1.
elif şafak'ın türkçeye araf ismiyle çevrilen kitabıdır. 2004 yılında yayınlanmıştır.
yazar kitabı ingilizce yazıp yayınlamış, ardından türkçeye araf ismiyle aslı biçen tarafından çevrilmiştir. yazar yaşadığı dil ikilemini de kitabı anadilinde yazmayarak ortaya koyması ile kitabın farklı kültürler arasında sıkışıp kalan karakterlerine de atıfta bulunmuş. bu yazım stili benim aklıma haruki murakami'nin türkçeye rüzgarın şarkısını dinle kitabını anadilinde yazmayıp ingilizce yazmasını hatırlattı.
doğduğu ülkeden farklı ülkelerde yaşayan insanların yaşadığı kültür karmaşasını, arafta kalma halini anlatıyor kitap.
birini gerçekten sevmekten, sonra onu kaybetmekten, yerleşip ister aile, ister ülke, ister evlilik olsun bir yerlere ait olmaktan, hayatın dönüşsüzlüğünden, geriye sardırılamazlığından ve ebedi düşmanı zamanın çizgisel akışından korkuyordu.
yazar kitabı ingilizce yazıp yayınlamış, ardından türkçeye araf ismiyle aslı biçen tarafından çevrilmiştir. yazar yaşadığı dil ikilemini de kitabı anadilinde yazmayarak ortaya koyması ile kitabın farklı kültürler arasında sıkışıp kalan karakterlerine de atıfta bulunmuş. bu yazım stili benim aklıma haruki murakami'nin türkçeye rüzgarın şarkısını dinle kitabını anadilinde yazmayıp ingilizce yazmasını hatırlattı.
doğduğu ülkeden farklı ülkelerde yaşayan insanların yaşadığı kültür karmaşasını, arafta kalma halini anlatıyor kitap.
birini gerçekten sevmekten, sonra onu kaybetmekten, yerleşip ister aile, ister ülke, ister evlilik olsun bir yerlere ait olmaktan, hayatın dönüşsüzlüğünden, geriye sardırılamazlığından ve ebedi düşmanı zamanın çizgisel akışından korkuyordu.
devamını gör...
2.
elif şafak'ın hem ingilizce hem türkçe yazdığı 2004 yılında yayınlanan külçe gibi hacimli kitabıdır. ilk okuduğumda vurulduğumu anımsıyorum. sonu gerçekten etkileyiciydi ve karakterlerin ruhunu hissettirdi.
kitabın konusuna gelirsek adı ile müsemmâ, kitaptaki herkes arafta
ölmek ve yaşamak arasında sıkışmış gençleri anlatıyor. elif şafak ise kendi dilini karakterlerine göre dizayn etmiş, kendi de o zamanlar gençti ama sanki kitaptaki karakter gibi anlatmış. bu çok iyiydi.
karakterlere gelirsek omar
ömer özsipahioğlu istanbullu bir genç olup amerika'ya okumaya gitmiş, orada ev arkadaşı arayan faslı abed ve diş hekimi öğrencisi piyu ile arkadaşlıklarının ardından ömer gail ile tanışıyor. gail lezbiyen ve saçlarına kaşık takan güzel bir kadın, ancak o da arafta.
debra ella thompson ise onun sevgilisi, okulda öğrenci işlerinde tanışıyorlar, gail evlendiği için araları bozuluyor.
abed ise faslı bir genç, müslüman ama istanbullu müslüman olduğu halde müslümanlıkla zerre ilgisi olmayan ömer'den ayrılamıyor.
piyu ise ev arkadaşı diş hekimi
diş hekimi olduğu halde metallere alerjisi var, alegre ile sevgili. ancak kız arkadaşı bir anoreksiya nervoza hastası. alegre'de arafta, çünkü bir kez bebeğini yitiriyor. kimse bilmiyor.
sevgilisi ona dokunmak istemediği için bedeniyle kavga halinde yaşıyor.
ömer ise kitaptaki en sert kişiydi, durmadan içen, sevişen, bir ayağı türkiye'de kalmış, amerika ve istanbul arasında arafta kalmış.
gail ile istanbul'a döndüklerinde hikayemiz tamamlanıyor...
kitabı ne zaman okusam o dünyaya gidiyorum. mutlaka okuyun.
bir insanın adını ögrenmek onun varoluşunun yarısını ele geçirmektir.
kitabın konusuna gelirsek adı ile müsemmâ, kitaptaki herkes arafta
ölmek ve yaşamak arasında sıkışmış gençleri anlatıyor. elif şafak ise kendi dilini karakterlerine göre dizayn etmiş, kendi de o zamanlar gençti ama sanki kitaptaki karakter gibi anlatmış. bu çok iyiydi.
karakterlere gelirsek omar
ömer özsipahioğlu istanbullu bir genç olup amerika'ya okumaya gitmiş, orada ev arkadaşı arayan faslı abed ve diş hekimi öğrencisi piyu ile arkadaşlıklarının ardından ömer gail ile tanışıyor. gail lezbiyen ve saçlarına kaşık takan güzel bir kadın, ancak o da arafta.
debra ella thompson ise onun sevgilisi, okulda öğrenci işlerinde tanışıyorlar, gail evlendiği için araları bozuluyor.
abed ise faslı bir genç, müslüman ama istanbullu müslüman olduğu halde müslümanlıkla zerre ilgisi olmayan ömer'den ayrılamıyor.
piyu ise ev arkadaşı diş hekimi
diş hekimi olduğu halde metallere alerjisi var, alegre ile sevgili. ancak kız arkadaşı bir anoreksiya nervoza hastası. alegre'de arafta, çünkü bir kez bebeğini yitiriyor. kimse bilmiyor.
sevgilisi ona dokunmak istemediği için bedeniyle kavga halinde yaşıyor.
ömer ise kitaptaki en sert kişiydi, durmadan içen, sevişen, bir ayağı türkiye'de kalmış, amerika ve istanbul arasında arafta kalmış.
gail ile istanbul'a döndüklerinde hikayemiz tamamlanıyor...
kitabı ne zaman okusam o dünyaya gidiyorum. mutlaka okuyun.
bir insanın adını ögrenmek onun varoluşunun yarısını ele geçirmektir.
devamını gör...
3.
kitap hakkında bir madalyalı tanımım olduğu için hakkında tekrar uzun uzun yazmaya gerek duymadığım 2004 yılında yayınlanan elif şafak romanı olup ayrıca ingilizce yazdığı ilk romandır.
kitabımız arafta kalan gençleri konu edinir.
omar ozsipahioglu
gail
alegre
abed
debra ella thompson ve piyu ana karakterlerdir ve hepsi bir şeyin ortasındadır; ölümün
iyiki okudum denilen kitaplardan.
bu kitabı arkadaşıma verdim ve geri getirmedi ama sıkıntı yok kitabın her şeyi zaten bende yaşıyor.
bir insanın adını öğrenmek onun vâroluşunun yarısını ele geçirmektir.
kitabımız arafta kalan gençleri konu edinir.
omar ozsipahioglu
gail
alegre
abed
debra ella thompson ve piyu ana karakterlerdir ve hepsi bir şeyin ortasındadır; ölümün
iyiki okudum denilen kitaplardan.
bu kitabı arkadaşıma verdim ve geri getirmedi ama sıkıntı yok kitabın her şeyi zaten bende yaşıyor.
bir insanın adını öğrenmek onun vâroluşunun yarısını ele geçirmektir.
devamını gör...
4.
-aşk belki de kendini bulmayı degil, kendini onda kaybetmeyi gerekli kılıyordu.
elif şafak-araf
elif safak ın 2004 yılında cıkardıgı kitap.
bu kitap elime gectiginde ben 22 yasındaydım, paris te yasıyordum, universite ogrencisiydim, 22 yasındaydım. hicbir yere ait olamamaktan muzdariptim. kendimi köksüz hissediyordum ve de evsiz. bu kitap bana dedi ki "yalnız degilsin, biz aidiyetsizler beraber kocaman bir ulkeyiz."
ne garip degil mi? sadece bizim yasadıgımızı sandıgımız seyleri bile dunyada yasayan insanlar var. dunyada aslında o kadar yalnız degiliz ki bu kadar yalnız olmayabiliriz.
kitap abd de uc-dort kisi ekseninde geciyor. ana kahraman amerika da okumakta olan bir turk olan omer. ve faslısından, yahudisinden, lezbiyenine bir arkadas grubu. manik-depresif bir sevgili.
-acılarımız, sevinclerimiz hatta ve hatta kimi zaman yasanmıslıklarımız ne kadar da ortak..
gulmekicinyaratilmis
---spoiler---
ben kitapları kendimce evirip cevirmeyi severim.
ben de yazarsam bence de yazabilmeliyim.
benim hikayemde kopruye cıkan esas kadın intihardan dondu. farkındalık kazandı. ve omerle mutlu mesut istanbul da hayatına devam etti.
cunku mutlu sonları severim:)
elif şafak-araf
elif safak ın 2004 yılında cıkardıgı kitap.
bu kitap elime gectiginde ben 22 yasındaydım, paris te yasıyordum, universite ogrencisiydim, 22 yasındaydım. hicbir yere ait olamamaktan muzdariptim. kendimi köksüz hissediyordum ve de evsiz. bu kitap bana dedi ki "yalnız degilsin, biz aidiyetsizler beraber kocaman bir ulkeyiz."
ne garip degil mi? sadece bizim yasadıgımızı sandıgımız seyleri bile dunyada yasayan insanlar var. dunyada aslında o kadar yalnız degiliz ki bu kadar yalnız olmayabiliriz.
kitap abd de uc-dort kisi ekseninde geciyor. ana kahraman amerika da okumakta olan bir turk olan omer. ve faslısından, yahudisinden, lezbiyenine bir arkadas grubu. manik-depresif bir sevgili.
-acılarımız, sevinclerimiz hatta ve hatta kimi zaman yasanmıslıklarımız ne kadar da ortak..
gulmekicinyaratilmis
---spoiler---
ben kitapları kendimce evirip cevirmeyi severim.
ben de yazarsam bence de yazabilmeliyim.
benim hikayemde kopruye cıkan esas kadın intihardan dondu. farkındalık kazandı. ve omerle mutlu mesut istanbul da hayatına devam etti.
cunku mutlu sonları severim:)
devamını gör...
"araf (kitap)" ile benzer başlıklar
araf
14