eleousa yazar profili

din, sıradan insanları sessiz tutmak için mükemmel bir alet... demiş birileri...

başlığı görünce gözlerimden kalp çıktı resmen. o derece... çok seviyorum

ben. ülkenin en soğuk şehirlerinden birinde yaşadığım halde. ferahlık hafiflik iyidir her zaman.

ne beklenir ki zaten... zarardan başka

ne acı. insan kendine ne kadar yenik...

yemeği enfes olan meyve.

dünyanın en soğuk şehri -38leri görmüşlüğümüz var

"tam aklımdan geçiyordun". yoo sadece konuşmak istemediğim için erteliyorum.

başak burcudur.

gürcü şair "şota rustaveli"nin destansı yapıtı olan "kaplan postlu şövalye"nin kahramanlarından biri.

" ben gidince rahat edersiniz" diyerek tehdit ediyorum.

kitap ayracı.

boş sayfaların olması. bölümler arasında bomboş sayfalar. bakıyorsun bakıyorsun hiçbir şey yazmıyor. kalbimiz kadar temiz sayfalar.

frans hals'ın yaptığı kadın yöneticiler ve erkek yöneticiler olmak üzere iki büyük tablonun adıdır. 17. yüzyılda hollanda'nın haarlem kentindeki yoksul yaşlılar bakımevi'nin yöneticilerini iki ayrı tabloda göstermiştir. bunlar ısmarlanmış seyirlik portrelerdir. o zamanlar sekseninin üstünde bir adam olan hals, yoksuldur. yaşamının büyük bir kısmını borç içinde geçirmiştir. bu tabloları yapmaya başladığı 1664 yılının kışında kendisine vakıftan yakacak verilmiştir. (yoksa soğuktan ölecek) işte hals'a bu tablolarında modellik edenler bu vakfın yöneticileridir.
aynı düzlem ve sıralama ile kadın yöneticiler 5 kişi erkekler ise 6 kişidir. aynı ritmik düzen içinde köşegenel sıralamayla tamamlanır. kıyafetler dönemin yönetici kıyafetlerini yansıtır. koyu kıyafetler ile canlı ten renkleri mükemmel bir karşıtlık yaratarak güç simgesinin doruğuna ulaşmıştır.

kanım donuyor, tırnak uçlarıma kadar öfkeyle doluyorum, tüm hücrelerimle iğreniyorum.

işkenceyle yaşasın bunlar. her gün her saat ayrı işkence uygulansın. hatta kesilsin, kestikleri organı kendi elleriyle kızartıp yedirsinler afiyetle. her gün azar azar ölsün.

özür dileriz ya okuduğumuz için.
ayaklarımızın üzerinde durduğumuz için.
kendimizi geliştirdiğimiz için.
geniş olan ufkumuz için.
kimseye maddi manevi muhtaç olmadığımız için.
kültür birikimine sahip olduğumuz için.
bu ve benzeri düşünceye sahip olanlara papuç bırakmadığımız için.
gücümüzün farkında olduğumuz için.
cahil bir o kadar da iğrenç erilliğinize boyun eğmediğimiz için.
özür dileriz bizden, kadının varlığından, gücünden korktuğunuz için.

okudum. 30 yaşımda hala okuyorum. 40 yaşımda da okuyacağım 60 yaşımda da. ömrüm yettiğince.
okuyacağız.
gücünün farkında olan kız çocuklarının yüreğine dokunabilmek için, kadının da kendi gibi bir birey olduğunu insan olduğunu farkında olan erkek çocuklarının yetişmesi için...

öptüm bu başlığın yanaklarından.

başlığı görünce hatıra kutumu açıp baktım sakladığım en garip nesne ne diye.
bence sakladığım her şey çok garip.

gerçeküstücü ressam rene magritte'in 1927 ile 1930 yılları arasında yaptığı resim dizisine verdiği isimdir. resim dizisinin ilki olarak düşünülen aynı adlı tablosunda, pencere çerçevesi içine yapılmış izlenimi veren, dört eşit parçaya bölünmüş bir düzenleme görülür. her biri birer küçük karatahta gibi görünen bölümlere magritte, son derece gerçekçi bir yaklaşımla birer nesne betimlemiş altına da olağan bir el yazısıyla isimlerini yazmıştır. fakat bu isimler doğru yazılmamakla birlikte nesnelerin gerçek adlarını da ifade etmemektedir.

biraz zor, fazla huzurlu