sentetik zeka yazar profili

sentetik zeka kapak fotoğrafı
sentetik zeka profil fotoğrafı
rozet
karma: 4098 tanım: 1599 başlık: 13 takipçi: 52
Fakat Müzeyyen, bu derin bir tutku..

son tanımları


silikonlu kulaklık kullanamayan insan

(bkz: derdini seveyim)
devamını gör...

okuduğun kitaptan bir alıntı bırak

"yumuşak huylu kişilerin ince çerçeveli ya da çerçevesiz gözlükleri tercih ettikleri görülür. böylelikle bilinçsiz de olsa, karşılarındakini bakışlarıyla ürkütmeksizin daha iyi görebilme olanağı kazanır ve karşı-saldırganlık uyandırmamaya çalışırlar."

çıplak maymun - desmond morris
devamını gör...

içinden geçenleri yazmak

valla döt, möt istemez.
seçilmiş kelimeler kullanılarak her şey anlatılabilir.
o kadar latif ve kibar hakaret edersiniz ki, iltifat zannedilir.
devamını gör...

risale-i nur

nietzsche'nin "böyle buyurdu zerdüşt"ü, sabuklamalarıdır.
ancak "risale-i nur" külliyatı, bir delinin sabuklamalarından daha başka bir şeydir. üzerine daha fazlası koyulamaz bu saatten sonra.

yazarının lakabı "bediüzzaman" (zamanın harikası) olan birinden de "risale-i nur" (parıltı broşürleri) gibi bir külliyat beklenirdi zaten.

["parıltı broşürleri" biraz serbest bir çeviri oldu ama, idare edin artık. bence yakıştı.*]
devamını gör...

14 haziran 2023 almanya'dan vize açıklaması

"yersen" tadında bir açıklama ile geçiştirmişler.
devamını gör...

perpa

cezaevi olması için yapılmamıştır. bu söylenti şehir efsanesidir.
perşembe pazarı'nı tek çatı altında toplamak niyetiyle yapılmıştır.
ancak zamanla, insanın içine girdiği herşey gibi, yapılış amacı dışında tüm illegal-gayr-ı meşru ticaretin döndüğü yer olmuştur.
basılı kağıt fatura dönemi bitmeden önce, kurulan sahte şirketlerin, kesilen naylon faturaların haddi hesabı yoktur.
bu işlerle uğraşan, karanlık, bellerinde silahla gezen, kasımpaşa tayfasının yuvasıdır.
yine de:
viki - perpa
devamını gör...

günaydın sözlük

günaydın sözlük milletinin insanları. *
devamını gör...

sinirliyken rahatlamak için yapılanlar

bi sigara...
devamını gör...

gece gece aklına düşmesi

çıksaydı...
düşerdi!
devamını gör...

yazarların itiraf köşesi

taş'ı gediğinden çıkartmak hem biraz zaman alacakmış, hem de zorlu bir süreç olacakmış.
bakalım...

...

uykusuzluk.. ter.. uykusuzluk.. ter..
tam bir şeyler düzelmeye başlamışken, mental anlamda tamir olurken, fiziksel anlamda çöküyorum. aman ne iyi.
benim bunu da atlatmam lazım. en azından "onlar" için. ben umudu kesmişken kendimden, hem de yıllar önce, benden benim adıma umutlananlar için...

dışarı çıkmıyorum. kendimi eve kilitledim. çünkü biliyorum, çıkarsam, bir şeyler alıp içeceğim. en azından bira. işin kötüsü beşiktaş'ın itini, kopuğunu, torbacısını moda'dan da daha iyi bilip, tanıyorum. cebimde para da var. tüm şartlar "yoldan çıkmam" için sözleşip, kusursuz biçimde biraraya gelmiş gibi.

yeni oyuncaklarımla oynuyorum. eskiden teknoloji çok mutlu ederdi, ayaklarımı yerden keserdi, uçardım mutluluktan.

şimdi bir yandan aklım "o"nda, diğer yandan madde ve alkolde.

50 mg.lık "naltrexone hydrochloride" verdiler. belki de yatıracaklardı ama, beni amatem'e götürenler sayesinde yırttım. bir tür meslektaş dayanışması sanırım.

ilaç klasik yan etkiler yapıyor.
huzursuzluk, uykusuzluk, bulantı. katlanmaya çalışıyorum işte. yalan söyledim. katlanmaya çalışmıyorum. gayet s...ke s...ke katlanıyorum bal gibi.

***

eskiden karşısına çıkmaya layık görmezdim kendimi, şimdi yazmaya bile layık görmüyorum. yazamıyorum da zaten. çok kırdım kalbini. daha doğrusu öyle dengesizlikler yaptım ki, iğrendi, nefret etti benden. tabii bunlar benim kuruntularım. nefret edip, iğrendiğini de sanmam. nötrdür. görmezden gelir, dikkate almaz. gözünün ucuyla bakmaz, kıyamet kopacağını bilse...
devamını gör...

yolun sonunda beklediğin kişi ya bıraktığın kişi değilse

tamamen bizim uydurmamız.
ortada ne yol var, ne de sonunda beklediğimiz/bıraktığımız biri.

17 yaşında; 3. sınıf, örtüleri leş gibi olmuş masalarda, çaptan düşmüş fahişelerle içtiğimiz dandirik pembe köpüklü şarabı şampanya diye kazıklayan pavyonların ampülü patlak tabelalarında düşürdük bu tür vıcık vıcık romantizmleri.
ve çok sarhoştuk, eğilip almaya üşendik.
devamını gör...

neandertalleri soykırım ile yok etmiş olmamız

-- alıntı --

belki de kötülüğü ağır basan bir vicdan topalıydı babam, hepsi bu. belki de kendi babası yüzünden böyle olmuştu. o da kendi babası yüzünden... o da kendi babası yüzünden... o da kendi babası yüzünden... sonuçta hepimiz, hayatta kalanların çocukları değil miydik? savaşlar, depremler, kuraklıklar, katliamlar, salgınlar, işgaller, kavgalar ve felaketlerden sağ çıkanların çocukları... dolandırıcıların, hırsızların, katillerin, yalancıların, muhbirlerin, hainlerin, batan bir gemiden ilk kaçanların ve de başkalarının ellerindeki cansimitlerini söküp alanların çocukları... sağ kalmayı bilmiş olanların... sağ kalmak için her şeyi, ama her şeyi göze almış olanların... bugün hayattaysak eğer, soyağacımızdan birileri “ya o ya ben!” dediği için değil miydi? belki de kötülüğün ağır basması bile değildi bu. doğal olandı... sadece bize çirkin geliyordu, o kadar... ama doğada çirkinlik diye bir şey yoktu... güzellik de... gökkuşağı sadece gökkuşağıydı ve hiçbir doğa bilimleri kitabında altından geçilebileceğine ilişkin bir bilgi yoktu.*

-- alıntı --
devamını gör...

geceye bir şiir bırak

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

y'ol - birhan keskin
devamını gör...

semtlere en çok uyan şarkılar

esenyurt
devamını gör...

geceye bir şarkı bırak

en sonunda bu da oldu denilen olay

sevişmek istenilen yazarlar başlığının küşadı da yapıldı.
devamını gör...

körkütük aşık olmak

başa hayr getirmez.
vazgeçin bu sevdadan gençler.

aşk kelimesi arapça bozulmuş bir kelimedir. aslı "ışk" tır. yani bildiğimiz ışık.
ancak arapça'da bizim türkçe'de sadece "ışık"la karşıladığımız, anlamları arasında nüanslar bulunan bir çok kelime vardır.
ışığın kaynağının belli olup olmamasından tuttun da, aydınlık şiddetine göre değişen anlamlardaki nüanslardır bunlar.
derece gibi düşünürseniz, en düşük derecelisi "ışık"tır.
ışk'ın kaynağı bellidir, sürelidir ve sınırlı bir aydınlatma gücüne sahiptir.
esas püf noktası şurası ki, arap belâgatinin şaheseri kur'an'da, ışk kelimesi asla allah'a izafe edilmez. "ışkullah" diye bir tamlama yoktur yani.
dolayısıyla tasavvufun uydurması "allah aşkı"nın sağlam bir dayanağı yoktur.
ancak kur'an'da allah'a "nur" izafe edilir. (nurullah).
zira, nur'un kaynağı belirsizdir. bir anda her yeri eşit şekilde aydınlatır ve sonsuzdur.
nur suresi 34. ayet "nur ayeti" diye bilinir ve osmanlı döneminde kandillerin kaşına (kenarına) işlenirmiş.

tüm bunlardan çıkan sonuç, aşk, önünüzü aydınlatmaya bile fersiz kaldığı için, körkütük bir duruma düşürür insanı. önünü görmekten aciz, muhakeme yeteneğinde yoksun bırakır..
devamını gör...

normal sözlük yazarlarının isimlerinin anlamları

yanardağ.*
devamını gör...

yazarların itiraf köşesi

eskiden "bu da geçer" diye düşünürdüm. (deler de geçer ama) geçerdi.
bu defa, geçmiyor.
neyse...
devamını gör...

normal sözlük yazarlarının şu an ihtiyacı olan şey

rakı.
ama ilaç alıyoruz.
suyu sulandırıp içmekteyiz.
devamını gör...
devamı...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim