bir kitabı yasaklamak

hayatta en son yapılması gereken işlemlerden biridir zannımca. tarihe geri dönüp baktığınızda bugün alkışlanan birçok kişinin kitaplarının vakti zamanında yasaklandığını görüyorsunuz.
tarih yasaklayanları affetmiyor, yasaklananları alıyor olmaları gereken yere taşıyor.

(bkz: the giver)

düşünce özgürlüğüne aykırı bir durumdur.

distopik film ve romanların ele aldığı konulardan.

(bkz: fahrenheit 451)
(bkz: equilibrium)

türkiye cumhuriyeti'nin kuruluşundan bu yana milli sporudur kitap ve yayın yasaklamak. yasak yayın bulundurmak da suçtur. yasalarda böyle bir suç yoktur ama savcı bir şey bulur, sizi örgüt üyesi yapar vesaire. babayı yersiniz. 12 eylül'de gözümüzün nuru, canımız ciperimiz, her şeyimiz askeriyye yüzlerce ton kitabı toplatmış ve askeriyenin birliklerini ısıtmada kullanmıştı. (bari seka'ya gönder de tekrar kağıt yapsınlar bre nabekar)
15 temmuz tiyatrosundan sonra da bu gelenek bozulmadı. buyurun:
bianet.org/haber/khk-lar-il...

bu da yasak yayınlarla ilgili kısa bir liste:
tr.wikipedia.org/wiki/T%C3%...

bu arada cumhuriyetimizin "banisi" atatürk'ün "batı cephesinde yeni bir şey yok" adlı filmi izleyip çok beğendiğini, ama filmi halk izlerse askerlikten soğuyacağını söyleyerek yasaklatmıştır. "durumdam vazife çıkaran" insanlar da kitabı da yasaklamışlardır.

şiir kitabımın içeriğindeki "haşmetli" aşk şiirleri sebebi ile ülkemizde nasıl yasaklanmadığını anlamamıştım, ben yasaklanır diye düşündüm, hatta dedim ilk kitapta direkt yasaklanır bayağı da komik olur, ancak olmadı, artık kısmet ikinci şiir kitabıma.