1.
insanın sevdiği insanın onu bırakıp gitmesinden sonra oluşan hikayedir.
kavuşamama durumudur sevdiğiniz insanın yanınızda olmaması durumudur.
hikayenizin baş karakterinin olmamasının hikayesidir.
kavuşamama durumudur sevdiğiniz insanın yanınızda olmaması durumudur.
hikayenizin baş karakterinin olmamasının hikayesidir.
devamını gör...
2.
kayahan'ın şarkılarından biri ama aslında tam dizi ismi olacak gibi. ayrıca her lisesi sevgilinin hep savunduğu düşünce.
devamını gör...
3.
bizimkisi değildi.
devamını gör...
4.
kayahan şarkısı.
devamını gör...
5.
ne zaman dinlesem aklıma titanic'i getiren kayahan şarkısı.
devamını gör...
6.
şiir bölümünde, iyi içerdi kayahan üstad, şöyle diyordu,
...
sen iskambil kağıtlarından fal bakardın
istediğin çıkmadığında
kağıtları bir daha karardın
çok kızardın sigara içtiğime
ve içkime karışırdın
uzun uzun zararlarını anlatırdın bana
ne zarar geldiyse yaşantımıza direkt müdahale edenlerden geldi be kardeşim.
...
sen iskambil kağıtlarından fal bakardın
istediğin çıkmadığında
kağıtları bir daha karardın
çok kızardın sigara içtiğime
ve içkime karışırdın
uzun uzun zararlarını anlatırdın bana
ne zarar geldiyse yaşantımıza direkt müdahale edenlerden geldi be kardeşim.
devamını gör...
7.
ne senin gibisi geldi ne de senin gibisi gelecek. çok ayrısın ve hep öyle kalacaksın. tesadüfen denk geldiğinde geçmeden sonuna kadar dinlediğim nadir şarkılardansın.
ilk tanıştığımız günü hatırlar gülerdik
sen bana üstümde ne vardı diye sorardın
ben de her seferinde hatırlamazdım
şimdi hatırlıyorum
kırmızı bir kazak, siyah bir etek
siyah çoraplar, kırmızı pabuçların
ve bir perşembe günü saat ikiyi dört geçiyordu
ikimiz de önümüze bakmamıştık çarpıştık önce
sen pardon dedin sonra ben
yere düşen kitaplarını topladım
göz göze geldik ve başladık
film gibi yani
ilk tanıştığımız günü hatırlar gülerdik
sen bana üstümde ne vardı diye sorardın
ben de her seferinde hatırlamazdım
şimdi hatırlıyorum
kırmızı bir kazak, siyah bir etek
siyah çoraplar, kırmızı pabuçların
ve bir perşembe günü saat ikiyi dört geçiyordu
ikimiz de önümüze bakmamıştık çarpıştık önce
sen pardon dedin sonra ben
yere düşen kitaplarını topladım
göz göze geldik ve başladık
film gibi yani
devamını gör...
8.
bir kayahan şarkısı...
bizimkisi bir aşk hikayesi
siyah beyaz film gibi biraz
gözyaşı umut ve ihtiras
bizimkisi alev gibi biraz
bizimkisi bir aşk hikayesi
siyah beyaz film gibi biraz
ateşle su dikenle gül gibi
bizimkisi roman gibi biraz
bu güller senin için
bu gönül bizim için
hiç üzülme ağlama
sen gülümse daima
bizimkisi bir aşk hikayesi
siyah beyaz film gibi biraz
hüzünlü sonbahar kapısından
çıkmak gibi aydınlığa biraz
ne güzeldi değil mi yaşadıklarımız
ne güzeldi
artık ne sen ne de ben
bulamayız o günleri
bazen düşünüyorum da
bende de yanlış bir şeyler vardı galiba diyorum
ikimizde kıymetini bilemedik bir şeylerin
hatırlarmısın akşam olur
mumlarımızı yakardık
sen kokunu sürerdin
oda sen kokardı
olmadık şeylere güler
durup dururken ağlardık
güzel havalarda sokaklara çıkardık
bir de kar yağınca kar topu oynardık seninle
sen iskambil kağıtlarından fal bakardın
isteğin çıkmadığında
kağıtları bir daha karardın
çok kızardın sigara içtiğime
ve içkime karışırdın
uzun uzun zararlarını anlatırdın bana
arasıra rejim yapardın
tartı bir doğru tartsa
bir yanlış tartardı
yani onunla da anlaşamazdın
komşunun çocukları vardı
bizim kızla oynardı
çocuk bahcesine giderdiniz
ben televizyonda maça bakardım
arasıra arkadaşlar gelir
sohbet ederdik
şurdan burdan konuşurduk işte
benim askerlik hatıralarım
senin doğum hikayelerin bitmezdi
ilk tanıştığımız günü hatırlar gülerdik
sen bana üstümde ne vardı diye sorardın
bende her seferinde hatırlamazdım
şimdi hatırlıyorum
kırmızı bir kazak, siyah bir etek
siyah çoraplar,kırmızı pabuçların
ve bir perşembe günü saat 2'yi 4 geçiyordu
ikimizde önümüze bakmamıştık çarpıştık önce
sen pardon dedin sonra ben
yere düşen kitaplarını topladım
gözgöze geldik ve başladık
film gibi yani
son mektubunu dün aldım
teşekkür ederim
ben sana yazmıştım grip salgını var demiştim
bak yine gribe yakalanmışsın
neyse geçmiş olsun
buralarda da hava soğuk ama hasta falan değilim
bu gözlüklerle başım dertte
hayat işte yuvarlanıp gidiyoruz
hepinizi çok özledim.....
bizimkisi bir aşk hikayesi
siyah beyaz film gibi biraz
gözyaşı umut ve ihtiras
bizimkisi alev gibi biraz
bizimkisi bir aşk hikayesi
siyah beyaz film gibi biraz
ateşle su dikenle gül gibi
bizimkisi roman gibi biraz
bu güller senin için
bu gönül bizim için
hiç üzülme ağlama
sen gülümse daima
bizimkisi bir aşk hikayesi
siyah beyaz film gibi biraz
hüzünlü sonbahar kapısından
çıkmak gibi aydınlığa biraz
ne güzeldi değil mi yaşadıklarımız
ne güzeldi
artık ne sen ne de ben
bulamayız o günleri
bazen düşünüyorum da
bende de yanlış bir şeyler vardı galiba diyorum
ikimizde kıymetini bilemedik bir şeylerin
hatırlarmısın akşam olur
mumlarımızı yakardık
sen kokunu sürerdin
oda sen kokardı
olmadık şeylere güler
durup dururken ağlardık
güzel havalarda sokaklara çıkardık
bir de kar yağınca kar topu oynardık seninle
sen iskambil kağıtlarından fal bakardın
isteğin çıkmadığında
kağıtları bir daha karardın
çok kızardın sigara içtiğime
ve içkime karışırdın
uzun uzun zararlarını anlatırdın bana
arasıra rejim yapardın
tartı bir doğru tartsa
bir yanlış tartardı
yani onunla da anlaşamazdın
komşunun çocukları vardı
bizim kızla oynardı
çocuk bahcesine giderdiniz
ben televizyonda maça bakardım
arasıra arkadaşlar gelir
sohbet ederdik
şurdan burdan konuşurduk işte
benim askerlik hatıralarım
senin doğum hikayelerin bitmezdi
ilk tanıştığımız günü hatırlar gülerdik
sen bana üstümde ne vardı diye sorardın
bende her seferinde hatırlamazdım
şimdi hatırlıyorum
kırmızı bir kazak, siyah bir etek
siyah çoraplar,kırmızı pabuçların
ve bir perşembe günü saat 2'yi 4 geçiyordu
ikimizde önümüze bakmamıştık çarpıştık önce
sen pardon dedin sonra ben
yere düşen kitaplarını topladım
gözgöze geldik ve başladık
film gibi yani
son mektubunu dün aldım
teşekkür ederim
ben sana yazmıştım grip salgını var demiştim
bak yine gribe yakalanmışsın
neyse geçmiş olsun
buralarda da hava soğuk ama hasta falan değilim
bu gözlüklerle başım dertte
hayat işte yuvarlanıp gidiyoruz
hepinizi çok özledim.....
devamını gör...
9.
kayahan imzalı 2002 yılında yayınlanan ne oldu can albümünde yer alan şarkısıdır.
klibinde ise bez bebek nana dizisindeki simge karakteri oynar. (bkz: fatoş kabasakal)
klipte askere giden adam ve sevgilisi konu edinilir. bir aşk hikayesidir...
insanın tüylerini diken diken eden bir melodisi vardır.
bizimkisi bir aşk hikayesi
siyah beyaz film gibi biraz
gözyaşı umut ve ihtiras
bizimkisi alev gibi biraz
alev gibi
bizimkisi bir aşk hikayesi
siyah beyaz film gibi biraz
ateşle su dikenle gül gibi
bizimkisi roman gibi biraz
bu güller senin için
bu gönül ikimizin
hiç üzülme ağlama
sen gülümse daima
bu güller senin için
bu gönül ikimizin
hiç üzülme ağlama
sen gülümse daima
bizimkisi bir aşk hikayesi
siyah beyaz film gibi biraz
hüzünlü sonbahar kapısından
çıkmak gibi aydınlığa biraz
bizimkisi bir aşk hikayesi
siyah beyaz film gibi biraz
ateşle su dikenle gül gibi
bizimkisi roman gibi biraz
bu güller senin için
bu gönül ikimizin
hiç üzülme ağlama
sen gülümse daima
bu güller senin için
bu gönül ikimizin
hiç üzülme ağlama
sen gülümse daima
ne güzeldi değil mi yaşadıklarımız
ne güzeldi
artık ne sen ne de ben
bulamayız o günleri
bazen düşünüyorum da
bende yanlış bir şeyler vardı galiba diyorum
ikimizde kıymetini bilemedik bir şeylerin
hatırlarmısın akşam olur
mumlarımızı yakardık
sen kokunu sürerdin
oda sen kokardı
olmadık şeylere güler
durup dururken ağlardık
güzel havalarda sokaklara çıkardık
bir de kar yağınca kar topu oynardık seninle
sen iskambil kağıtlarından fal bakardın
istediğin çıkmadığında
kağıtları bir daha karardın
çok kızardın sigara içtiğime
ve içkime karışırdın
uzun uzun zararlarını anlatırdın bana
arasıra rejim yapardın
tartı bir doğru tartsa
bir yanlış tartardı
yani onunla anlaşamazdın
komşunun çocukları vardı
bizim kızla oynarlardı
çocuk bahcesine giderdiniz
ben televizyonda maça bakardım
arasıra arkadaşlar gelir
sohbet ederdik
şurdan burdan konuşurduk işte
benim askerlik hatıralarım
senin doğum hikayen bitmezdi
ilk tanıştığımız günü hatırlar gülerdik
sen bana üstümde ne vardı diye sorardın
bende her seferinde hatırlamazdım
şimdi hatırlıyorum
kırmızı bir kazak siyah bir etek
siyah çoraplar, kırmızı pabuçların
ve bir perşembe günü saat iki yi dort geçiyordu
ikimizde önümüze bakmamıştık çarpıştık önce
sen pardon dedin sonra ben
yere düşen kitaplarını topladım
gözgöze geldik ve başladık
film gibi yani
son mektubunu dün aldım
teşekkür ederim
ben sana yazmıştım grip salgını var demiştim
bak yine gribe yakalanmışsın
neyse geçmiş olsun
buralarda da hava soğuk ama hasta falan değilim
bu gözlüklerle başım dertte
hayat işte yuvarlanıp gidiyoruz
hepinizi çok özledim
bizimkisi bir aşk hikayesi
siyah beyaz film gibi biraz
ateşle su dikenle gül gibi
bizimkisi roman gibi biraz...
klibinde ise bez bebek nana dizisindeki simge karakteri oynar. (bkz: fatoş kabasakal)
klipte askere giden adam ve sevgilisi konu edinilir. bir aşk hikayesidir...
insanın tüylerini diken diken eden bir melodisi vardır.
bizimkisi bir aşk hikayesi
siyah beyaz film gibi biraz
gözyaşı umut ve ihtiras
bizimkisi alev gibi biraz
alev gibi
bizimkisi bir aşk hikayesi
siyah beyaz film gibi biraz
ateşle su dikenle gül gibi
bizimkisi roman gibi biraz
bu güller senin için
bu gönül ikimizin
hiç üzülme ağlama
sen gülümse daima
bu güller senin için
bu gönül ikimizin
hiç üzülme ağlama
sen gülümse daima
bizimkisi bir aşk hikayesi
siyah beyaz film gibi biraz
hüzünlü sonbahar kapısından
çıkmak gibi aydınlığa biraz
bizimkisi bir aşk hikayesi
siyah beyaz film gibi biraz
ateşle su dikenle gül gibi
bizimkisi roman gibi biraz
bu güller senin için
bu gönül ikimizin
hiç üzülme ağlama
sen gülümse daima
bu güller senin için
bu gönül ikimizin
hiç üzülme ağlama
sen gülümse daima
ne güzeldi değil mi yaşadıklarımız
ne güzeldi
artık ne sen ne de ben
bulamayız o günleri
bazen düşünüyorum da
bende yanlış bir şeyler vardı galiba diyorum
ikimizde kıymetini bilemedik bir şeylerin
hatırlarmısın akşam olur
mumlarımızı yakardık
sen kokunu sürerdin
oda sen kokardı
olmadık şeylere güler
durup dururken ağlardık
güzel havalarda sokaklara çıkardık
bir de kar yağınca kar topu oynardık seninle
sen iskambil kağıtlarından fal bakardın
istediğin çıkmadığında
kağıtları bir daha karardın
çok kızardın sigara içtiğime
ve içkime karışırdın
uzun uzun zararlarını anlatırdın bana
arasıra rejim yapardın
tartı bir doğru tartsa
bir yanlış tartardı
yani onunla anlaşamazdın
komşunun çocukları vardı
bizim kızla oynarlardı
çocuk bahcesine giderdiniz
ben televizyonda maça bakardım
arasıra arkadaşlar gelir
sohbet ederdik
şurdan burdan konuşurduk işte
benim askerlik hatıralarım
senin doğum hikayen bitmezdi
ilk tanıştığımız günü hatırlar gülerdik
sen bana üstümde ne vardı diye sorardın
bende her seferinde hatırlamazdım
şimdi hatırlıyorum
kırmızı bir kazak siyah bir etek
siyah çoraplar, kırmızı pabuçların
ve bir perşembe günü saat iki yi dort geçiyordu
ikimizde önümüze bakmamıştık çarpıştık önce
sen pardon dedin sonra ben
yere düşen kitaplarını topladım
gözgöze geldik ve başladık
film gibi yani
son mektubunu dün aldım
teşekkür ederim
ben sana yazmıştım grip salgını var demiştim
bak yine gribe yakalanmışsın
neyse geçmiş olsun
buralarda da hava soğuk ama hasta falan değilim
bu gözlüklerle başım dertte
hayat işte yuvarlanıp gidiyoruz
hepinizi çok özledim
bizimkisi bir aşk hikayesi
siyah beyaz film gibi biraz
ateşle su dikenle gül gibi
bizimkisi roman gibi biraz...
devamını gör...