anadolu'da bepuk kuşu olarak, bazı yörelerde ise yusufçuk kuşu olarak bilinen kumru kuşunun hikayesini anlatacağım sizlere.

çok eskiden biri kız biri oğlan iki kardeş yaşarlar imiş. kızımız, kardeşi yusuf'tan büyükmüş. bu iki kardeşin anneleri birden ölüvermiş.
babaları ise bir başka kadınla evlenmiş. ancak üvey anneleri çok kötüymüş. çocuklar ondan çok korkuyorlarmış.
abla kardeş vakitlerini koyun otlarak geçirirlermiş. bir gün oyuna dalmış bizim kardeşler. oyuna dalınca unutmuşlar koyunları.
akşam olmuş. koyunları hala bulamamışlar. üvey annelerinden çok fazla korkan çocuklar eve koyunları bulamadan gitmektense bir gece daha dışarıda koyunları aramaya karar vermişler. tam ararlar iken birbirlerini de kaybetmişler.
yusuf’u arayan ablası koşmuş, hep bağırmış “yusuf! koyunları buldun mu?” sesi yankılanmış ancak yankısına hiçbir ses cevap vermemiş.
yusuf ise en sonunda koyunları bulmuş. koyunların arasına girer havanın soğuğundan korunmak için.
ablası ise durmadan, sürekli “yusuf! yusufçuk! koyunları buldun mu?” diye seslenmiş.
abla kardeşini sabaha kadar aramış ve en sonunda bulmuştur. bulur bulmasına da kardeşi taş kesilmiştir soğuktan.
abla en sevdiği insanı, her şeyini, kardeşini kaybetmiştir. bir kuş olup uçmayı, uzaklaşmayı istemiştir abla.
sanki sesi tanrı tarafından duyulmuştur. çünkü abla artık bir kuşa dönüşmüştür.
kuş olmuş ama yusuf’u ve koyunları unutamamıştır her zaman "yusufçuk" diye bağırmaya devam etmektedir.
hatta bu bağırmalarında kardeşi yusuf için ağladığı söylenir.
devamını gör...
çocukken anneannemin anlattıkları yüzünden korkmama sebep olan hikaye.

yalnız bizimkinin hikayesi bir yerden sonra değişiyor. üvey anne kaybettikleri kuzuyu bulmaları için çocukları ormana geri yolluyor ve bulmadan gelmeyin diyor. uzun bir arama sonucu kuzuyu bulamayan abla “ben bir kuş olsam, sen de yolda bir taş, ben uçarak baksam, sen de yoldan geçerse haber etsen.” diyor. sonra abla bir kuş, erkek kardeş de taş oluyor. kuş olan abla “yusuf kuzu kuzu” şeklinde öttüğü ve kardeşine seslendiğini rivayet ediliyor. bir de gören olursa bu kuşu bir şey olur diyordu anneannem ama o kısmı hatırlamıyorum.*

onu bunu bilmem de, bende tam bir çocukluk travması. resmen “yusuf kuzu kuzu” şeklinde ötüyordu bu kuş ve görmemek için başımı yerden kaldırmadan yürüyordum korkudan.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"yusufçuk kuşu hikayesi" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim