sema_ayteknn yazar profili

ben seni geceyle gündüzün arasında sevdim kaybolan yılların doğanın acımasız kanununda sevdim ben seni
kahretsin işte öyle sevdim öyle yandım ben sana
bilsem ki sana olan sevgiyi anlatacak bir başka kelimeyi bulsam
bedenimi almaya gelen azrailin pençesinde sevdim ben seni
bıkmadan usanmadan yılmadan namerdim ki onu söyler onu yazardım
kahretsin ben seni geceyle gündüzün arasında sevdim
kahretsin işte öyle sevdim öyle yandım ben sana
bazen prometheus oldum çarmıha gerilircesine bazen spartacus oldum aslanlara yem olurcasına
bazen cem sultan ilmiği boynunda pir sultan oldum yar bazen şems-ini arayan mevlana
bazen mevlanayı arayan şems
dinginlerde yunus yokluğa kanat geren bir garip mutlu bir yusufçuk gibi sana özgürlüğe koşarcasına geldim.

öptüğüm sen değildin
yanlış anlama,
aklımda o vardı
senin dudakların müsaitti sadece.

sen bana bakma,
ben senin baktığın yön olurum.

karşı cinsle arkadaş olmasına hiç lafım olmaz ama ömrümden ömür gitti ben bu olaya hala alışamadım alışabile varsa helal olsun.

"aşkım iyi hoşta.. akşam annemlere yemekte ne derim ben?"

kapılara takıntım var. gerçekten beter bişey. bir odanın kapısı açık olunca katiyen o odada duramıyorum kesinlikle kapalı olmalı.

bayram için gittiğim anneannem ve dedemin tonlarca eleştirisel (eğitim hayatım, giydiğim kıyafetler) yorumlarına mağruz kalıyorum.

-tembelliğin sonu felakettir.
-insanlara güvenirken, ölçülü olun.
-özgür olan, kendine hakim olabilendir.
-başkalarında suçladığınız şeyleri yapmayınız.
-her şeyin yok olduğu anda bile ümit vardır.

tek bir hayat felsefesine bağlı kalamayan biri olarak bu "ya yarın ölürsem?" benim hayat felsefelerimden birisi. birisine bisey derken, riskli bisey yapmak isteyince.. "ya yarın ölürsem?" derim. bazen pek mantıklı haraketler yaptırmaz insana ama en fazla ne olabilir ki? ya yarın ölürsem?

tevrat’ın tanrısı gibi evreni yaratırken 6 gün çok yoruldun; birinci gün ışığı karanlık geceyi gündüzü yarattın, ikinci gün gökkubbeyi daha sonra karayı denizi, otları, bitkileri, tohumları, meyveleri yarattın, 4. gün sıra güneş’e, aya’ ve yıldızlara geldi. 5 gün yeryüzünü her türlü canlıyla doldurdun, dünyaya egemen olması için kendi suretinde insanı yarattın, onları erkek ve dişi kıldın. sonra yarattıklarına baktın ve her şeyin çok iyi olduğunu gördün. altıncı gün gök ve yer, bütün öğeleri ile tamamlanmıştı. yedinci güne gelindiğinde yapmakta olduğun işi bitirdin ve o gün dinlenmeye çekildin. belki de yedinci gün hala sürüyor, çünkü masumların, acı çekenlerin çığlıkları ulaşmıyor sana ve artık her şey güzel değil.

felsefe hayatıma yeni giren bişey. eğer ilgilenmiyosanız ve ihtiyacınız yoksa hiç bulaşmayın. son 3 aydır kafayı yemiş gibiyim.

mahsun kırmızıgül'ün filmi. doğu'da ki savaş yüzünden evini bırakıp istanbula gelen bir ailenin acıklı hikayesi..

bunu bizim köyden getirdim. adı berfindir, türkçe adı kardelendir. berfin çiçeğinin bir hikayesi vardır. bütün dünyada güneşe aşık tek bir canlı vardır, o da berfindir. güneşe aşıktır, ama güneşi daha hiç görmemiştir. çünkü bilir ki güneşi gördügü an canından olacaktır. bütün berfinler canından olacağını bile bile güneşi görüp o dakika ölürler. berfin kadar hiçbir şey cesur olamaz..
-
"öldüğüm zaman allahın karşısına geçicem ve allahım beni niye kadın yaratmadın diye sorucam.."

kitapçıya gidip bu kitabı istediğimi söyleyince çalışan bana "eğer intihara meyilli değilsen oku." demisti. okudum bitirdim. 10/8 verebilirim. werther'in üzülmesi çok normal ama bunun intihara kadar gitmesini biraz abartı buldum.

eğer tadında tutmasını bilmezsek hic bi yere varamazsınız. cok uzatılmasıda, kısa tutulmasıda doğru değil bana göre.

zor bir günün ardından sevdiğin insanla bulusup kafanı onun omzuna koymakm sessizce sadece öyle durmak. bence tek ihtiyacımız olan bu.

given - fuyuno hanashi
mafuyu bu şarkıyı ölen eski erkek arkadaşı için söylüyolar.. benim tüylerimi diken diken eder.

ilk karantina zamanları anime izlemeye başlamak istiyordum bu yüzden anime izleyen bi arkadaşım bana listesini attı. banana fish'in isminin komik olduğunu bu yüzden komedi animesi olduğunu düsündüm... gerçekten... 1 günde bitirdim ve 1 hafta boşboş duvarlara baktım. simdi nerdeyse 50 tane anime izlemisimdir ama banana fish bende çok ayrıdır.. ash ve eiji'nin sevgileri ölesiye aklımdan çıkmayacaktır.

karşısındakini dikkatle dinlemesi, kibar ve naif oluşu bence. bunlar beni gerçekten etkiler.

osamu dazai (gerçek ismi şuji tsuşima) 1900lerin başında japonya'da dünyaya gelmiş. geniş ve zengin bir ailenin oğluydu fakat 19 yaşında ilk intihar girişiminde bulundu. üniversitede okuduğu bölümü bile tamamlayamadı, işsiz kaldı. 2.dünya savaşı sırasında tokyoda ki evi 2 kere yandı. 1939 yılında evlendi ve savaştan hemen sonra hayatının en parlak dönemini yaşamaya başladı. dazai 13 haziran 1949 tarihinde metresi ile çifte intihar etti. ölüsü altı gün sonra tam 40.yaş gününde bulundu.

ortaokulda öğretmenim anlatmıştı. kültürel bi durum. annelerinin babalarının dedelerinin ve ninelerinin soyisimlerini aldıkları için böyledir.