bokholdoi yazar profili

bokholdoi kapak fotoğrafı
bokholdoi profil fotoğrafı
rozet
karma: 1114 tanım: 136 başlık: 3 takipçi: 24

son tanımları


ilyas salman

çirkin olmanın her zaman dezavantaj olduğunun ispatı birisidir. oyunculuğu hakkında laf eden arkadaşlara da, sinematografisi ile ilgilenenlere de bir film önerim olacak. belli ki iki tarafta da izleyen çıkmamış.

(bkz: simindis kundzuli)

yani mısır adası. 2014 yılından bir film. gürcistan yapımı, yönetmen george ovashvili. trailerını şuraya bırakayım. dilerseniz filmi izleyin.

izledikten sonra oyunculuğunu konuşursunuz.
devamını gör...

ulan eğer islam yoksa türklük boş bir şeydir

(bkz: mal beyanı)
devamını gör...

geceye enstrümantal bir parça bırak

devamını gör...

libido yükselten şeyler

dekolte.
devamını gör...

ankara'nın en güzel yanı

tunalı hilmi, hele süleyman bağcıoğlu dinliyorsam. sırf bu yüzden ankara'daki ex ile tekrar deneyebilirim. o derece.
devamını gör...

donum yok giymeye konuşurum güzel türkçeyle

g*tü açıkta olanın, kendini "herkesin g*tü açıkta zaten diyerek teselli etmesi" durumunu izah eden sözdür. yanılsamadır yani.
devamını gör...

yazarların hayatını özetleyen şarkı

devamını gör...

libido düşüren şeyler

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

sözlük yazarlarının bildiği en edepsiz şarkı

rammstein - pu**y
orjinal video klibi, sadece p*rn* sitelerde yayınlanabilmişti. ben şarkıyı bırakayım, dileyen klibi arayıp bulur elbet.

devamını gör...

tek başına tatile çıkmak

çok defa yaptığımdır. hatta plansız programsız, motorla sabahın körü kadıköy'den yola çıkıp, tabelalarda kafama esen rotaları gezerek kendimi ayvalık, kuşadası, bodrum, fethiye, çıralı, denizli, eğirdir, konya, amasya, sinop, abant, iznik rotasını çizen bir tatil sürecine girmişliğim vardır.

keyiflidir, kendinizle barışıksanız, herşeyi geride bırakıp biraz dinginleşmek istiyorsanız, okumak istediğiniz kitaplar, izlemek istediğiniz filmler varsa, kendinizi ummadığınız yerlerde bulup, her yerde turist olmanın avantajı ile keyfinize bakabilirsiniz.
devamını gör...

sevilen türkünün en vurucu sözleri

elalemin vatanı var, yurdu var.
benim yurtsuz kalışıma ne deyim aman aman,
gurbet elde kalışıma ne deyim aman aman...
devamını gör...

zor günlerden geçenlerin en iyi bildiği şey

askerdeyiz, bir göreve çıktık, bize göre manasız, ama emir verilmiş bir kere, yerine getireceksin.
yanımda kıbrıs harekatına katılmış, yaşça büyüğüm bir astsubay, hava sıfırın altı dereceler, gecenin körü, herkes donuyor. bir yerde mola verdik, laflıyoruz. epey küfür ettiğimde, "unutma bir zaman gelir, bugün de komik bir anı olarak hatırlanır" demişti.

yıllar geçti, izmir'e iş için gitmişim, astsubayımla karşılaştık kordon tarafında. sarıldık, sohbete daldık, kendimizi sahile bakan bir restoranda bulduk. o yemekte, o gün dediğini söyledim, güldük, "haksız değilmişim yani" dedi.

her zor dönemde astsubayımın bu sözleri aklıma gelir. cenazesine gidemedim, ama baba yarısıydı benim için. ruhu şad olsun.
devamını gör...

nothing phone 3

iş yaptığım bir müşterimiz kullanıyordu, izin alıp biraz inceledim. güzel telefon ama flagship telefon olarak çıkarıldığı iddia edilen bir telefonun aynı rakamlardaki rakiplerinden daha düşük konfigürasyon kullanması eksi puan. tasarıma pek laf etmeyebilirdim, ama arkada bir küçük ekran var, ve bu ekranın süs olmaktan öteye gitmesi teknik olarak çok zor. daha önceki nothing phonelardaki glyph kullanımı herkese göre değildi elbette, ama kullanan için işlevsel bir özellikti, bu mini ekran ise o işlevselliği sürdürememiş. bu fiyat bandına çıkıyorsanız zaten seçenekleriniz haliyle artıyor. o yüzden alıcısı olmam, çok da alıcı bulacağını sanmam.
devamını gör...

aydın büyükşehir belediyesi’nin akp’ye katılması

topuklu efelikten topuklayan efeliğe terfi etmek üzerinden siyaseti anlayalım artık. millet "bizim kızımız" diye sandığa koştu, sandıkta tokatladığı adama karşı siper oldu. niye? hizmet gelecek, şehir güzelleşecek falan filan... yersen! siz o kolpa vaatlere kanarken, herkes kendi geleceğinin hesabındadır.

siyasette kural basit kardeşim, önce can, yani koltuk; sonra canan, yani o koltuğun dokunulmazlık zırhı. onların gözünde seçmen dediğin üç güne unutur, ama o adliyedeki kalın dosyalar var ya, onlar unutmaz. en zayıf anını beklerler.

peki, köşeye sıkışan uyanık siyasetçi ne yapar? "ilkelerim, onurum" diye hapsi boylayıp enayi durumuna mı düşer? eski rus edebiyatında, veya film-noir sinemasında kaldı onlar. anında dümeni gücün estiği yöne kırar. dün sövdüğüne bugün "reisim" çeker, dün lanetlediği rozeti de yakasına takar, yürür gider. çünkü bu işlerde sağ-sol yok, sadece "rant" var, anladın mı?

onlar için bu bir ihanet değil, bu bir ticari zeka. "kayyum atayıp beni indireceklerine, ben kendim kayyum olurum" aydınlanmasıdır bu. düşman karargahına sızmak değil, direkt general olarak atanmak daha karlı elbette. o yüzden bu büyük vizyona, bu eşsiz kıvraklığa şapka çıkarmalısınız. çünkü siyasi arenada sizin düşündüğünüz hamleler değil, en iyi kıvraklığı yapanlar kazanır. omurga dediğin ne ki, sadece eğilip bükülmeye engel olan lüzumsuz bir ağırlık.
devamını gör...

winamp

yamulmuyorsam en son düzgün versiyonu 2.8 idi. hala arşivde bir yerlerde durur. gerçi yıllardır foobar ile mutlu mesut bir ilişkimiz var.
devamını gör...

özlem çerçioğlu

kimse korkak veya dönek değil, bunlar siyasetçi.
şunu lütfen anlayın artık.
siyasete bulaşan kimsenin derdi, oy veren seçmenin derdi değil, tamamen kendi rant durumudur. elbette istisnalar vardır, ama o istisnaları da kendi aralarında yükseltmezler.
sırf bir logonun altında resmi var diye oy veren kitleler sayesinde bu noktadayız. akp'li, mhp'li, chp'li filan fark etmiyor.
devamını gör...

güne bir şarkı bırak

sabah gün ağarırken takıldı dilime. eve dönüşte arabada sesi açtım biraz. lara tarafında bu şarkıyla uyanan olduysa affola.

devamını gör...

haksızlığa gelememek

sorun haksızlığa gelememe konusu değil, haksızlık durumunda sizin tepkinizin ne olduğudur.

kimi vardır, bırakın başkasına, kendisine bile haksızlık yapıldığında, mikro çıkarlarını dert edip, olayı örtbas etmeye çalışır. bir apartman yönetimi toplantısına katılın genel hal böyledir. eğer bu klasmanda kalıyorsanız, kimse pek başınız ağrımaz, ama kimse de sizi önemsemez.

kimi de, haksızlığa diklenir, peşine düşer, karşılığını verir. diklenme kısmında epey baskı görürsünüz, pes ederseniz bir daha karizmanızı toparlayamazsınız. peşine düşme aşamasına geçtiğinizde arkanızdan konuşulur, çevrenizdeki kişiler azalır, başa çıkamazsanız network kaybı yaşarsınız. ama karşılığını verme aşamasına geçip bir de gerektiği şekilde ezerseniz, hz musa'nın asasına dönersiniz, geçtiğiniz yerde insanlar kenara çekilir, kimi korkudan kimi saygıdan. bu sebeple herkes haksızlığa gelememe durumundan muzdarip olur, çok azı haksızlığın karşılığını verir, rahat eder.

o sebeple, (bkz: oderint dum metuant).
devamını gör...

şikayetini doktora tuhaf şekilde anlatmak

gastroenteroloji bölümüne ilk ziyaretimde yaşadığım durum. karşımda profesör olmuş bir adama, osuruktan, s*çmaktan, geğirmekten, kabızlıktan bahsederken bu kelimeleri farklı şekillerde anlatmayı denerken epey debelenmiştim.

kolonoskopi sonunda enseye tokat, g*te parmak moduna girdik şükür, şu an randevular exploitation movie senaryosu kıvamında sohbetlere konu oluyor.
devamını gör...

yazarların uyuyamama sebepleri

iş. sabahın 5'inde şantiyede olup, 8'de eve dönünce uyku filan hak getire.
devamını gör...
devamı...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim