ışık hızına geçmekteki inanılmaz mantık hatası

bilen bilir bilimkurgu filmleri hastasıyımdır. bugün de 823683486843. defa star wars serisine başladım.
şimdi bu amiral motorları hazırlayın ışık hızına geçiyoruz sözünü izleyenler bilir.
ışık hızına geçince etrafta ışıklı çizgiler falan oluyor hatırladınız mı ? hah sorunsal da burada başlıyor işte.
şimdi evrende serseri dolanan göktaşları falan var.
şimdi sorum şu, yıldız gemisinin yanında minnacık kalan o göktaşı ilerlediği düzlemden yıldız gemisi geçse o gemi o hıza ve şiddete karşın paramparça olmaz mı ?
anlamayanlar için görsel de ekleyeceğim.

meja açıklasın.

bir çeşit iddia. madem meja açıklasın denmiş, o halde denesin bakalım dili döndüğünce.

şimdi şöyle oluyor efendim o iş; evrendeki boşluklar çok geniş. aşırı geniş. "yuh!" denecek kadar geniş. o nedenle bir şeylere çarpmak çok kolay değil. bu cepte...

bu filmde hiperuzay denen bir kavram var ve bu aslında normal uzaydan farklı bir boyut diyebiliriz. normal uzayda seyahat ederken gittikçe hızlanıp hiperuzaya geçiş yapıyorlar. filme göre zaten bu geçişler, hızlı bir yolculuktaki en güvenli rotalar oluşturulduktan sonra yapılıyor.

bu rotalar neye göre oluşturuluyor? gerçek uzaydaki büyük kütleli cisimlerin konum ve kütle çekimlerine göre. hiperuzaya çıktığınızda bu nesnelerin sadece kütle çekim alanlarından etkileniyorsunuz. yani onlarla doğrudan çarpışmıyorsunuz. bu durumda çok küçük cisimlerle doğrudan çarpışmayacağınız ve bunların ufacık kütle çekimlerinden de fazla etkilenmeyeceğiniz için, toz ya da mikro meteorit gibi çok küçük parçacıklar tamamen devre dışı kalmış oluyor.

bir nevi kütle çekimlerinin gölgeleri içerisinde hareket ettiğiniz ve uzaydaki boşluklar çok büyük olduğu için, güvenli rotalar önünüze pek engel çıkmadan istediğiniz noktaya varabileceğiniz birer harita görevi görerek sizi gideceğiniz yere sorunsuz şekilde ulaştırıyor. gittiğinizde yeniden gerçek uzaya geçiş yapıyorsunuz. olay bundan ibaret.

edit: bir de bildiğim kadarıyla hiperuzayda ışık hızıyla hareket etmiyorlar zaten. evet ışık hızına yakın hızlara çıkıyorlar ve mesefaler normal uzaya kıyasla daha kısa. o nedenle de hızlı varıyorlar gidecekleri yere.

ışık hızına ulaştığınız anda maddesellik yok oluyor. tamamen enerji formuna geçiyorsunuz. bu yüzden de yol üzerindeki şerefsiz göktaşına çarpmıyorsunuz.

şerefsiz göktaşı ile karşılaşılınca eğer göktaşı saydam bir cisimse yıldız gemisini geri yansıyacaktır. bu durumda göktaşından yansıyan yıldız gemisi başka bir rotada hareketine devam edecektir ama gitmek istediği yerden farklı bir yere hareketini sürdürecektir. ışık hızı teknolojisine ulaşan bir gemide ışık hııznda hareket sağlayacak sistemlerde tasarlanmış olacağı için ya şerefsiz göktaşı ile hiç karşılaşmayacak yada yansıma sonrası tekrar kendi rotasına dönebilecektir.

problem şerefsiz göktaşının saydam bir cisim olmadığı durumlarda oluşur. çğnkğ yıldız gemimiz artık ışık formunda hareket ettiği için şerefsiz göktaşına çarpınca göktaşı tarafından sönğmlenecek ve yok olacaktır. bu durumda da yine hareket sistemleri olmadan vöyle bir yolculuğun olamayacağını gösterir.

ışıkta mantık aranmaz...

passengers filmindeki avalon gemisinin kalkanı.