1.
yönetmenliğini osman fahir seden'in yaptığı, 1978 yapımı bir kemal sunal filmi. konusu kısaca, bir türlü bir işte dikiş tutturamayan baş karakterin en sonunda bulduğu işle turnayı gözünden vurmasıdır.
en komik sahnelerinden biri de budur:
en komik sahnelerinden biri de budur:
devamını gör...
2.
1978 yılında yayına giren komedi türü filmdir.
kemal sunal'ın başrol oyuncusu olduğu filmde oya aydoğan ve ali şen gibi usta oyuncular da yer alıyor.filmde bir trende karşısına çıkan oya sayesinde reklam filmlerinde oynamaya başlayan şaban'ın başına gelenler ele alınıyor.
kemal sunal'ın başrol oyuncusu olduğu filmde oya aydoğan ve ali şen gibi usta oyuncular da yer alıyor.filmde bir trende karşısına çıkan oya sayesinde reklam filmlerinde oynamaya başlayan şaban'ın başına gelenler ele alınıyor.
devamını gör...
3.
filmde şen dana aile kasabı hayri koç'un(bu isim bile başlı başına bir mizah unsuru)
şen bir dananın varlığına mı gülsem, aile kasabı derken kastedilen şeyden mi ürksem, koç gibi mükemmel bir kasap dükkanı adı olabilecek soyada sahipken danayı tercih eden vizyonsuzluğa mı ağlasam...
neyse efendim filmde şen dana kasabı hayri koç'un bir sahnede bizim şaban mı diye soran şaban'ın babasına; yok beşiktaş'ın sol açığı şaban diyerek cevap verir.
bahsettiği kişi inanılmaz hızlı bir solak olan o dönem beşiktaş'ın sol açığı şaban kartaldır. beşiktaş taraftarı ona kartal şaban olarak hatırlasa da, kemal sunal filmlerinin en popüler döneminde oynamış olması yüzünden çoğu zaman moralini bozmak isteyen rakiplerden inek diye tezahürat edenler, möleyen tribünler önünde sahaya çıkar.
6 sezon süren beşiktaş kariyerinin ardından iskenderun spor sonrasında alt liglerde geçen bir kaç yılın ardından futbolu bırakır. halı saha işletmeciliği, nakliyecilik derken borç batağı ve bunalımlar neticesinde yıllar sonra evinin bodrumunda kendini asarak intihar edişi ile hatırlanır.
(bkz: şaban kartal)
şen bir dananın varlığına mı gülsem, aile kasabı derken kastedilen şeyden mi ürksem, koç gibi mükemmel bir kasap dükkanı adı olabilecek soyada sahipken danayı tercih eden vizyonsuzluğa mı ağlasam...
neyse efendim filmde şen dana kasabı hayri koç'un bir sahnede bizim şaban mı diye soran şaban'ın babasına; yok beşiktaş'ın sol açığı şaban diyerek cevap verir.
bahsettiği kişi inanılmaz hızlı bir solak olan o dönem beşiktaş'ın sol açığı şaban kartaldır. beşiktaş taraftarı ona kartal şaban olarak hatırlasa da, kemal sunal filmlerinin en popüler döneminde oynamış olması yüzünden çoğu zaman moralini bozmak isteyen rakiplerden inek diye tezahürat edenler, möleyen tribünler önünde sahaya çıkar.
6 sezon süren beşiktaş kariyerinin ardından iskenderun spor sonrasında alt liglerde geçen bir kaç yılın ardından futbolu bırakır. halı saha işletmeciliği, nakliyecilik derken borç batağı ve bunalımlar neticesinde yıllar sonra evinin bodrumunda kendini asarak intihar edişi ile hatırlanır.
(bkz: şaban kartal)
devamını gör...
4.
bir osman f. seden filmidir.
filmin senaryosunu da yönetmen osman f. seden yazmıştır. filmin başrollerinde türk sinema tarihinin gelmiş geçmiş en büyük komedyenlerinden biri olan kemal sunal, oya aydoğan, cem erman, ali şen, leman akçatepe ve yönetmen osman f. seden oynamıştır.
filmde kemal sunal bu sefer bir halk kahramanına dönüşür. şaban artık bir kahramandır. tıpkı kemal sunal'ın gerçek yaşamında olduğu gibi.
hiçbir işte dikiş tutturamayan, tutturmaya da niyeti olmayan sütçü babası, oğluna kıyamayan annesi ve abilerine gıcık olan iki erkek kardeşi ile yaşayan şaban pek de işe yarar bir adam değildir aslında. tuvalette çizgi roman okurken gözü dünyayı görmez, genel olarak da zaten kendine müslüman bir insandır.
ancak bir gün bir reklam firması artık ünlüleri değil halktan birini reklamlarında kullanmaya karar verince şaban bir anda ünlü bir halk kahramanına dönüşür. şaban'ın reklamını yaptığı her şey kapış kapış gider ama hayat asla bu kadar kolay değildir.
filmde güldüğüm çok yer oldu ama en çok babasının verdiği harçlıktan sonra zamparalık konusunda yaptığı uyarıya şaban'ın verdiği cevap efsanedir:
- bu paraya şey bile çekilmez..
filmin senaryosunu da yönetmen osman f. seden yazmıştır. filmin başrollerinde türk sinema tarihinin gelmiş geçmiş en büyük komedyenlerinden biri olan kemal sunal, oya aydoğan, cem erman, ali şen, leman akçatepe ve yönetmen osman f. seden oynamıştır.
filmde kemal sunal bu sefer bir halk kahramanına dönüşür. şaban artık bir kahramandır. tıpkı kemal sunal'ın gerçek yaşamında olduğu gibi.
hiçbir işte dikiş tutturamayan, tutturmaya da niyeti olmayan sütçü babası, oğluna kıyamayan annesi ve abilerine gıcık olan iki erkek kardeşi ile yaşayan şaban pek de işe yarar bir adam değildir aslında. tuvalette çizgi roman okurken gözü dünyayı görmez, genel olarak da zaten kendine müslüman bir insandır.
ancak bir gün bir reklam firması artık ünlüleri değil halktan birini reklamlarında kullanmaya karar verince şaban bir anda ünlü bir halk kahramanına dönüşür. şaban'ın reklamını yaptığı her şey kapış kapış gider ama hayat asla bu kadar kolay değildir.
filmde güldüğüm çok yer oldu ama en çok babasının verdiği harçlıktan sonra zamparalık konusunda yaptığı uyarıya şaban'ın verdiği cevap efsanedir:
- bu paraya şey bile çekilmez..
devamını gör...
5.
kemal sunal, oya aydoğan, cem erman, ali şen, leman akçatepe, feridun şavlı, süleyman turan, reha yurdakul, asım par, oya öge, orhan elmas, memduh ünsal, kudret karadağ, yusuf çetin, zeki sezer, renan fosforoğlu, hakkı kıvanç ve nermin özses gibi oyuncuların olduğu 1978 yapımı bu dram/komedi/politik türündeki filmin yönetmeni ise osman fahir seden'dir
filmimiz kendi halinde saf bir gencimizin reklam anlaşmaları imzalayarak bir sürü ürünü halka sattırmasından sonra inşaat sektöründe ve gıda sektöründe sorunlar çıkmasından sonra reklam çekmeyeceğini söyleyen gencin elinden verdiklerini almakla hatta kaldıkları gece konduyu da almakla tehdit eden patronu arasında geçen çekişme konusu üzerinden gidiyor. kendisine yapılan haksızlığı ve gerçekleri söylemek istediğini söyleyen şaban televizyon gelmezse kendisini ve ailesini yakacağını söyler tabii buraya kadar bir çok şey var ama burası vurucu sahnelerden ve filmde çok güzel noktalara değindiği için hakkı verilmesi gereken bir film olduğunu söylemek lazım.
film izlenilmesi gereken filmlerden tabii ki izlenemeyenler için söylüyorum ama bu ülkede yaşayıp kemal sunal izlememek biraz tuhaf kaçabilir bu zamana kadar mutlaka izlenmiştir ama bu değil ki biz bu filmleri hiç paylaşmayacağız aksine daha fazla paylaşacağız. iyi seyirler.
filmimiz kendi halinde saf bir gencimizin reklam anlaşmaları imzalayarak bir sürü ürünü halka sattırmasından sonra inşaat sektöründe ve gıda sektöründe sorunlar çıkmasından sonra reklam çekmeyeceğini söyleyen gencin elinden verdiklerini almakla hatta kaldıkları gece konduyu da almakla tehdit eden patronu arasında geçen çekişme konusu üzerinden gidiyor. kendisine yapılan haksızlığı ve gerçekleri söylemek istediğini söyleyen şaban televizyon gelmezse kendisini ve ailesini yakacağını söyler tabii buraya kadar bir çok şey var ama burası vurucu sahnelerden ve filmde çok güzel noktalara değindiği için hakkı verilmesi gereken bir film olduğunu söylemek lazım.
film izlenilmesi gereken filmlerden tabii ki izlenemeyenler için söylüyorum ama bu ülkede yaşayıp kemal sunal izlememek biraz tuhaf kaçabilir bu zamana kadar mutlaka izlenmiştir ama bu değil ki biz bu filmleri hiç paylaşmayacağız aksine daha fazla paylaşacağız. iyi seyirler.
devamını gör...
6.
çok şey anlatan filmlerden biri. insanların insanları nasıl kullandığını ve hatta nasıl acımadan para uğruna diğer insanları önemsemediğini gözler önüne seriyor. bunu bir de masumlar üzerinden yaparak bizleri olmayacak insanlar ile de düşman ediyorlar fakat bize şunu da anlatıyor ne olursa olsun korkmayın ve kendinizi anlatın. bir de bunu insanları güldürerek yapınca tadından yenmiyor zaten.
devamını gör...
7.
o kadar film önerdik bir de kemal sunal filmi önerelim. filmdeki eleştiriler çok iyi nereye ne söylemek istemişse direkt söylemiş hiç çekinmemiş onu söylemek lazım. zaten insanda böyle olmalı öyle lafı dolandırmak iyi bir şey değil.
kemal sunal klasiklerinden. her yerde gönderme var zaten filmin kendisi bile gönderme. insanımızı çok güzel eleştiren filmlerden özellikle müteahhitleri yerden yere vuruyor burada. hakediyorlar mı kesinlikle hakediyorlar. hepsi aynı mı hepsi aynı değil ama yüzde olarak bakarsak yüzde doksanı noksan. he derseniz suç onlarda mı bana sorarsanız onlarda değil. denetleyen iyi denetlesin ya da para yemesin mesela. film bu detaylara fazla inmiyor genel olarak üstün körü eleştiriyor ama o bile fazlasıyla yetiyor. en büyük eleştiriyide reklam sektörüne yapıyor tabii. buzdolabı reklamı yapılır dolabın kapısı elinde kalıyor, pantolon reklamı yapar pantolon yırtılır, yiyecek reklamında yenen şeyin kokusu ve tadı berbat. yani say say bitmez bizim insanımız her yerden birbirine kazıt atma peşindedir filmde. zaten onu sokaktan alıp ünlü yapanlardan intikamını alması ile bitiyor film.
izlenmesi gereken filmlerden diyeceğimde izlemeyen var mı diye sormam lazım öncelikle. izlemeyen varsa teessüf ederim. iyi seyirler.
kemal sunal klasiklerinden. her yerde gönderme var zaten filmin kendisi bile gönderme. insanımızı çok güzel eleştiren filmlerden özellikle müteahhitleri yerden yere vuruyor burada. hakediyorlar mı kesinlikle hakediyorlar. hepsi aynı mı hepsi aynı değil ama yüzde olarak bakarsak yüzde doksanı noksan. he derseniz suç onlarda mı bana sorarsanız onlarda değil. denetleyen iyi denetlesin ya da para yemesin mesela. film bu detaylara fazla inmiyor genel olarak üstün körü eleştiriyor ama o bile fazlasıyla yetiyor. en büyük eleştiriyide reklam sektörüne yapıyor tabii. buzdolabı reklamı yapılır dolabın kapısı elinde kalıyor, pantolon reklamı yapar pantolon yırtılır, yiyecek reklamında yenen şeyin kokusu ve tadı berbat. yani say say bitmez bizim insanımız her yerden birbirine kazıt atma peşindedir filmde. zaten onu sokaktan alıp ünlü yapanlardan intikamını alması ile bitiyor film.
devamını gör...
8.
sütün dökülmesinden sonra yarın biraz daha fazla su katarsın demesi, kültürlenmek için çizgi roman okuması, kardeşleri kahvaltı yaparken gerçekten peynir kavgası yapmaları (çöpçüler kralında ekmek arası peynir yerken dudağının kenarında peynir kaldığı sahnede benim için unutulmazdır). say say bitmez bu filmlerin kıymeti çok fazladır.
devamını gör...