berbat bir hissiyatın tarifi

telefonuna ondan bildirim gelmis mi diye bakmak... her seferinde onu gorememek o ekranda.


demirdendi ruhum
kendimi güçlü sandım da
gözpınarında yıkandım
ama birdenbire paslandım bak

nezle oldum geçenlerde ama nasıl nezle, uff. burnumdan su gibi akıyor sümük öyle diyim siz anlayın (tamam; burası iğrenç, farkındayım.) toplu taşımada ağzımı ve burnumu kapatmışım maskeyke. neyse silmem lazım burnumu. maskeyi çıkarmamla başında dikildiğim adamın dizine düşmesi bir oldu sümüğümün. o an yer yarılsın, cehennemin 7-8 hatta varsa 1000 kat dibine gireyim istedim. özür diledim, ıslak mendille silmeye çalıştım. elim ayağım birbirine dolaşırken, burnumada selpaktan tıpa yaptım filan. adam çok tatlıydı ama, hakkını yemiyim. o hoş sesiyle; “ sorun yok, rahat olun. geçmiş olsun.”gibi telkin edici sözlerle gülümsedi. kalkıp bana yer verdi. artık hastayım diye mi verdi o yeri yoksa üstüne bir daha sümük düşürmeyeyim diye mi orasını bilmiyorum ama o an ki yaşadığım şey çok berbattı. sonuçta hergün birilerinin üstüne sümük düşürmüyoruz di mi?

bu da işte bilmem kaç tane berbat hissiyatımdan en tazesi ve en iğrenci olarak burada dursun.