intihararamakkala yazar profili

intihararamakkala kapak fotoğrafı
intihararamakkala profil fotoğrafı
rozet
karma: 2945 tanım: 184 başlık: 1 takipçi: 85

son tanımları


sürekli anadolu güzellemesi yapılması

anadolu'nun birçok yerini gezmiş biri olarak anadolu insanı devlet, aşiret, tarikat üçgenine kendi isteğiyle sıkışmış ileriyi hatta bir sonraki günü göremeyen planlamadan yoksun bir güruhtur. anadolu'da anadolu insanının yararına olacak bir iş yapmak yine anadolu insanına rağmen yapılması gereken bir iştir. iş kelimesi aklınıza gelebilecek her türlü icraatı ifade edebilir.
tabi bu durumu anadolu insanıyla da sınırlamamak gerekir. doğu milletleri esasen böyledir. kendi faydalarına olan bir işte bile sürülmek isterler. dolayısıyla anadolu güzellemesi anlamsızdır. ancak tabiki tabiki doğası iklimi vs. için güzelleme yapılabilir. hayatta böyledir zaten. haketmeyen her zaman olmaması gereken yerde olur.
devamını gör...

türkiye'yi nasıl durduracağız diye dövünüyorlar

aslında zengin bir ülkeyiz. ye ye bitiremediler 50li yıllardan beridir. hatta daha öncesinden osmanlıdan beri. türkiye coğrafyası gereği bir şey olmak zorunda iyi ya da kötü mutlaka bir yere gelmek zorunda stabil kalamaz. avrupanın batının biz haricinde kim varsa evet bir korkuları var ancak o korku anadolu halklarının sorgusuz peşinden koşacakları gazi gibi fatih bir lider çıkarabilme ihtimalinden kaynaklanıyor bence. olur ya bu millet yine bu ikisi gibi dahi bir lider çıkarabilirse kendi içinden ve peşinden gitme cesaretini gösterebilirse işte o zaman dövünmek bir yana tüm korkuları tüm kıskançlıkları tekrardan kabaracaktır. ancak biz milletçe bu iradeyi gösterebilecek miyiz? işte orası muamma.
devamını gör...

türk mü türkiyeli mi sorunsalı

türkiye kelimesi türklerin tarihin herhangi bir döneminde yoğun olarak yaşadığı yahut yönettiği topraklara avrupalının verdiği isimdir. bir dönemler balkanlar mısır maveraünnehir bu isimlerle anıldı. e tabi şimdi de anadolu bu isimle anılıyor. ancak 2000li yıllarla birlikte türkiye bir takım sosyal siyasal elitler bu kelimeyi saçma sapan yerlerde insanların zihnine sokmaya başladı. hep derim dünyanın en güzel düşüncesi kelimesi vs. birileri durduk yere bunu dillendirmeye başlamışsa orada bir bo*luk vardır. keza bu türkiyeli ifadesi de aynı halttır. tabi ki türkiye yalnız türklerden oluşmuyor. ama türkler bu devletin büyük bir parçası ve kurucu aklı. yalnız bu türkiyeli ifadesi ile toplum tek tipleştirilmeye de çalışılıyor. burada türkler yahut türk olduğunu hissedenler muzzam bir karşı çıkışta haklı olarak. ancak diğer ırklara mensup olanların ise durum hoşlarına bile gidiyor. enteresan. türk kürt laz çerkez vs. hepsi için bu bir tehlikedir. çünkü ne zaman ki elitler insanların farklılıklarını kırarak bu tip tek tipleştirme hareketlerine girişirse biliniz ki bu türkiye'nin yahut gelişmek isteyen herhangi bir memleketin hayrına olmyacaktır. zira ilerleme büyüme 'muasır medeniyetler seviyesine' çıkma işte bu farklılıkların son derece yoğun olduğu farklı insanların net bir şekilde kaynaştığı ve doğru yönetilip yönlendirildiği diyarlarda oluşmuştur. ne zamanki bizim gibi memleketler bu farkılıkları doğru yönetip yönlendiremez işte o zaman böyle aptalca ifadeler türetilmiştir.
bakınız 100 küsur yıl evvel yırtık dondan fırlamış hepimiz osmanlıyız ifadeleri. bunun akıbetini hepimiz biliyoruz. tarihin çöplüğünde. tıpkı bunun gibi bu türkiyeli ifadesi de tarihin bu çöplüğüne atılıp yok olacak. tarih kitaplarında belki bir cümlelik bir yer tutacak.
devamını gör...

yazarların içinden geçenler

ne rezil bir ülkede ne rezil bir döneme denk geldik. hiçbir şey olması gerektiği gibi değil. herkes farklı bir kafada. cemaatler sapıklık yuvasına dönmüş. ilahiyatlar desen influencer dolu. diğer bölümler de öyle. futbolcular top oynamayı bilmiyor. senaristler senelerdir aynı senaryoları evirip çevirip gözümüze dizi diye sokuyor. şarkıcılar müzisyenler ne ilgi çekiyorsa ona göre sanat(!) icra ediyor. akademisyenlerin makaleleri kitapları intihalden geçilmiyor. bir yerde bir köpek insan öldürüyor insanlar sus pus aynı köpeğe biri bir tekme atıyor olay anında, insanlar sokağa dökülüp eylem yapıyor. hukuk yozlaşmış siyasetçisi, mafya babası, derin devletçisi kafasına göre daha doğrusu çıkarına göre yönlendiriyor savcıya hakime emir veriyor hiç olmadı sosyal medya yargı ağı üzerinde baskı kurabiliyor. a partisi pisliğe batmış peki durur mu b partisi o da pisliğe batmış. diğer minik siyasi partiler de batmış.
öğrencisi öğrenci değil, öğretmeni öğretmen değil, doktoru doktor değil, avukatı avukat değil, sanatçısı sanatçı değil, siyasetçisi siyasetçi değil. velisi veli değil. delisi deli değil.
kocamaaaan bir sirk herkes bir şey ama hiçbir şey değil.
devamını gör...

14 aralık 2022 imamoğlu davası

yeni mağdur siyasetçi yükleniyor...
siyasi yasak alır ve bir şeyden ötürü hapse düşerse... hayırlı olsun ...
hahahahha 20 yıl önceyi yaşıyoruz imamoğlu hapse girer ve orada yatarsa yaşasın 20 yıllık imamoğlu cumhurbaşkanlığı. olan kemal kılıçdaroğluna oldu.
devamını gör...

hiçbir yere ait olamamak

insan bazen yaşar bunu ya. ama bazı insanlar her daim böyledir. onlar sadece vakit geçirir daha doğrusu vakit doldurur. ortalama 70-75 yılı türkiye şartlarında 55-60 yılı bir şekilde bitirmeye bakarlar. ne bir istekleri vardır hayattan ne bir hedefleri ne bir tutkuları vs. zaten kendilerini bunlardan dolayı bir yere de ait hissetmezler. öylece nefes alırlar. günü geçirmeye bakarlar ayakta duracak kadar yemek yer ve yine ayakta duracak kadar beyinlerini çalıştırırlar. fazlasına gerek yoktur çünkü.
devamını gör...

tükenmişlik sendromu

bu nasıl bir şey agalar bilmiyorum ama fena bir şey insanı dağıtan hiçbir şeyden zevk almayan sabah kalkmak istemeyen akşam yatmak istemeyen bu hayatta yaptıklarını zevk aldığı için değil sadece yapılması gerektiği için yapan öylece yaşayan bir hale getiren bir durum maalesef. insanın böyle nefes alınca bile ciğerlerine bıöaklar sokan bir durum maalesef. şuan zaten iq ortalaması gayet düşük bir topluluğun içerisinde bunları yazmaktayım. bundan dolayı daha da dibe düşmüş bir vaziyetteyim.
devamını gör...

zeki olmanın dezavantajları

eğer zekiyseniz ve birçok şeyin de farkındaysanız fakat bir şeyleri değiştirecek gücünüz yoksa geçmiş olsun sigara sigarayı kovalar. düşünceden düşünceye yuvarlanırsınız. bolca üzülürsünüz. erken yaşta da ölürsünüz. muazzam.
devamını gör...

cumhuriyet bizim bütün düşünme setlerimizi yok etmiştir

aslında cumhuriyet değil de batılılaşma yok etmiş demek bu düşünceyi ileri sürenlerin anlatmak istediğini daha iyi ifade eder. hatta batılılaşmayı sadece laiklik üzerinden değerlendirmek tartışılacak cepheyi daraltmak açısından daha isabetli olur. bernard lewis adında bir doğu bilimci var. inanç ve iktidar kitabında kelimesi kelimesine aktaramasamda şöyle bir takım ifadelerde bulunuyor. '' işte hristiyanlığın doğuşundan bir devletin dolayısıyla kurumlarının dini haline gelmesi arasında isanın ölümünden sonra yaklaşık 300 yıllık bir zaman dilimi var. buradan hareketle hristiyanlığın esasları devlet üzerinde tam bir egemenlik kuramamış ama buna rağmen laikliğin avrupada kendine yer edinmesi çok sancılı bir süreçte sonuçlanmıştır. diğer taraftan islam peygamberi hz. muhammed bir çobanlıktan peygamberliğe yükselmiş devlet kurmuş devlet lideri bir peygamber olarak ölmüştür. e dolayısıyla dinin tüm esaslarını devlet yönetimin uygulamış öyle veya böyle inancın yerleşmesini sağlamıştır. bu islamiyetin senelerce hüküm sürdüğü topraklarda laikliğin yerleşmesi zannedildiği kadar kolay olmayacağı sonucunu doğuruyor" diyor

burada bence birbirine zıt iki durum çatışması içinde halkımız eriyor. birey ve toplum. bireyselleşme batıda doğmuş ve bir çığ gibi büyüyerek kendisine devasa bir alan inşa etmiştir. diğer tarafta toplumsallaşma düşüncesi bireyselleşmeyi yok saymaktadır. buradan hareketle tabi kıt bilgimle islamiyete kabaca bir bakış attığımızda birey ifadesi sadece günah kısmında kendine sınırlı bir yer edinmekte haricen dinin her noktasında toplumun ortak yararı üzerinde durulumakta. ve doğu halkaları dini pek yaşamasalarda din onlar için gelenekselleşmişse bile toplumca hareket etmekte.

yani çatışan şey aslında avrupalıların kendilerini dinin gölgesinden sıyırmaları giderek bireyselleşmeleri ve bir ölçüde liberalleşmeleri buna karşın avrupaya entegre olma derdinde gayretinde olan doğu halklarının islamiyetin gölgesinde toplumun ortak yararı ve belkide sosyal devlet anlayışıaltında yaşayışları . buradan gelinen nokta bizim ülkemizde kim kendince her şeye rağmen bireyselleşmeyi başarmış ve kendini toplumdan soyutlamış ve burada üreteceği düşünceyle varolmaya çabasına rağmen toplumca değer görmemesi yok sayılması. tabi dinin hükümleri altında düşünce üretilemiyor demek istemiyorum pekala üretilebilir. ancak orada üretilecek düşünce ile entegre olmak istediğimiz batıya yaklaşamayız bile.

burada doğu halkaları ya batının düşünce dünyasını tamamen yok sayacak yeni bir ve kendi değerleri dinleri vs. doğrultusunda yeni bir düşünce dünyası üretecek. ya da tamamen batıya entegre olacak. kendi duygu durum düşünce dünyalarını yok sayacak değiştirecekler. başka çıkar bir yol yok. işte batının iyi yanlarını alalım demek hayalden ibaret. japonya için söylerler bunu batının teknolojisini aldı kötü yanlarını almadı diye. yahu bir gidin bakalım japonyaya üç beş adetlerine başka geriye ne kalmış kendilerine ait.
şöyle düşünelim batı bir gün dese ki sözgelimi türkiyenin iyi taraflarını alalım. yahu bizim iyi taraflarımızın hangisinde türklüğün ya da islamiyetin kokusunun sirayet etmediği bir nokta var. cevep basit yok. dolayısıyla bu halk ya ikisinden birini tercih edecek. -atatürk batıyı tercih etti-
ya da kendilerine ait bir kendi değerlerini geleneklerini belki dinlerini yansıtacak bir düşünce sistemi geliştirmeli. yok hem batılı olacaz hemde kendimizce yaşayacaz düşünecez böyle bir şey mümkün değil. türk milleti böyle bir hayal peşinde önünden ve arkasından esen iki rüzgar arasında olduğu yerde sendelemeye iki adım ileri iki adım geri yaşamaya devam edecek

ya da türkiye diyecek ki ne doğuluyum ne batılı. ben benim düşünce sistemimde budur. insanlarımı bu düşünce sistemi doğrultusunda yetiştirir ve kanalize ederim. yine bu düşünce doğrultusunda koyduğum hedefe doğru ilerlerim. bu da bir yol tabi.
devamını gör...

gece vakti çöken yalnızlık hissi

ey yaradan. kim nereden ulaştırdıysa sana böyle bir bilgi bil ki ben zannedilen kadar güçlü değilim. üst üste gelse ne çıkar bunca sıkıntı bunca keder üstesinden gelir değilim.
her gece tepesinden yuvarlandığım o dağa her sabah yeniden tırmanabilir değilim. bir yirmi beşlik ömre bir yirmi beş daha katabilir değilim.
devamını gör...

konuşacak hiç kimsesi olmayan insan

ben bu haldeyim. bırakın konuşacak birinin olmamasını dinleyeceğim bir kimse bile yok. insan kendi kendine konuşmaktan sıkılır mı?
ben sıkıldım. alıp bir ayna elime kendimle yaptığım sohbetlerde bile boğulur oldum. insan kendi sesinden nefret eder mi? ediyormuş yıllarca duyduğu sadece kendi sesi olunca ediyormuş. bin yıldır bir hücrede kapalı kalmış gibi.
devamını gör...

kitap okuyan insanı belli eden detaylar

bir kaç kitap okumuşsa sürekli kitaplar üzerinden konuşur. her bi haltı bildiğini zanneder ve bu ahmak tavırları sergilerken heyecanlı davranır. ama çok kitap okumuşsa bir insan genelde dinginleşmiş bir ruha sahip olur. çok okumuş olmasına rağmen aslında hiç okumadığı düşüncesindedir.
devamını gör...

3 yaşındaki kızına cinsel istismarda bulunan baba

yahu ben anlayamıyorum. be dünyada nice narin duygulu insanlar sevdiğine kavuşamaz. bir yuva kuramaz bir bebek sahibi olmak için senelerce olmadık doktora gider. diğer taraftan böyle itoğlu itler evlenir çocuk sahibi olur bir de böyle hiçbir kötü sözün karşılayamayacağı rezil işler yapar. nasıl adalet bu nasıl iş bu. allah belasını versin.
devamını gör...

bir hükümetin yol yaptığı için kendisinin takdir edilmesini beklemesi

o kadar geri kalmış bir ülkeyiz ki ve o kadar hiçbir şey yapılmamış ki zamanında e şimdi bunlar yapılınca övünülesi şeyler oluyor. bu evden çıkmayan uyuşuk asalak bir insanın bir gün evden çıkıp bir işe girip rutinleşmesine ve bununla övülmesine benziyor. yani meseleye nereden başladığın önemli. şimdi kalkıp 20 30 bin kilometre tren hattı kursalar tabi ki övünecekler çünkü yoktu. ama bunlarla övünme meselesi bizi imrendiğimiz avrupaya veya muasır medeniyetler seviyesine ne kadar yaklaştırır koca bir sıfır.
devamını gör...

intihar etmek

eskiden de düşünürdüm intiharı. ama sonra vazgeçerdim düşünmekten hele aklıma hiç getirmezdim envai çeşit hayat sonlandırma tekniklerini. son bir kaç aydır kendi ölümümü tasarlarken buluyorum kendimi. efsunlanmış gibiyim. önce düşünüyor sonra kendime gelip ben ne yapıyorum ya diyorum. ilk defa dün gece evimde masanın başında otururken ve yine ben niye böyle oldum düşüncelerine kapılmışken masada duran cam şişeye baktım. bir anda gözümün önünde belirdi o cam şişeyi alıp kırıp bilek damarlarıma dikine kesikler atışım. kendimi evden dışarı zor attım üzerimde ne varsa onlarla sokağa atladım. yürüdüm biraz. gerçekten istiyor muydum ölmeyi emin değildim ki hala değilim. ama şunu biliyorum ki kimseye acı yaşatmak gibi bir derdim yok veya kimseye bir ders vermek gibi. sadece yoruldum yabancılaştım dünyaya. belki hep böyleydim de şimdi şimdi farkına vardım bütün bu hislerimin. kafamın içerisinde civatalarla dolu bir makine varmışta onlarca anahtar tutan el sürekli onları sıkıyormuş gibi. deliriyorum galiba. tabi kimseyide suçlayamıyorum böyle oluşum konusunda.
eskiden daha berraktı fikirlerim daha netti daha hızlı çalışırdı kafam. aynı anda 3-4 roman okurdum bir yandan fakülte derslerine çalışırdım hiç biri karışmazdı. bir alman makinası gibi çalışırdı kafam. ama bir zamandır yaşadığım evin yolunu unutur oldum. duraksadığım anlarda saatlerce kendimi durur buldum. bilmiyorum bu intihara giden yolun bir aşaması mı? ama şunu biliyorum hiçbir şey bir anda olmuyor her şey zaman istiyor lakin benim zamanım tersine akıyor. bilmiyorum daha ne kadar dayanır zihnim bütün bu olan bitene. açıkçası ne olup bittiğinin farkında da değilim. yaratılıştan sanırım sanki yemek yapıcılar bir malzemeyi eksik bırakmış. ama kaç kaşık alırsam alayım o tencerenin dibini de görsem neyin eksik olduğunun farkına varamıyorum.
devamını gör...

normal sözlük yazarlarının çektiği fotoğraflar

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

normal sözlük yazarlarının yazdığı şiirler

öylece çekip gittin gözümün seyir alanından.
soluk düşlerimle biçare suskun bıraktın.
ayırdın dilimi konuşmaktan elimi yazmaktan ciğerimi nefes almaktan nihayet beni yaşamdan.
mecruh kalbime daha da derin bir yara açtın

oysa benim cennetimdi senin tek bakışın.
ana rahminden henüz çıkmış bebeğin
o ilk gülüşü ilk ağlayışıydı hayattı gülüşün.
sabaha çıkarırdı pejmürde karanlığımı gecemin
bana doğru atacağın güneşler doğuran her adımın

ey gönlü dar gözü kör kulağı sağır mabedim.
canlar sunağı eşiğine kabulüme hasretim.
eğer istersen atan kalbimi kör bir bıçakla
göğsümü yarar çıkarır sana veririm.
belki o zaman çektiği ıstıraptan huzura atılırdı bedenim.

ben ki binlerce yıl buzdan örtüm altında yanmışım.
ben ki toprağı delip geçen yağmurlarda susuz kalmışım.
ben ki binlerce yıl göğsümde dinmez sızıyla
bu dünyada başıboş oradan oraya dolaşmışım.
ben ki gözüm değince mahcemaline aklımı şaşırmışım.
ey ölüm ertık gelsen ne olur anladım ki hazırmışım.
ben ki beş paralık bu alemde bahar'a tutulmayı tadmışım.
devamını gör...

yalnızlığın en çok dokunduğu an

unutmak büyük nimet. ben unutamıyorum. birgün bitmek tükenmek bilmeyen yalnızlığımı bile unutmak istiyorum. 24 yaşım. geçen doğum günümde akşam üzeri 2 paket sigara aldım tek başıma çıktım yola kulağımda kulaklık hafif bir müzik cebeci den sıhhiyeye oradan bahçeliye yürüdüm durdum. yoruldum tabi. sonra kalabalık bir kafede soluklandım. tek başıma içtiğim sigaralar birbirini kovaladı. daldım düşünmeye. etrafımı seyretmeye. sonra yahu dedim bunca insan var bu dünyada oradan oraya koşturuyoruz nefes nefese kalıyoruz. bize kollarını sıkı sıkıya dolayacak bir parça huzur verecek biri yok mudur şu dünyada. meğer yokmuş. insan dediğin yalnız yaşayamaz ki. sevmek en önemlisi sevilmek önemsenmek ister. biz ne halt yedikte yalnızlıkla lanetlendik. nereye elimizi atsak kurutur olduk. kime seslensek bize sağır oldu. hani diyor ya erdal bakkal bana böyle bir bilgi verilmedi. anasını satim bana da verilmedi. verilseydi eğer bazı adımları atmaya daha doğrusu sonladırmaya olan korkumu yenerdim önce sonrada sonlandırdım...
devamını gör...

küçükken inandığımız yalanlar

büyüyünce geçer. her şey çok güzel olacak.
devamını gör...

türkiye'de en yaşanılası şehirler

türkiye'de yaşanılası bir şehir yok. bu kadar aptal ahmak cahil ama bu kadar egosu tavan yapmış başka bir millet yok çünkü.
devamını gör...
devamı...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim