1.
beni, ömrüm boyunca çirkinliğim yüzünden sevilmeye layık olmadığıma, aptal olduğum için de başarılı olamayacağıma inandırmaları. bu bir kendini gerçekleştiren kehanet mi yoksa gerçekten haklı mıydılar, bilemiyorum. çünkü hem sevilmedim, hem de başaramadım.
devamını gör...
2.
onlarla yaşamamama rağmen hala kavgalı olduklarını öğrendiğimde, sezdiğimde günüm rezil oluyor. göğsüme öküz oturuyor. mutlu olamıyorum. hatta genelde mutlu olamıyorum ya mutluluğu haram ettiler bana. dışarıdan taş gibi görünüp içi hep hüzün dolu biriyim. ailesi ilgi ve sevgi dolu insanları görünce ciğer görmüş kedi gibi oluyorum.
neden geçmiyor, bitmiyor, geride kaldı artık böyle yaşamak istemiyorum diyorum ama ruh halim anında değişiyor kavgalı olduklarında ve hatta kavga etme potansiyeli olduklarında... bilen varsa bir akla ihtiyacım var.
neden geçmiyor, bitmiyor, geride kaldı artık böyle yaşamak istemiyorum diyorum ama ruh halim anında değişiyor kavgalı olduklarında ve hatta kavga etme potansiyeli olduklarında... bilen varsa bir akla ihtiyacım var.
devamını gör...
3.
dayım ve teyzem, ben henüz 5 yaşımdayken beni sinemaya götürdüler. o devasa perdeyi ilk defa gördüm. göre göre dinozor gördüm... umumi tuvalette insanı kapıp ikiye bölen dinozorlar...
(bkz: jurassic park)
(bkz: jurassic park)
devamını gör...
4.
küçükken çokça şahit olduğum bağrışmalar. insan zamanla alışıyor ama atlatamıyor..
devamını gör...
5.
dünyada olmak bile bir travmadır galiba.
devamını gör...
6.
her seyi yardim almadan tek basina cozmeye calismak. derdi sıkıntiyi kimseyle paylasmamak. mukemmeliyetci olmak. her seyi kontrol etmeye calismak. diger insanlari memnun etmeye calismak. istemedigimiz iliskiler yasayip kendimizi feda etmek falan
devamını gör...
7.
kendilerine bağımlı olarak yaşamak, kendini savunduğunda bunu saygısızlık olarak algilamaları, kendin için bir şey yapmak istediğinde bunu bencillik olarak göstermeleri. sosyal fobi, anksiyetenin her türlüsü.
devamını gör...
8.
üst edit: est. 35 sene önceki olay çok takılmamak lazım. burada acılarımızı yarıştırmıyoruz lütfen herkes kendi travmasını gönül rahatlığıyla anlatsın.
babamın parçalanmış cesedini eve getirip yemek masasını üstüne yerleştirdikten sonra onu öpmem için telkinde bulundular.
8 yaşında bir çocuğa babasının cesedini göstermek hatta onu öpmesini istemek üstüne onun defni sırasında mezarına konmasına yardımcı olmasını beklemek ciddi sıkıntılar.
(bkz: psikopat yetiştirmenin incelikleri)
babamın parçalanmış cesedini eve getirip yemek masasını üstüne yerleştirdikten sonra onu öpmem için telkinde bulundular.
8 yaşında bir çocuğa babasının cesedini göstermek hatta onu öpmesini istemek üstüne onun defni sırasında mezarına konmasına yardımcı olmasını beklemek ciddi sıkıntılar.
(bkz: psikopat yetiştirmenin incelikleri)
devamını gör...
9.
#2602554
öncelikle başın sağolsun. ben bu travmayı okuduktan sonra kendi yaşadıklarımı yazmaya utanırım travma diye. tekrardan başın sağolsun.
öncelikle başın sağolsun. ben bu travmayı okuduktan sonra kendi yaşadıklarımı yazmaya utanırım travma diye. tekrardan başın sağolsun.
devamını gör...
10.
serenay sarıkaya'nın ''ikimizin yerine'' filminin son sahnesinde söylenmiş olan sözdür.
++ dünyanın en zalim yeri, aile ocağıdır.
aile içerisinde yaşanan travmaların sayısı belli değildir.
düşmanını uzakta arama, en yakınında ara, şeklinde bir sözümüz de vardır.
++ dünyanın en zalim yeri, aile ocağıdır.
aile içerisinde yaşanan travmaların sayısı belli değildir.
düşmanını uzakta arama, en yakınında ara, şeklinde bir sözümüz de vardır.
devamını gör...
11.
sayacak çok fazla var da sevdiklerimi korkutmak istemiyorum.
devamını gör...
12.
üçününde aynı gün trafik kazasında vefat etmesi.*
devamını gör...
13.
annem beni kalabalık bir ortamda tokatlamıştı. ulan onlar mesele değil de benle yaşıt bi de kız vardı. ne utanmıştım.
devamını gör...
14.
şimdi sıralı tam liste vermeyeyim ancak genetikle aktarılan ve çocukluğumdan bilinç altıma işlenenlerle uğraşıyorum hala. affediyorum, kabullenıyorum ve kendimi seviyorum.
bu konularda toplumca , öz yardıma kapatılmış oldugumuzu da bılıyorum. hatta bazılarınız okurken saçma bile bulacaktır.
o zaman şöyle aktarayım; şu an farketmeyebilirsiniz ama yıllar içerisinde taşımaktan yoruldugunuz, artık tahammül edemediğiniz, bazen anlam dahi veremediğiniz türlü geri dönüşleri, derin mutsuzlukları ve yalnızlıkları sorgulamaya başlayacaksınız. hiç sorgulamayanlarınız ani hastalıklarla yüzleşecek.o sebeple farkında olmak bile iyileşme yolunda bir adımdır.
en çok neremizden yaralıysak, başkalarını da tam oradan yaralama gayretımız bile bundan zira.
bu konularda toplumca , öz yardıma kapatılmış oldugumuzu da bılıyorum. hatta bazılarınız okurken saçma bile bulacaktır.
o zaman şöyle aktarayım; şu an farketmeyebilirsiniz ama yıllar içerisinde taşımaktan yoruldugunuz, artık tahammül edemediğiniz, bazen anlam dahi veremediğiniz türlü geri dönüşleri, derin mutsuzlukları ve yalnızlıkları sorgulamaya başlayacaksınız. hiç sorgulamayanlarınız ani hastalıklarla yüzleşecek.o sebeple farkında olmak bile iyileşme yolunda bir adımdır.
en çok neremizden yaralıysak, başkalarını da tam oradan yaralama gayretımız bile bundan zira.
devamını gör...
15.
6 yaşımdayken babamın tokat atması ve annemin evlat ayrımı yapması.
devamını gör...