sora ni hana yazar profili

pazartesi sendromuna kafam girsin, size bie şey olmasın.

seçim atılımı öncesi olabilir, tabii o zamana kadar gazze’ye çoktan çok yıldızlı oteller yapılmaya başlar, değil mi?

çılgın bediş’i her hafta beklerdim. sonra sıdıka’da beklediğim bir diğer diziydi. ikinci bahar ailece izlediğimiz nadir dizilerdendi. avrupa yakası da bir diğer favorimdir.

günaydınnnnnnn.

+1’imle buradayım. selamlar sözlükçüler. hehe.

bir kedi değil, iki kedi bırakıyorum buraya.

hiç sevmem, sevemedim. benim için varsa yoksa kuşbaşılı pidedir, gerisi yalandır.

güneş benzeri bir yıldızın etrafında dönen ilk ötegezegen, 51 pegasi b, keşfedildi.
6 ekim 1995

canım çok istedi şimdi ama geç oldu, bu saatten sonra yememeliyim. ama yarın mutlaka yiyeceğim. hatta güzel bir domates sosu da yapayım üzerine. biraz yaz esintisi etkisi olsun. en zararlı şeyler neden hep akşam/gece gelirki insanın aklına. akffkgkr

(bkz: https://youtu.be/KCHfypkdUL...)

nasıl birisin
beni böyle üzebilirsin
sanki her şeyi denedin
kalabilirsin, pekala gidebilirsin
daha degersiz hissettiremezdin

günün anlam ve önemine binaen. anfkfl

tuz gölü kuş varlığı yönünden en zengin göllerimizden biri, aynı zamanda türkiye’nin ikinci büyük gölü. tuzlu ortamlara uyum sağlamış olan flamingo, kılıçgaga, angıt ve benzeri kuşların yanı sıra yağmurcunlar, turnalar, yaban kazları ve yaban ördekleri gölde büyük topluluklar halinde yaşamaktadır. tuz gölü, flamingoların ülkemizdeki en önemli kuluçka alanı olup, gölün orta kesimlerinde her biri 5-6 bin yuvadan oluşan dev kuluçka kolonileri bulunmaktadır. tuz gölü özellikle tuza ve kuraklığa dayanıklı türlerin bir gen bankası yani genetik rezerv alanı konumundadır. küresel ısınma nedeniyle bitki yetiştiriciliğinde sorun yaşanması durumunda da tuz gölü havzası’nda yetişen endemik bitkilerin genleri sebze ve meyvelere aktarılarak açık kapatılabilecektir.

fazla dinlenmiyorsun, kendini dinlemiyorsun. kafan bazen allak bullak. rahat bırak kendini.
biraz dur ve zihnini yorma. ama olmaz değil mi, yapamazsın bunu. illa bir sebep icat edersin kendine, koşmak ve daha fazla yorulmak için. aptalsın, aptal!

zaten en çok da zor ve yorucuyken aşka zaman ayırmak gerekmez mi? yorgunsun, bitkinsin belki de canın çok sıkılmış. ama sevdiğin insanı görüyorsun, sanki bütün dertler uçup gidiyor. içindeki o mutsuz yığınlar bir anda terk ediyor kalbini ve ruhunu. öyle bir neşe doluyorsun ki, hiç bitmesin istiyorsun o anlar. iyileşiyorsun, iyileştiriyorsun. sen o, o sen oluyorsun. bir müddet hayatın o tüm zorlukları yokmuş gibi…

bütün gün 1 gram mesaj yazmaz, akşam eve gelirim kitap okuyacağım tam böyle oturmuş, kurulmuşum. oh canım kitabım diyorum ne güzel okuyacağım seni! çok da heyecanlı oluyor bazı kitaplar, insanın okudukça okuyası geliyor.
sonra pat o anda yazası tutuyor sevgilinizin, bitmiyor muhabbette daha da devam ediyor. iş normal telefonla görüşmeye kadar gidebiliyor ve kitap o gün yalan oluyor. agkfjdl

içimde bir buğu ve sis var sanki. kafam allak bullak, biraz nazlı bir beden.
bugün varla yok arası, arada kalmışlık hissiyle doluyum. araf dedikleri şey bu mu?

göz yaşlarını gizlemek için iyi bir yöntem olabilir efem. agkfkd