akıp giden zamanın hızına yetişememek

bazen kendimi zamanın gerisinde kalmış gibi hissediyorum. olduğum yerde kalmamam ve zamanla daha iyi şeyler yapmam, kendimi birçok alanda geliştirmem gerekiyor gibi geliyor lakin sanki ben sadece duruyorum ve bir yabdan akıyor. yaş alıyoruz ama o yaş alıncaya kadar kendimize, çevremize ne katıyoruz da zamanı değerleniyoruz muamma...

zamanın hızı kavramı göreceli bir kavramdır.

bir yere yetişmeye çalışıyorken veya mutlu bir birliktelikteyken ışık hızına yakınsar,
canınız sıkkınken macun gibi uzadıkça uzar.

siz yavaş geçsin dedikçe hızlanır, bir an önce bitsin de kurtulalım kafasındayken tıngır mıngır geçer. şehirlerarası yolculuk molaları klişelerinden biri olan bir örnek vereyim: otobüs yarım saat mola verir çişiniz yoksa o zaman geçmez. çişiniz varsa tuvalete girer çıkarsınız süre çoktan bitmiş otobüs sizi bekliyor, muavinden azar yersiniz. zamanın hızı işte böyle bir şey.