nora yazar profili

10 yıl önce yakın zamanlarda başıma gelecek ve etkisini bir ömür hissedeceğim bir şey yaşanacaktı ve ben bu zamanlarda her şeyden o kadar habersizdim ki, tek derdim sevdiğim çocuğu teneffüslerde görebilmekti.

böyle düşününce her şey o kadar basit görünüyor ki... mesela şu anda da ayrı dertlerim var ve belki yine yakın zamanda hayatımı değiştirecek bir şeyler yaşanacak ama ben çok saçma ve basit şeyleri dert ediyorum. bilemiyoruz işte.

ilk legom sevdiğim adamdan gelsin diye bekliyorum, bakalım...

benim yaşadığım her şey saçma ama bir ara konuştuğum bir adam her anımdan o kadar haberdardı ki kesin telefonumun kamerasından beni izliyor bu diye düşünüp telefon elimdeyken kamerayı kapatıyordum, üstümü değiştirirken telefonu dolabın içine saklıyordum falan.

şimdi düşünürken komik geliyor ama o zaman beni çok korkutuyordu.

bugün seni çok utandıran bir olay mesela bir yıl sonra aklından tamamen silinmiş olacak. evet, bu güzel bir şey ama yine bugün sana en mutlu anını yaşatmış bir insanı bir yıl sonra belki de hiç hatırlamayacaksın ya da "aaa şöyle biri girmişti hayatıma geçen yıl" diyerek, anlık hatırlayıp hemen unutacaksın. böyle bakınca korkunç bir durum.

keşke her şey geçmese.

hanımcı gibi saçma sapan bir isim takılmış olsa da bu hanımcılık denilen şey erkeklerin, eşlerini üzmemek adına yapılması mümkün olan şeyleri kabul etmesi durumu. yani sizden hiçbir şey götürmüyor.

eşinizden saygı sevgi bekliyorsanız, ona saygı ve sevgi vereceksiniz. denklem basit. hem hep benim dediğim olsun, hem de eşim bana sonsuz bir saygı ve sevgi versin derseniz, o hayal aleminden çıkmanızı öneririm.

papağan gibisiniz. biri bir laf söylüyor, sonra hepiniz aynı lafı tekrar edip duruyorsunuz. kimse, yeni sevgilisiyle hayat kurmak için karısını ve çocuğunu öldüren itfaiyeciyi hatırlamıyor mu mesela?

tüm kadın cinayetleri tek bir fenotipten mi çıkıyor sanıyorsunuz? tamam önyargılı olduğumuz bir saç kesimi var, o kesimi kullanan erkeklerden uzak duralım. silah taşıyan erkek tehlikelidir, ondan da uzak duralım. iyi bir ailede yetişmemiş erkeklerden uzak duralım. incel denilen kesimden uzak duralım. ya tamam bunlardan ben de uzak durma taraftarıyım zaten ama dışardan bakınca iyi eğitimli, iyi bir meslek sahibi, kibar, saygılı, iyi bir ailede yetişmiş, yakışıklı, aslında tam bir aile babası görünümlü katil yok mu? yok diyen varsa da samsun'da doktor bir babanın içinde çocuğu ve karısı varken bile isteye ırmağa attığı araba haberini hatırlasın.

her an herkes bir cinayete karışabilir. zanlı ya da kurban olarak. bile isteye ya da bilmeden. her şeyi çok basit sanıyorsunuz. yargıladığınız durumlara umarım düşmezsiniz.

o an aklından geçirdiğin kişiden gelen bir mesaj ya da arama görmek.

dünyanın en güzel olaylarından.

benim sohbet etmeyi sevdiğim insanlar benimle sohbet etmekten keyif alırlar ama sohbetinden keyif almadığım insanların gözünde iletişim özürlüsüyüm büyük ihtimalle.

ama hayır canım, sadece senin sohbetin beni sarmıyor.

benim için kargo açmak.

ama öyle bir iki tane değil. kargolarım çoğunlukla istanbul'dan gelir ve bulunduğum şehre gelme süresi 2 bilemedin 3 gündür. siparişlerimi aynı günlerde vermeye özen gösteriyorum ki, aynı anda şehre gelsin ve aynı gün dağıtıma çıksın. bir de aynı kargo firması getirirse, daha ne isteyeyim...

her kasım'da şu şarkıyı atmazsam ölecekmişim...

yok maalesef. olmaktan mutlu olduğum yerler var mesela ama sanki her an ellerimden kayıp gidecekmiş gibi. insan sahiplenemediği bir yere de ait hissedemiyor işte.

kendimi daha çok...

iyi anılarım varsa üzülüyorum ya. keşke bir zamanlar bana iyi hissettiren herkesi hep iyilikleriyle hatırlasam, hep sevdiğim insan olarak kalsalar ve hayatımda olsalar. onları çok özlüyorum.

hiç aldatmamış olan adam eğer bu kadını affederse, içinden bir ses hep ödeşmek isteyecek, intikam almak isteyecek ve aldatacak. yakalanırsa ayrı sıkıntı, yakalanmazsa apayrı bir sıkıntı.

hadi bu beyefendi diyelim aldatmayı düşünmüyor ve affediyor. hiçbir zaman hiçbir şey eskisi gibi olmayacağı için hep aklında bir şüpheyle yaşamaya devam edecek. paranoyak bir şekilde ilişkiyi devam ettirebilirse ettirsin ki bence bir süre sonra o kadın da bu paranoyak tavırlardan bıkıp kendi ayrılmak isteyecek. adama bir şok daha.

o yüzden aldatıldınız ama ayrılamayacaksanız mesela hiç aldatıldığınızı bildiğinizi belli edip, cesaret vermeyin. haberi yok, öğrenirse ne yapar korkusuyla yaşamaya devam etsin bırakın.

korkunç bir dönüştürme oldu :(

öldükten sonra, başka bir bedende tekrar yaşama dönebilme ihtimali neden imkansız ve saçma olsun ki? şahsen bana göre saçma olan şey bir gün dünyanın sonunun geleceği inancı.

sarışın ve mavi gözlü erkekler çok korunmaya muhtaç duruyor. fazla kırılgan ve naif gibiler. kıvanç tatlıtuğ istisna, onun yüz hatları harika ama genel olarak kumral erkekler daha safe hissettiriyor ve daha maskülen, daha güçlü...

ben o artık kış gelsin diye 90 gün boyunca durmadan ağlayan kışçılardan biriyim. ama kış o kadar hızlı geldi ki mood'a girmeye hiç vaktim olmadı özür dilerim...

evdesin mesela, o gün dışarı çıkmak istemiyorsun, kimseyle görüşmek, konuşmak istemiyorsun. yalnız olacağım, kendime vakit ayıracağım diyorsun ve o anda bir mesaj "müsait misin? evde misin? işin yoksa buluşalım mı?"...

sunduğun bahaneyi sorgusuz, sualsiz kabul eden birinden geldiyse o mesaj, hadi yine iyisin. ben kendi malımı tanıdığım için o mesajlara hiç bakmam mesela canım bir şey yapmak istemiyorsa. çünkü onları ikna etmem imkansız gibi bir şey.

istemediğim bir şey olduğunda panik atak geçiriyor gibi oluyorum. hayat bitti moduna giriyorum falan. halbuki bitmedi, evet her şey düzelir ama yani o an dünya'ya bir meteor düşecek, dünya yok olacak deseniz çok şükür derim.