hayattaki küçük mutluluklar

radyoda en sevdiğin şarkının çalması

ocakta demlenen bir demlik çay, evde yaptığım güzel bir tatlı, ailece yapılan akşam keyfi, her gün yaptığım yürüyüş, kedimi kucağıma alıp mıncırmak, oğlumun bana "iyi ki varsın annecim" demesi, sarılması, ona bol bol sarılmak ve sevdiğimi söylemek, sevdiğim müziği doyasıya dinlemek, çiçek yetiştirmek, balkonuma bakmak, mandala boyamak ve boya kalemleri ile uğraşmak, pazar kahvaltısı...

sıcak çikolatanın bardağın dibine çökmesi.

ağaca sarılmak sayılabilir.

gün batımı izlemek.

çatıya vuran yağmur damlalarının sesi eşliğinde güzel bir kitap okuyarak kahve yudumlamak.

temiz havlu.

havanın artık soğuk olması. nasıl mutluyum anlatamam insan olsa boynuna atlarım, yanımda yer açar en sevdiği yemeği yaparım öyle seviyorum bu soğuk havaları. her şeyin bir anlamı var ya boşluksuz yani hayat. mükemmel. harika.

bıcır bıcır bir çocuk ile alışveriş yapmak.
sorduğu sorulara, verdiği cevaplara hayret ediyor ve çok eğleniyorsunuz.

acılı adana gömmek. birkaç saatliğine de olsa mutlu ediyor.

durduk yere iltifat almak
b*k gibi gününüz bir küçük iltifat sayesinde güzel geçebiliyor

birinin sizinle ilgili ufak bir şeyi hatırlaması. mesela kahve alıyorsunuz, aa sen şöyle içiyordun dimi diyor karşıdaki. dünyalar bir dakikalığına benim oluyor.

o an yaptığım şakama ya da espirime gülerse mutlu olurum.etrafımdaki insanları güldürebilmek hoşuma gidiyor.bunu zekice yaparım, yani herkes kendinden bir şey bulur.az daha abartayım:))

kedi patisi.

lakin fazla oynamamak lazım sonra agresifleşebiliyorlar*

müzik.

çilekli gofreti bala banıp yemek.

hava, ateş, duman.

otobüsümün hemencicik gelmesi, üstüne şiirler şarkılar söylerim içimden başka herhangi bir olaya böyle methiyeler dizmiyorum.

#263110 tanımına kalbimi bırakıyorum~ <3

'sevilen insanların kokusu'na ek olarak sevdiğin insanların evlerinin kokusu:))
ayrıca...
baharın gelmesi,
salıncakta sallanmak,
mantar toplamak,
ormanda hamakta uzanmış, gözler kapalı, çeşitli kuşların seslerini dinlerken uykuya dalmak,
yolda yürürken hiç tanımadığın birinin sana selam vermesi.

yoğun bir final haftası beyin yakan sıcak bir yaz gününün sonunda, akşam doğru eve yorgun argın gelip kendini çabucak kanepeye atarsın. bu yorucu günlerin getirdiği uykusuzluğun etkisiyle o bir iki saatlik tatlı uykuda gördüğün düşler öylesine büyüleyicidir ki hiç uyanmamayı bile istersin. lakin babaannenin tek bir şefkatli dokunuşuyla uyanırsın; seni yemeğe çağırmıştır. mayışık bir modda mutfağa gittiğinde masada afiyetle yenmeyi bekleyen koca bir tabak dolusu kıtır kıtır patates kızartması ve mis gibi kokan çilek kompostosunun yanında bir kase de pepeçuranın olduğu sürpriz sofrayı görünce farkına varırsın; hayatın böylesine güzel olduğu küçük mutluluklarla dolu anlar ömrünün sonuna kadar unutulmayacaktır. hiç bitmesin istersin.