ak parti ile ülkemiz 50 yıl ileri gitti

çok doğru 20 li yaşlarda olan ben 70 gibi hissediyorum bu ilerleme değil de nedir.

keşke bizi de götürseydi.

2002-2010 yılları arası için geçerli olduğunu düşündüğüm, yerinde bir tespit.

gerek ekonomik gerekse de sosyal alanlarda türkiye'nin en parlak olduğu dönemlerdi.

34 yıl çift hane enflasyon ile ilerlerken, tek haneli sayılara kadar düşmüştü. anayasanın büyük bir ölçüde demokratikleştirildiği dönemdi. ab ile tam üyelik ile ilgili müzakere süreci başlatıldı.

financial times'ın baş ekonomik yorumcusu wolf'un beyanı dönemin ekonomi bakanı ali babacan'a karşı, davos'ta şöyleydi: ''burada imtiyazlı konumda tek sizsiniz, bize ders verin'' buradan

2008-2009 ekonomik krizinin atlatılabilmesi vb. bir çok şey ancak bu dönemde mümkün olmuştu. avrupa'da büyüme eksi iken, türkiye'nin %10 büyüdüğü bir dönemdi.

tek bir kişi gelsin reddetsin. ama şunu demek istiyorum geçmişi bakarak övünmek değil, geçmişin bilinciyle geleceğe dönük başarıya götürecek hamleler gerekir. yapısal reformlar şart türkiye'de.

gitmedi mi arkadaşlar? bu süreçte bizi elli yıllık yıpratmadılar mı??? ben kendimi yetmişlerimde hissediyorum sayelerinde, çok şükür.

(bkz: yersen)

o kadar ileri gitti ki, dengeyi kuramadık.

domatesin kilosu 20, patlıcan 40, 50 kuruşluk simit 4 lira oldu. mesela deodorantlar 35 liradan başlıyor. hem aç kaldık hem koktuk.

hani bu kadar ileri gitmesek sorun olmazdı bence. az ileri gitsek de razıydık yani. çok gittik çok. r'ye takın biraz.

doğru. 0'dan ms 50'ye gitmiş olabiliriz

adamlar gauss topu, iyon topu yapmışlar, dünyanın saldırı ve savunma sistemini alt üst etmişler, hiçbir fiziksel mermi olmadan sadece manyetik dalgalarla araçları, binaları yerle bir edecek teknolojileri bulmuşlar, beyinsiz gelmiş domatesin kilosu 20 lira olmuş diyor.
ucuza domates yemek istiyorsan avrupaya git beyinsiz! tanesi 1 euro.

ironi herhalde *

hıhıhı, aynen kanka.
(bkz: tabi lan manyak mısın)

(bkz: ironi)
ironinin tdk tanımı: "gülmece, söylenen sözün tersini kastederek kişiyle veya olayla alay etme "

ne zaman bu söylemi görsem aklıma yukarıdaki tanım gelir.

kimin ilerisi başka birinin ilerisi fiziki olarak benim geri olabilir, bakış açısı ile ileri geri çok karmaşık. zaten solunda diye uyardığın insan hangi solum da diye bir cevap verdiği bir ülkedeyiz.

(bkz: zamanda yolculuk), (bkz: time-ripper doğan)

50 yıl ileriden yazıyorum öyle söylendiği gibi 50 yıl falan ileride değiliz kesinlikle en az bi 100 yıl ilerdeyiz, emin olabilirsiniz.
- sir yusuf güney

olabilir tabiki
1)anadolu topraklarını genel olarak vatan kabul edersek
2)hangi y.y dan referans aldığımızda kritik..

birilerinin "ülkemiz" anlayışında bi yanlışlık var. ülke 50 yıl ileri gidip vatandaşın 200 yıl geride kalması nasıl izah edilebilir yoksa.. vatandaş ülkenin hızına mı yetişemiyor, aynı yönde değil ters yönlerde mi gidiyorlar her ne ise.. yok yok kesin bir yanlışlık var...!

devlet mallarını satarak 250 yıl da geriye gittik ama.

doğru; yol, körpü, cadde, yeni binalar, savaş sanayi , fikir özgürlüğü vs; ama ya borç? ya enflasyon, ya bozulan asayiş, tekelleşen üretim ve ticarret abee?

eskiden fakirlik vardı; lakin aclık yoktu. şimdi hem fakirlik var hem de açlık. gelecek karanlık. torpil, rüşvet, yolsuzluk, hile, yalan ve liyakatsizlik devlette gırla. evet.

tabi olum manyak mısın

nasıl yardırmış bizimkiler karşı çıkan olmayınca.
yapıııştırin lan.