerginlikle dolu olur içi.
bu herkes için doğal bir durumdur. sonuçta yıllardır aya bakıp rakı içen biz insanlar birden fazla uydusu olan bir gezegende rakı içerken yer yön tayin etmekte zorlanabiliriz ve bu da bir gerginlik sebebi olabilir.
aynı şey dünyaya gelen bir uzaylı için de geçerli olacaktır. otostopçunun galaksi rehberinde ve dünyaya düşen adam’da bunları gördük ve yaşadık.
bu gerginliğin üstesinde gelmek için yapılacak şey çok basittir. bulunduğunuz gezegenle ilgili kendinize şöyle bir cümle kurun:
“ dünya sana ayak uydursun, gezegendir en nihayetinde.”
uzaylı gerginliği, sınav kaygısı ile belirli bir benzerlik gösterse de aslında kökleri çok daha derinlerde olan ve kurtulunması çok daha zor olan bir kaygı bozukluğudur.
uzaylı gerginliği karşımıza ilk olarak bir dünyalının mahkum olarak götürüldüğü bir gezegende başına gelen olayların anlatıldığı g.o.r.a. isimli eserde çıkar.
filmin sonuna doğru arif ışık kendisi ile birlikte dünyaya gelen ceku’nun dünyaya ayak uydurup uydurmayacağını sorgulaması üzerine “ üzerindeki uzaylı gerginliğini” atmasını söyler ceku balım’a.*
evrende var olan her canlı kendi yaşam alanından ayrılınca bir uyum sorunu yaşar. yaşamasa bile yaşayacağına dair bir gerginlikle dolu olur içi.
bu herkes için doğal bir durumdur. sonuçta yıllardır aya bakıp rakı içen biz insanlar birden fazla uydusu olan bir gezegende rakı içerken yer yön tayin etmekte zorlanabiliriz ve bu da bir gerginlik sebebi olabilir.
aynı şey dünyaya gelen bir uzaylı için de geçerli olacaktır. otostopçunun galaksi rehberinde ve dünyaya düşen adam’da bunları gördük ve yaşadık.
bu gerginliğin üstesinde gelmek için yapılacak şey çok basittir. bulunduğunuz gezegenle ilgili kendinize şöyle bir cümle kurun:
“ dünya sana ayak uydursun, gezegendir en nihayetinde.”
devamını gör...
2.
halbuki (bkz: uzaylılar hoş geldiniz)
devamını gör...
3.
devamını gör...
4.
varlar ve buraya kadar gelebiliyorlarsa işimiz yaş demektir, bir türün sirk hayvanı olmamız an meselesidir.
devamını gör...