sıkılmak için vakti olmayan insandır. o kadar şımarık da değildir zaten. düşünecek bir şeyinin olmadığı bir an’a da rastlanmaz. tamamen durarak saatlerce durduğu yerde bile hiç durmuyordur o. hatta gün 24 saat diyenlere de bir şey anlatmaya çalışmayacaktır. herkesin sıkılmasından ona ne.
devamını gör...

bir teşekkür de benden. iyi ki tanışmışız kafa sözlük.
devamını gör...

şu an yayın yapan kimse yok ve bekliyorum. :)))) yok mu bir dj? dj aranıyor.
devamını gör...

kur’an’da halden hale geçirilme ifadesi vardır. bunu hem madden hem de manen yorumlamak mümkün. ayrıca buradaki ve oradaki zaman ayrımı. dünya altı günde yaratıldı ayetinin önüne arkasına bir bakın, oradaki bir gün buradaki kaç zamanmış. şimdi dünyadaki uzun uzuuun zamanlar (bin yıllar) oradaki bir an’da oluyorsa herkes boşuna konuşuyor. akıl henüz tam kapasite çalışmıyor. bir kere hala konuşuyoruz telapatik bir düzeye geçemedik.

eski efsanevi uygarlıkların mesela mu kıtası ruhbanları, sümer tabletlerinde bahsi geçenler.. ya hu eskiden uçan tipler devler ışınlananlar maddeleri hareket ettirenler hikayeler bitmiyor. azıcık bir doğruluk içeriyorlarsa tüm tarih ve bilimsellik yerle bir. ha tam tersi gerçekten evrim varsa yobazlık hooop çöpe.

bence sağlama şart. hem tümevarım hem de tümdengelim yöntemi ile sorgulamak ve düşünmek gerek.

fıtrat yoktan varolmayı tanımlayan kavram. bir pıhtıdan yaratılma, rahim duvarına asılı kalma, ki burada not düşelim ana rahmi kainata benzer beyin de öyle, yani ana rahminde de bir evrim var doğada da ama insanı bundan ayıran şey ne? yeni nesillerin evrim gereği yirmilik dişlerinin çıkmıyor olmasını kabul edebiliriz ama evrim yok öyle mi? evrim teorisi adı üzerinde teori, her an yeni bir bilgi gelebilir. evrim bahsi geçtiğinde maymun değil de hem uzayda hem dünyada olmazsa olmaz değişim ve dönüşümden bahsedildiğini anlayabilsek belki de bir kaç yüz yıl idare eder bizi bu bilgi ne dersiniz? düşünmek ve sorgulamak bilmediğini bilmekle başlar. çok bilmişlik yerine az ve öz olan basit bilgilerle düşünmenin ne kadar değerli olduğunu anlamak pek çok bilinmez için kafidir.

sanırım insanın akledemediği şeylerden biri akıl kapasitesinin yetmediği konularda kesin yargılarla konuşmak. bunu yapmanın yanlışlığı da yine kur’an’da bahsi geçen önemli bir konudur.

bilim her an bir öncekini yıkarak yeni bir kanıtla geliyor. din ise uyarıcı bir kitap olduğu vurgusu yapılmasına, sürekli akledin üzerine düşünün denmesine rağmen ne yazıyorsa odur algısına sıkışıyor ya da yobazların elinde haklar ve yasaklar kitabı muamelesi görüyor. hele kadın bahsi geçince çok celalleniyorum. ya hu kutsal kitaplar insan içindir, nefsi yenip kamil olma yolunu gösteren bir uyarıcı kitaptır. bunu sağlayacak yaşam felsefesini anlamak ve uygulamak herkesin kendi tercihidir. biyoloji bilmeden, insanın aynı anda iki cinsiyetin de özelliklerini kendi içinde taşıyor olmasına dair gerekli bilgileri toplamadan öldürülmesi dövülmesi gerekeni içinde değil de dışında aramak nasıl bir egonun ürünüdür bilemiyorum. zaten o yüzden olacak ki eskiden belli bir düzeye gelmeyen belli sınavları geçemeyenlere kutsal bilgiler öğretilmezmiş.

neyse mevzuya dönersek tüm kainatı içinde barındırdığına inandığımız bir kutsal kitabı, kainata dair henüz burnumuzun ucunu (arkeoloji tarihi kaç bin yıllık? dünyadan bilim insanları uzayın ne kadarını görüyor?)bile göremiyorken anladığımızı iddia etmek, bu kadar büyük bilmişlik ya da tam tersi bilimin yarın ne diyeceğini bilmeden kitapla ortak bir zeminde buluşamayacağı yargısı. bilemiyorum çok bilgi girişinden beyinler error veriyor olabilir mi acaba? şu ilk başta bahsettiğimiz halden hale geçişi şahsınızı ilgilendiren mikro düzeyde ve manen ele alırsak aman diyim dikkat edin. aşağılara düşmeyin. *
devamını gör...

sade sakin bir ütopya. kaos, adrenalin ve şikayet bağımlısı bu dünyada mümkün görünmüyor. birileri oturduğu yerde sıkılıyor diye daha neler göreceğiz acaba.
devamını gör...

hem sayısal hem sözel açıdan bakarsak, mutlak ve mutlak değer konuya açıklık getirebilir. sonsuz, mutlak olana yani felsefi anlamda bütüne tâbi, mutlak değer içinde ise sıfıra olan uzaklıktır ve + ya da - işaret alamaz. yani bence matematiksel olarak ölçülemediğinden tanımsız, felsefi olarak da keşfedilmemiş olmasından ötürü tarifsizfir. *
devamını gör...

felsefi bir kavram olarak, şeylerin, keşfedilmiş olsun olmasın, bütününü, tamamını tanımlar. nihai varlığı tanımlamak için de kullanılabilir; bu kullanımda fâni ve varlığı zorunlu olmayanın tersi olan yani mutlak olan varlık anlamındadır. salt olandır. kesin olandır.
devamını gör...

yalnız, tek, sırf.
devamını gör...

gerçek bir sayının sıfıra olan uzaklığı, aynı zamanda işaretsiz değeridir. mutlak değer içinden sayı + ya da - işaretini bırakıp çıkar. * .(bkz: salt)
devamını gör...

filozof tavrıdır. yakışır. insan olmayı merak etmeden olmaz. insan gibi insan sıfatı edindirir.
devamını gör...

saatlerdir plug.dj odasında müzik dinliyorum. son zamanlarda ne kadar az dinlemişim. vallahi mutluyum şu an. pek şahane olay. *
devamını gör...

feridüddin attar - mantık al-tayr.
devamını gör...

tanımında bir şeylere vurgu yapmak isteyen yazarların kullandığı şu başlıktan da bakınız demek olan gbkzlara tıklayınca hiçbir bilgi ya da fikir yani tanım ile karşılaşamamak. uçarken motorun bir anda durması gibi bir şey. hiç hoş olmuyor yani. *

not: vurgu için (b) ve (i) yi kullanmayı deneyiniz. keşfetmek iyi gelir.
devamını gör...

tam bir özelleştirme eylemidir. *
sadece özellikli olan şeyler için kullanılır.
belirli bir türe özgü, özgül gibi tanımlamalar doğrudur elbette.
ayırt edici bir özelliğiniz varsa bu ayırt ediciliktir spesifik.
devamını gör...

en sevdiğim kelimelerden biridir, bayılırım cümle içinde kullanmaya. böyle söylenirken değişik gelen ve sevdiğim bir başkası da spesifik.

neyse. paradoks, birbiri ile çelişen iki doğrudur. hayatın çok içinden bir kelimedir aslında, az kişi bilse de.

bir de ne demek diye yazınca kökleşmiş inançlara aykırı düşünce olarak nitelenmesi ve şaşırtıcı bulunması da şaşırtıcıdır.
devamını gör...

yine mi sen.

başlığı nickaltına çevirmeye azmetmiş yazar. *
devamını gör...

su sporlarına kıl, dev ahtapotlarla henüz karşılaşmadığından küçükleriyle kedinin fareyle oynaması gibi oynaşan, ne hikmetse yazar olmuş fok balığı. *

şaka şaka. denize dalmaktan korkmadığından inciyi bulacak bir yazar arkadaşımız. bol şans.

marksist ülkücü: sıra atlamışız tüh. şimdi siyasetin yeri olmadığından susma hakkımı kullanayım bir dahakine marksiste ayrı ülküye ayrı espriler yaparız inşallah.

not: cinsiyet tahmini de pek klişe be yazarcığım. * yok tanıdık diye ifşa ettiysen ahtapotlara dikkat et!
devamını gör...

bazen inici bazen çıkıcı başlasa da hem inici hem çıkıcı seyirlidir. rast perdesi, nihavend durağıdır. buselik dizisinin rast perdesine göçürülmesiyle elde edilir.

yani pek sevilen bir türk müziği makamıdır.
mesela neyzen tevfikin nihavend saz semaisi pek güzeldir.

atatürk’ün de en sevdiği makam diye bahsedilir.
devamını gör...

içinde si bemol mi bemol olmayan eser yok gibi ya da hepsi bana denk geldi, arada bir de la bemolü alıyorlar yanlarına uğraş dur. yine de arıza da olsalar pek hoş tınılar bırakıyorlar kulakta.
(bkz: nihavend) çok severim.
devamını gör...

güzel bakınız. *

“gül düşün gülistan ol, diken düşün dikenlik ol.” mevlana
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim