bulgarlar

slav milletlerinden bir balkan halkı. güney slav dillerinden bulgarca konuşurlar. ismini 10.yüzyılda bölgeye gelip yerleşerek krallık kuran orta asya boyu bulgarlardan alırlar.

y-dna sonuçlarını merak ettiğim millettir. baba soyları orta asya'ya dayanıyor olabilir. sonradan slavlarla karışarak asyatik özelliklerini tamamen yitirmiş olsalar da y-dna en uç atayı göstermektedir.

edit: uludagdaki hesabımdan alıntıdır.

(bkz: asimile olmuş türkler)

slavlaşmış türki kavim.

türk kavmi.

insanların girip, türk olduklarını söyleyip çıktıkları başlıktır.

tam türk değiller slavlar ama bulgaristan türküleri has türk olur.

son zamanlarda türkiye'yi yağmalamaya gelmelerinden dolayı türk olduklarına inandım.

şakası bir yana dursun, ahlaksızlık konusunda biz türk insanına o kadar çok benzerler ki, bu konuda ayırt etmek olanaksız olur. bazı akrabalarım orada yaşıyor, ara sıra oranın politikası olsun, geçmiş dönemde yaşanmış önemli olayları olsun araştırıyor veyahut istemeden de olsa öğrenmiş oluyorum akrabalarım sayesinde.

insanı bizim millete bu kadar benzeyen başka bir ülke var mı inanın bilmiyorum ama leş.

niye yağmalıyorlar diye ağlıyoruz ki? yerlerinde olsam aynı şeyi ben de yapardım. onlara kabahat bulacağımıza bizdeki problemi nasıl çözeriz, yönetime nasıl baskı yaparız bunları düşünmemiz gerek.

ülkeyi yağmalıyorlar diye ahlaksız ilan edilen toplum. bunu diyen en kadar ahlaklı acaba.

ülken niye bu hale geldi, niye bu kadar aciz duruma düşürdüler, sorgulamak yok.

tam tersi olsa hepimiz bulgaristan'a koşardık. bu şimdi ahlaksızlık mı. hayır. her insan cebine bakar, eğer sığır değilse.

ülkende 10 birime alacağın şeyi, başka yerde 1 birime alıyorsan, aklı olan 1 birim olan yere gider.

ayrıca bulgarlar hele ki türk bulgarlar tarihin en soylu insanlarıdır. bu ülkede yaşayanlara görebileceğimiz bir gerçektir.

ama her toplumda olduğu gibi bunlarda da elbet sıkıntılı kesim var.

şanslı bir bulgar hikayesi anlatayım:

2 gün önce cebinde 1.000 dolar ile edirne'den giriş yapan bulgar, önce 18.000 tl'nin 5.000 tl'si ile tıka basa alışveriş yapıyor. sonra kalan parayla 2 gece konaklıyor ve dolar 12'ye düşünce kalan parasıyla tekrar 1.000 dolar yapıp türkiye'den ayrılıyor. (bkz: bruh moment)

bulgarlar, tarihte tuna bulgarları ve idil bulgarları olmak üzere ikiye ayrılır. günümüzdeki balkanlardaki bulgarlar, slavlaşıp türklüğünü tamamen kaybetmiş bulgaristan'ın yerli halkıdır. artık bulgarlar bir güney slav halkıdır.. (bkz: bulgarların kökeninin türk olması) (bkz: bulgarlar slavlaşmış türklerdir)

tıpkı diğer hıristiyanlar gibi türklüklerini unutmuşlardır.

ama günümüzde müslüman türklerin yaptıkları çalışmalar ile bulgarlar türk olduklarını yeniden hatırlamaya başlamışlardır.

baktım başlığa girip türk olduklarını söyleyip çıkma ayini yapılıyor ben de ayini seramonik hale getireyim bari.

bulgarlar dönemin bizans, islam, italyan ve alman kayıtlarında kendilerinden bulgari, bolgar şeklinde de anılan 5 ve 7.yy da deşt-i kıpçak adlı yerde şekillenmiş türk yarı göçebe savaşçı kabileleri.

bulgarların ilk ortaya çıktıkları yer hala belirsizdir genel olarak iddialar kazak ve kuzey kafkas bozkırları olduğu yönündedir. fakat çin'deki beş barbar ve onaltı krallık döneminde barbar olarak sayılan buo-lak-kiei (jie (buluoji) kabile ile bağlantılı olduğunu düşünen bilim adamları da vardır. yine bazı bilim insanları, bulgarların hunların bir alt veya yan kabilesi olabileceğini veya en azından geriye kalan hun kabilelerinin dengizik'in ölümünden sonra onogur-bulgarlar tarafından emildiğini öne sürmektedir. ancak hyun jin kim, hunların dengizik'in ölümü ile dağılmadığını irnek yönetiminde devam ettiğini, hunların kutrigur ve utigur kabilelerinin hun-bulgarlar haline geldiğini savunmaktadır. bu iddialar, bilim adamları arasında süregelen bir tartışma ve çekişme konusu olmaya devam etmektedir.

ms 463 civarında, hun birliğinin parçası olan akatzir(i) ve diğer kabileler, iç asya'da başlayan göçler sonucunda pont-hazar bozkırlarına giren ilk ogur türk kabilelerinden biri olan šarugurlar tarafından saldırıya uğradı. bu süreç zarfında bulgarlar gerek italya'da lombardların vasalı iken gerekse moesya/mezya eyaletine yerleşip burada bizans imparatoru zeno'nun kışkırtmasıyla ostragotlara saldırdı gerekse de bizans'ın ilirya ve trakya eyaletlerine saldırdılar. zcharias rethor'un "kilise tarihi" isimli eserinde on üç hun kabilesi zikredilir bunlar wngwr (onogur ), wgr (ogur), sbr ( sabir ), bwrgr (burğa, yani bulgar), kwrtrgr (kutrigur), br (muhtemelen vars yani avar), ksr ( kasr ; muhtemelen akatziri ), srwrgwr ( sarogur ), dyrmr (bilinmiyor), b'grsyq ( bagrasir , yani barsil ), kwls (bilinmiyor), bdl (abdal) ve ftlyt (eftalit yani akhunlar) kabileleridir.

burada karıştırılan tuna bulgarları ve kurdukları birinci bulgar imparatorluğu bulgar devletinin kurulmasından önce slavlar zaten traklar ile karışmıştı. nüfus ve yerleşimlerin yoğunluğu 681'den sonra arttı ve ülkenin bölgeleri arasında iletişim düzenli hale geldikçe bireysel slav kabileleri arasındaki farklılıklar yavaş yavaş ortadan kalktı. 9. yüzyılın ikinci yarısına gelindiğinde, bulgarlar, slavlar ve helenleştirilmiş/romalılaşmış traklar neredeyse iki yüzyıl boyunca birlikte yaşadılar ve çok sayıda slav, trakları ve bulgarları asimile etme yolunda iyi bir ilerleme kaydetti. birçok bulgar, eski kilise slavcası kullanmaya başlamıştı; yönetici kastın bulgar türkçesi ise yavaş yavaş yok olarak yalnızca belirli kelimeler ve ifadeleri slavlara bıraktı. bulgaristan'ın hristiyanlaşması, ı.boris yönetiminde eski bulgarca'nın devlet ve kilise dili olarak kurulması ve ülkede kiril alfabesinin oluşturulması, 9. yüzyılda bulgar kimliğinin nihai oluşumunun ana araçlarıydı; buna bulgar han'ları kuber ve asparuh'un bulgar imparatorluğu'na paralel olarak var olan bir devlet kurduğu makedonya bölgesi de dahildi. yeni din, eski bulgar aristokrasisinin ayrıcalıklarına ezici bir darbe vurdu; ayrıca, o zamana kadar, birçok bulgar'ın slavca konuştuğu varsayıldı. ı.boris, ne slav ne de türk olan hristiyanlığı kullanarak onları tek bir kültürde bir araya getirmeyi ulusal bir politika haline getirdi. sonuç olarak, 9. yüzyılın sonuna doğru bulgarlar, bölgedeki slav olmayan diğer trak-moesyalı, ermeni, yunanlı, romalı, türkler de slavlara karışınca etnik bilince sahip tek bir slav halkı haline geldiler.