mahmut yazar profili

mahmut kapak fotoğrafı
mahmut profil fotoğrafı
rozet
karma: 138 tanım: 49 başlık: 10 takipçi: 3

son tanımları


yazarların unutamadığı film replikleri

"iğdebeli'ne yağmur yağıyor. yağsın. yüz yıllardır yağıyor. ne fark eder? fakat bundan sadece yüz yıl sonra bile arap; ne sen, ne ben, ne savcı, ne komiser.
hani şairin dediği gibi: yine yıllar geçecek ve geride benden bir iz kalmayacak. yorgun ruhumu karanlık ve soğuk kuşatacak."

doktor cemal'in şiir sesiyle.

(bkz: bir zamanlar anadolu'da)
devamını gör...

mızmız

of pof afra tafra.

(bkz: burhan altıntop)
devamını gör...

peyami safa

yalnızız romanında la rochefoucauld'tan yaptığı alıntı aklıma kazınmıştır.


herkes hâfızasından şikâyet eder, muhakemesinden şikâyet eden yoktur.
devamını gör...

tuvaletten çıkınca elini yıkamayan insan

bir arkadaşa bakıp çıkmış insandır.
devamını gör...

ölümüyle üzen roman karakterleri


"hadi muazzez, yola çıkalım!" dedi.
önündeki vücudun kımıldamadığını görünce gocuğun kenarını kaldırdı ve hiçbir şey söylemeden, büyümüş gözlerle uzun
müddet oraya baktı...
genç kadının yüzü bembeyazdı. hafifçe aralık duran ağzı ile, uyuyor ve gülümsüyor gibiydi. yalnız, gözlerinin bir kısmını
meydanda bırakan gözkapakları, bu sakin uyku manzarasına korkunç bir mahiyet veriyordu.
devamını gör...

küfür etkisi yaratan ama küfür olmayan sözler

anonim.
devamını gör...

şizofreni

kişisel bir paralel evren imkanı sunan ücretsiz ve aletsiz uygulama.
devamını gör...

kitabevi gezip internetten kitap alan tip

evrensel düşünen, yereli gözeten bir tiptir.
devamını gör...

mahmut (yazar)

mahmut, bir yanlış anlaşılma nedeniyle ölü doğmuş bir yazardır.
devamını gör...

sosyal beşeri durumları matematik formüllerine dönüştürmek

misal yapısalcılık. yapısalcılık tek tek olguların kendilerini açıklamak yerine bunları belirli oluşumlar, sistemler ve bağlantılar içinde açıklamaya çalışır. bireyi oluşturan, içinde bulunduğu yapı, kültür vs. der.

"f(x)" fonksiyonuna yapı, "x"e de birey dersek;

misal 1 f(x)=3x+4 x=1 ise f(x)=7
misal 2 f(x)=x² +2 x=1 ise f(x)=3 olur.

fonksiyon formülü bize x değerini vermiş olur.


not: sözlükte de derslerden kaçamadınız. acı.
devamını gör...

kitaba çay dökmek

akıllara çaya kitap katmak eylemini getirir.
devamını gör...

renault ve dacia'nın 180 km'yi geçmeme kararı

yetkinsizliğin ilanı.
devamını gör...

şelpe

bağlamanın bam tellerinin çıkarılmasını gerektiren çalım tarzı.
devamını gör...

kişisel meseleyi etik çerçeve içinde eriterek kamufle etmek.

kurnaz insanların bulduğu harika bir yöntem. batılı kurnaz devletlerin de favori yöntemlerinden. kişisel bir çıkarınız var ama bunu açık açık ifade etmek uygun düşmüyor. ne yapacaksın? yapıştır ahlaki bir ilke. "din adına yapıyorum, demokrasi adına yapıyorum, börtü böcek adına yapıyorum." insanlar dine, demokrasiye ve börtü böceğe inanıyorlarsa buraya odaklanacaklar. haliyle asıl niyeti gözden kaçıracaklar.

sarsılmaz bir değere atıfta bulunmak ve ona dayanmanın dayanılmaz hafifliği.
devamını gör...

adalet ile intikam arasındaki ince çizgi

dün izlediğim nuh tepesi filmine serpiştirilmeye çalışılmış felsefi sorunsal. geçmişin bıraktığı kötü izleri bugün gidermeye çalışmak adalet midir intikam mıdır?
adalet daha toplumsal bir olgu iken intikam daha kişisel ve duygusal.
peki filmdeki baba ve oğul arasındaki hesaplaşma adalet temelli midir intikam temelli midir? belli ki intikam aslında. abd'nin sömürgeciliği, demokrasi getirdik şeklinde yutturmaya çalışması gibi, intikamı allayıp pullayıp adalet diye kakalamak mümkün.

(bkz: kişisel meseleyi etik çerçeve içinde eriterek kamufle etmek.)
devamını gör...

yazmadan var olamayan insan

kendine böyle bir arkadaş bulmuş insandır. bir sırdaşı, dert ortağı olmuştur. böyle insanlar yalnız insanlardır. tutunamayanlar olur yazar. burdan oğuz atay'a da selamlarımızı gönderiyoruz.
devamını gör...

absürt

albert camus'nun saçma ya da başka bir çeviriye göre absürt dediği felsefe. bilinç sahibi, arzuları olan insan ile bilinçsiz ve insanın arzularına karşılık vermekten bihaber evren arasındaki kopukluk, uslanmaz uyuşmazlık durumu. bu noktaya gelen insan için kritik tek bir konu vardır, der albert camus: intihar. bu saçma'ya rağmen nasıl yaşanır? sisifos söyleni adlı kitabında bunu uzun uzun anlatmıştır.
devamını gör...

varoluşsal kaygının sanatsal üretimi beslemesi

düşülen bir çukurdan sıçrama ümidi olarak tanımlanabilir. şöyle oluyor: hayatın saçmalığını (bkz: absürt) fark etmek, kaygıyı derinleştiriyor. hayat, boşa kürek çekilen bir kayık gibi geliyor. çünkü her şeyin bir sonu var. insan nihayetinde yalnız falan. bir şey yapmalı! işte sanat ve estetik bir kurtarıcı oluyor. varoluşu bir noktada aşmayı sağlıyor. özne, pasif konumundan uzaklaşıyor ve kurucu bir rol üstleniyor. ( bunun bir yanılsama olma ihtimali yüksek). kaygı denen anlamsız yığından sanat denen estetik bir form oluşturuluyor. sanatın ve üretimin hammaddesi gibi olan kaygı yok edilemiyor ama dönüştürülüyor ve yaşam bu şekilde daha katlanılır hale geliyor. yani "yok edemediğin kaygıyı sanata çevir, mutlu ol." günün mottosu bu, teşekkür ederim.
devamını gör...

yürürken dinlemesi zevk veren şarkılar

sultan-ı yegâh
enter sandman

edit: devamı gelecek. bekleyin
devamını gör...

sultan-ı yegâh

her sabah mor ve ötesi'nin muhteşem giriş solosuyla yürüyüşe çıktığım ve yarım saat boyunca dinleyerek şirince'ye vardığım yaz günlerini hatırlatan şarkı.
(bkz: yürürken dinlemesi zevk veren şarkılar)
devamını gör...
devamı...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim