yagmurkk yazar profili

o bunu okuyor olsaydı, nefes alamıyor olurdum. ölü ruhum tekrardan canlandırdı. ama o bana geri gelemeyecek kadar çok uzaklarda bende ona gidemeyecek kadar çok yorgunum..

güçlü olmak, herşeyi basarabilecegine inanması ve kendini çok fazla sevmesi

bundan bir kaç yıl öncesinde gerekli gereksiz hayatımda ki her insana uzun uzun yazar derdimi anlamalarını umardım. bir zaman sonra kendimi oralarda bir sığıntı gibi hissettiğim zaman kendimi oradan soyutlama isteğine kapıldım. pişmanmisin diye sorsanız zerre değilim. o günden beri insanların birbirilerini yeterince anlamadığını ve dinlemedigini öğrendim. insanlar, menfaatleri için yaşıyorlardı çok geç öğrendim. derin yaralanmadan hayata kalmayı başarabildim. ardından, kendi düşüncelerimi , hisslerimi bir deftere döktüm. inanın ki çok iyi geldi. daha sonra düşünceleri mi ve tüm hisslerimi başka şekilde anlatmaya karar verdim. bazı şeyleri başaramayacaktım belki ama denemekten zarar gelmezdi. bazı şeylerden kastım duygularımı zaman geçtikçe hissleştirmekti. en zoru buydu inanın..
bir şeyler yazmaya başladığım sıralar da kendimi çok iyi hissettiğimi farkettim. aslında önceden farketmistim sadece kabullenemiyordum.

çevremdeki insanların bana takmış olduğu bir lakapları var. " gaddar " bir şey olduğu zaman üzülmem, ağlamam fakat sinirlenince kendi içimde kendimi zaptederim. zapt etmek değil aslında tüm duygularımı içimde yaşadığım için hiç böyle bir düşünceye girismedim. ama siz siz olun duygularınızı köretmeyin.

sinirlerin insanları yıprattığını düşünüyorum. insanların duygulari saniyelik de olsa yıpranınca düşünceleri ve vereceği tepkiler de haliyle değişkenlik gösteriyor. insandan insana değişen bir durum. bildiğim kadarıyla insanlar bu durumdan çok da hoşnut değiller. sinirlenen insanlarin hem ağlayıp hemde kendilerini ifade edemiyor olmaları onları bayağı bir sinir ediyordur.

herşeyini kaybetmiş kadının içine attığı çığlıkların kalbi hor ates gibi yakmasi.

öncelikle dershaneye gitmeden önce hedeflerini belirlemen ve kesin kararlara varman gerek ayrıca ne yaptığını bilmiyorsan bu işlere bulaşmamalısın. çünkü , ailenin baskısı gittikçe artıcak bunun olmasını istemiyorsan dediklerimi kesinleştirmen gerek aksi takdirde de bir avuç dolusu laf söylenebilir sana. neyse geçiyorum buraları diyelim ki dershaneye gittin oraya kendin için gittiğini bilmen lazım yani söyle diyim , kendi ayaklarımın üzerinde durmak için dershaneye gidiyorum diye düşün. aksi takdirde orada çok sıkılacaksın ve kendimce sunu düşünüyorum, dershaneye gitmek kesinlikle doğru bir şey.
-saygılar

birçok şey yapmak aslında hayal kurmayı pek beceremem ama eğer ki hayal kurabilmeyi becerseydim, kitap fuarlarında bir sürü kitabıma imza atıp insanlarla kendi kitabım hakkında konuşmak isterdim. daha sonra kalan 54 şehri de doyasıya gezmek isterdim. ve eklemek isterim ki, gerçek bir yazar , birçok üniversite diplomasına sahip olmak isterdim. isterdim de isterdim.. umarım gerçek olurlar

beni sev, anneni severmiş gibi sev.

watppadde yazilmayi bekleyen 2 kitabım var

bir insanı sevdiğin veya tanıdığın için özür dilemeyezsin. çünkü insanız, severiz de tanırız da bazen insanların çok saçma düşüncelere sahip olduklarını düşünürüm. haksız da sayılmam :)

bu kelime yani özür dilerim kelimesi bazen insanlara çok zor bir şeymiş gibi hissettiriyorlar ki. sanki bir insan özür dileyince yok olacakmışlar gibi hissediyorlar. bilseler, özür dilemenin büyük erdemlik olduğunu bilselee sürekli özür dilemek isterler miydi? sanmıyorum. özür dilemenin büyük erdemlik olduğunu bilseler bile insanlar aynıdır. özür dilemek onların yapısında hiçbir zaman yoktu çünkü onlar özür dilemeyi kendilerine hakaret gibi görüyorlar.

ölmekle yaşamak arasındaki derin çizgi. o çizgiyi aşabilirsen ölürsün.. aile yeri geldiğinde insanın duygularını öldürebiliyor.

çocuk gibi davranan insanların her zaman bir tarafının buruk olduğunu düşünürüm. çünkü insanlar, içindeki acıyı dışa vurmamak için hep gülüp, şakalar yaparlar. belki başka bir şey yüzündendir bilemeyiz. ama bildiğim şeyler bununla tabi ki sınırlı kalmıyor. 45 yaşındaki birey, yeri geldiğin de asabi de olur çocuk da olur. önemli olan hepsini bir dengede tutabilmeyi başarmak.

trip atan ergen kızları ancak şu kelime tanımlayabilir, büyüme çağında olan insanlar. aslında bi bakımdan şunu da düşünüyorum. 35 yasındaki bir bireylerin 15 yasindaki birey de ergen olabiliyor. tabi ki bu benim varsayımım kimine göre bu düşüncem farklı gelebilir