z kuşağına gereksiz yüklenilmesi

yukarıda ki tanıma birebir katıldığım başlık.

hangisine gerekli yüklenildi ki

dünyada değişimler yapılması gerektiğinde, her zaman bunun için adım atan taraf gereksiz yere linç yer.

yüzyıllar boyunca insanlık kendinen önceki nesli bilgisizlikle; kendinden sonraki nesli ise saygısızlıkla suçladı. burada onlarca z kuşağı başlığı açıldı ancak ülkemizdeki tartışma kültürü ile bunlardan sonuç alamadık, alamayacağız çünkü herkesin ezber söylemleri dışında bir şey yok elimizde. x ve y kuşağı z kuşağını aşağıladıkça ve z kuşağı dünyadaki değişimi kendi yarattığını zannedecek kadar hayal dünyasında oldukça ancak onlarca tanım girilen boş başlıklara yenisini ekleriz. her iki kuşakta da boş insan çok fazla maalesef tek çözüm kulak asmamak.

z kuşağı hangi x kuşağının yanında büyüyorsa yaklaşık olarak ona benziyor. genelleme yapmak istemem, elbet istisnalar vardır. donanımlı, vicdanlı, adil ve dürüst ebeveynler, bilgiye ve öğrenmeye saygı duyup öğrenmeyi öğreten öğretmenler, hoşgörülü ve anlayışlı büyükanne/babalar z kuşağını zenginleştiriyor. aksi durumdakilerse hayattan kopuk ve bilmediğini bilmeyecek kadar küstah oluyorlar.
insan sadece belli bir yılda doğdu diye aydın ya da cahil olmuyor. ortaçağ karanlıkları aydınlanır mıydı yoksa?

bütün beklentim a kuşağından. x kuşağı da z kuşağı da tırt.

her şeyin sadece z kuşağına özgü olduğu sanısına dayalı başlık.
z kuşağına gereksiz yüklenilmesi diye bir şey yoktur ancak kuşak çatışması diye bir şey vardır. her kuşak kendinden önceki kuşakları ve kendinden sonraki kuşakları farklılıkları yönünde eleştirmektedir. ne eski her şey kötü nede yeni her şey iyidir.
kuşaklar çatışmasının negatif etkilerini azaltmanın ve kuşaklar arası farlılıkları avantaja çevirmenin yolu ise her kuşağın farklılıklara saygı duyması, eleştirmeden önce anlamaya çalışması ve dünyada değişimin değişmeyen tek gerçek olduğunu kabul etmesidir.

bu yaş grubuna karşı objektif bir bakış açısı ve beklentisi olan gerçekten az insan var. kimi bilgisayar ve telefon kullanımı nedeniyle anormal eleştiriler yapıyor kimi de geleceğin kurtarıcısı olarak görüyor. oysaki henüz bu insanlar en fazla 20'li yaşlarının başındalar.
ben bu yaş grubunun gereğinden daha çok ağır şartlarda yaşadığını düşünüyorum.
keşke hiçbir şey umurumuzda olmadan gençlik yıllarımızı rahat geçirebilsek.

kendi ergenliklerini unutanlar tarafından yapılanlardır. biz de ergenken saçma sapan şeyler yapıyorduk, ancak neyse ki sosyal medya bu kadar yaygın değildi. * zamanlar değişiyor, kabullenmek gerek. ve z kuşağı ne yazık ki çok kötü ülkeleri devralacaklar. ben lisedeyken dolar 2 lira bile değildi, rahat rahat teknolojik alet alabiliyorduk harçlıklarımızı biriktirip. hayat daha ucuzdu, ailemizden aldığımız harçlıkla dışarıda rahatça gezip yemek yiyorduk. şimdi maaşımız olduğu halde bunları yapamıyoruz, e ne yapsın bu çocuklar?

adı üstünde gereksizdir. gençlere destek olmak yerine heveslerini kırıyorsunuz. alfa kuşağı daha iyi z kuşağından bir halt olmaz diye sızlanıp duruyorsunuz. bir kere de destek olsanız ölür müsünüz yani? bu gençler zaten berbat bir eğitim sistemiyle, pandemiyle, gelecek kaygısıyla mücadele ederken kalkıp iyice aşağılamak ne işimize yarayacak? biraz sakin olun. çocukları teşvik edin. bu kadar nefret dolu olmanıza gerek yok. her kuşakta olduğu gibi bu kuşakta da boş beleş insanlar var evet ama z kuşağına mensup tüm gençleri bu şekilde yaftalamak doğru mu cidden?

“bu günlerde gençler kontrolden çıkmış durumda. kaba bir şekilde yemek yiyorlar. yetişkinlere karşı saygısızlar. ebeveynlerine karşı çıkıyorlar ve öğretmenleri sinirlendiriyorlar.(aristo mö 350)
“günümüzün gençleri öyle umursamaz ki ileride ülke yönetimini ele alacaklarını düşündükçe umutsuzluğa kapılıyorum. bizlere, büyüklere karşı saygılı olmayı, ağırbaşlı davranmayı öğretmişlerdi. şimdiki gençler kurallara boş veriyorlar. çok duyarsızlar ve beklemesini bilmiyorlar.(heseiod mö 800)”
bunun gibi pek çok söylenmiş söz var. sümer tabletlerinde bile “bu gençlik nereye gidiyor” yazısına rastlanmış. tam da bu nedenle orta yaşta biri olarak gençleri sorgulamıyorum şahsen...

çok daha iyi olmak istiyoruz sadece becerikli ,düşünen, sorgulayan ve bir amaç doğrultusunda ilerlemek isteyen bir nesiliz fakat bu ülke bize ne amaç ne de umut bıraktı .

yazık zaten bir de etiketlendiler z kuşağı diye . yok öyle birsey gençler siz gayet normal ve sıradan kusaksiniz

kuşak denilen şey saçmalık. ideolojiler bittiğinden beri insanlara bütünlükçü kimlikler veremiyorlar.
ya yok metalci, yok rapçi gibi alt kimlikler ya da fenerbahçe, beşiktaş gibi ucuz, sahte kimlikler üretiliyor, o da gündelik hayatta tatmin etmiyor.

şimdi burç saçmalığı gibi harfli kuşakları moda ettiler "şu tarihten sonra doğdun, o zaman şöyle böyle bir kişiliğin var" diye, aynı kafayla seviniyor, dövünüyor millet.

her zamanın teknolojiyle, politik atmosferle bezeli yaşam şartları, kültürel kriterleri vardır. evet, buna gençler daha iyi uyum sağlar ama çağın gerisinde genç de var, ilerisinde dede de. kaldi ki bizim gencimizle dünyayı liseden sonra gezen israil bebesinin ne alakası kaldı allah aşkına?

olay içinde bulunduğun yıl ve dünya ile ilişkin yani, doğum tarihin değil.

z kuşağı internet çağına doğmuş ve onu kullanmayı şu anda en iyi bilen nesildir. özellikle de türkiye'de kötüleşen ekonomik şartlar ve son yıllarda da pandemi z kuşağının elinde ilgilenebileceği bir tek internet ve akıllı telefonları bırakmıştır. şu anda bu neslin sürekli tiktok çekip youtube kanalı açmasını neden yadırgıyorsunuz hiç anlamıyorum. yani para mı var bir yurt dışı yapsınlar ya da arkadaşlarla rahatça gezsinler tozsunlar. anca internete giriliyor. üstelik hepsi değil fakat çok zekice içerik üreten insanlar da var bunların içinde. 10-15 sene önce bu yaşlarında arsız bela dinleyenler "z kuşağı salak ya." diye ortada dolanacağına bu kuşaktaki gençlerin çoğunun ne kadar bilinçli olduğunu neden göremiyor acaba? kendileri bu yaşlarda bu bilince sahipler miymiş? bilinç noktasında herkes için konuşmuyorum istisnalar elbette olacak. fakat abartılan bir konu bu z kuşağını aşağılamak.