yeteneğini kullanabilme yeteneği

feyyaz yiğit'in şu ana kadar yazdığı üç romandan biri olan olduğu kadar (kitap) eserinde geçen bir tespittir.

her insanın mutlaka bir yeteneği vardır. bir konuda çok iyidir. bir konuda kendini çok yetkin ve çok rahat hisseder. ama bu yeteneğe sahip olmak o yeteneği kullanrak başarılı olmak anlamına gelmiyor çoğu zaman.

bu konuda bir örneklendirme yapmak için elbette ki kendi hayatımdan yola çıkacağım. kendi hayatımdan yola çıktığım zamanlar hem hedefe varmak konusunda daha özgüvenli oluyorum hem de geri dönebileceğime olan inancım yolda kaybolma korkumun önüne geçiyor.

futbol konusunda yetenekli olduğuma inandım her zaman. bu konuda bana inanan insanlar da oldu. önce okul takımlarında sonra da bir iki amatör takımda oynadım. sağ ayağımı da sol ayağımı da aynı şekilde kullanabiliyorum. hava toplarında zayıf olsam da hem hızlı koştuğum hem de adam eksiltme yeteneğim olduğu için kanatlarda etkili olabiliyorum.

ama bu yeteneğimi kullanabilme yeteneğim olmadığı için asla bir futbolcu olamadım. hatta lisanslı bir futbolcu olduğum zamanlarda bile bu yeteneği kullanabildiğimi söyleyemem.

yeteneğin varlığı o yeteneğin bizi bir hedefe götüreceğinin garantisi olamıyor maalesef. bu yeteneği kullanabilme yeteneğine de sahip olmak gerekir.

turgut uyar'ın dediği gibi bir durum:

"kadınlarla yattığım yetse ya
bir de kadınlarla yattığıma inanmam gerekiyor."

bir çift dikiş.

eğitim-öğretim dahil tüm sosyal ve toplumsal olanakların kişinin bünyesine sokuşturulup yeteneğe dönüştürülmüş hali. enjektedir. enfeksiyon riski barındırmaz ama hayatta kalmanıza yardımcı olacağına dair bir garanti verilememektedir.

birisi size haksızlığa uğradığını ve yeteneklerine rağmen hayatta hiçbir yere gelemediğini söylerse, gönül rahatlığı ile : senden sorumlu kişiler sana yeteneğini kullanabilme yeteneğini bağışlamamış diyip konuyu kapatabilirsiniz.. *