bir oturuşta okunacak kitap önerileri

birçoktur elbet; ancak benim için çalıkuşu. belki atatürk’ün başucu kitaplarından olması vesilesi ile apayrı bir yeri var...

yüreğim seni çok sevdi yi iki günde bitirmiştim. iz kitabını da öyle. bir de seranat. ikişer üçer günde bitti. çalışıyor olmasam bir günde biterdi.

bu kişiye göre farklılık gösterebilir. bana göre hayvan çiftliği bir oturuşta okunabilir.

sema kaygusuz - yüzünde bir yer

bir otobiyogrofik sürgün hikayesini linear olmayan zaman ve mekanda mitolojik kurgular ve motifler ile sunuyor bize kaygusuz. kitap "tüh" ve "ah" olmak üzere iki bölümden oluşuyor ve "utancını biliyorum" cümlesi ile başlıyor. al işte çattık diyorsunuz. "bakılmadıkça görülemeyen bir şey olmaya asla katlanamayacağımızı bir kereliğine anımsayıp haykıralım seninle" dediği bir yer var ki o da bir başkasının gözünden inşa edilmiş kusurlu ve şişkin bir ben, yani egoya çok da güzel bir gönderme değil mi? tadı kaldı damağımda vallahi.

kürk mantolu tutunamayanlar.

hoşbeş.

en son novus'u bitirmiştim öyle.
erhan kolbaşı'nın.

bilim ve kurgudan hoşlanan okuyabilir. dünya dışı varlıklara da inanman falan gerek tabii, malumunuz, kimine göre manyak manyak işler...

pencere kenarında usul usul kar, yağmur vb. yağarken ya da bi piknikte vb. okunabilecek aç bitir salam kıvamında olan bi kitap önerim var. biraz sanata ve resme ilginiz varsa değerlendirebileceğiniz türden bi kitap "theo'ya mektuplar" kitabin içerisinde oldukça popüler olan ressam vincent van gogh' un en sevdiği kardeşlerinden ve kendisinin en büyük destekçisi olan theo'ya yazdığı mektuplar, hayatından parçalar ve bazı çizimlerine yer verilmektedir.
kitap biyografik deneme türünde, orijinal yazarı van gogh'tur ancak orijinal dilde düzenlemesini kimin yaptığını bilmiyorum. türkçe çevirisini emine burçin verdi yapmış ve son okuması da emel saatçi'ye ait olup dorlion yayınları 2020 yılında ilk baskısını yapmıştır. başka yayınlar daha önce çevirmiş olabilir fakat benim okuduğum bu şekildeydi. okuma zevki verir mi bilmem ancak öğretici ve ilgi çekici olduğunu söyleyebilirim.

son ada, stefan zwieg in eserleri, kemalettin tuğcu nun eserleri, kırmızı pazartesi, uzun hikâye...
ilk aklıma gelenler...

sergüzeşt

stefan zweig - satranç. *

attila ilhan - elde var hüzün .

kırmızı pazartesi / gabriel garcia marquez
aylak adam / yusuf atılgan
açlık/ knut hamsun

uzaktan kumandalı kız - james tiptree

(bkz: ivan ilyiç'in ölümü)

bir oturuşta ne kadar uzun oturabileceğinize göre değişiklik gösteren önerilerdir. genç arkadaşlar için gogol'ün palto'su buna örnek sayılabilir. belli bir yerden sonra böyle bir kitap yoktur.

bin muhteşem güneş.

osamu dazai'nin kitapları
(bkz: batan güneş)
(bkz: öğrenci kız)

küçük prens.

sevda sokağı komedyası - halide edib adıvar