1.
yıllar önce geliştirilen capitalism oyunun günümüze uyarlanmış halidir. ekonomi ve işletme konusunda mariana çukuru gibidir. kurabileceğiniz şirket türü neredeyse sınırsızdır. oyun o kadar detaylı ki bir dükkan açmanın ve ötesinde büyümenin dinamiklerini öğrenmek isteyenler için ilaç niteliğindedir. özellikle bazı üniversitelerin işletme bölümlerinde capitalism oynatıldığı biliniyor.
devamını gör...
2.
bir işletme oyunudur.
öncelikle capitalism 2 ve oyunun lab modu çok detaylı ve küçük nüanslara dikkat edilerek ilerlenecek bir oyundur. oyun biraz işletme, ekonomi ve ticaret bilgisi gerektirir. oyunun en önemli kısmı ise bence başıdır. çünkü oyun başlar başlamaz madenlere çökmezseniz, diğer şirketler bir anda aşırı büyüyerek madenleri alırlar. peki ne olur? mesela altın yüzük üreteceksiniz, piyasada altın yoktur çünkü a ve b şirketi altın madenlerini almıştır ve sadece içe yani kendine satış yapıyordur. böylece bu a ve b şirketleri altın yüzük tekeli olmaya başlarlar. veya cpu için gerekecek temel maddeler bir bakmışsınız ki birilerinin eline geçmiş ve oyunda size ancak markette ekmek satmak kalmıştır. dolayısıyla madenler ve nereden yürüyeceğiniz bu oyunda çok önemli.
oyunun başındaki ikinci en önemli olay ise borsada döner. siz markette ekmek, süt ve diş macunu satıp, araba fabrikası açmaya çalışırken bir anda şirket hisselerinizi birileri almaya başlarlar. ileride şirketiniz büyüdüğünde diyelim ki yıllık kârınız 1 milyar dolar, bu paranın ortaklarınızın hisse boyutuna göre, mesela yüzde 25 olsun, 250 milyon doları onlara gidiveriyor. bundan dolayı oyunun hemen en başında yüzde 50 olan hissenizi yüzde 100 yapmanız ve bütün kârı toplamanız çok önemli
peki oyunun püf noktası ne? milyarder olma işi nasıl oluyor? sdfdvd bana kalırsa hiç marketle, commercial building ile, fabrika ile uğraşmaya gerek yok. oyunun hemen başında borsadan yürümek gerekiyor. ilk iş kendi şirketinizde tam kontrolü sağlamak ve şirketi private ederek borsadan çıkarmak. sonrasında ise piyasadaki şirketlerin daha ilk bir iki ayda yakaladığı kârlara bakmak.
mesela bir oyunda oyunun henüz ilk iki haftasında 60 milyon dolar kar yapan pyramid isimli bir şirketi gözüme kestirdim ve bunlar bir yılda 600 milyar dolara yakın kâr yapar diye bir tahmin yürüttüm. elimde kalan parayla üç-dört milyon dolara yüzde 5'lik hisseleri üstüste toplamaya başladım. şirketteki toplam hissem yüzde 30'a ulaştı. ve bir yıl sonra benim 20 milyon dolara falan aldığım hisseler neredeyse 1 milyar dolar değere çıktılar ve şirketteki yüzde 30 hissemden dolayı benim şirkete 330 milyon dolar nakit girdi. pyramid ile birlikte uçar dediğim bir iki şirketten de bu yolla hisse topladım. ama oyun ilerlemeden. ileride toplasaydım benim 10 milyon dolara yüzde 25 ortak olduğum şirketin hisseleri, aynı oranı almaya kalksam 7-8 milyar dolara varırdı. yani bir tahmin ve uzak görüşlülük lazım bu kısımda. biraz da şans. bazen yürür gibi olup batan şirketlerde olabiliyor.
benim pyramid ile yürüdüğüm oyunda dört beş şirketten topladığım hisselerin kâr payı ile cash 7-8 milyar dolara varınca şirketlerin kalan hisselerini de almaya başladım. yüzde 1, 2, bazen tavan olan yüzde 5'lik hisseler ile zamanla şirketlerde çoğunluk hisselerini ele geçirdim ve yıllık kârın yarısı ya da daha fazlası bana akmaya başladı ve benim servetim bir anda 20 milyar doları geçmeye başladı.
bu sırada küçük şirketler ve yatırım şirketleri tamamen batmıştı ve dört tekel tamamen piyasayı domine ediyordu. derken hisselerini işlettiğim dört şirketin ikisi bir krizde battı ve kalan şirketlerde yüzde 100 hisseleri ele aldım ve piyasada kalan iki mega şirket tamamen benim olmuş oldu. böylece tröstün tillahı olmuş oldum.
bu oyunda market, maden vs hiç oraları ellemedim. hiç uğraşmadım. sadece yıllık bir nakit girişi olsun diye devletten medya kuruluşu topladım ve burada da tekel olmayı amaçladım. önce hepsini 2-3 milyar dolara satın aldım ve zarar edenleri tasfiye edip, bir radyo, bir tv ve bir gazeteyi bıraktım. böylece burada da tekel haline geldim. bu medya kuruluşları hariç doğrudan benim yaptığım hiçbir şey yoktu.
öncelikle capitalism 2 ve oyunun lab modu çok detaylı ve küçük nüanslara dikkat edilerek ilerlenecek bir oyundur. oyun biraz işletme, ekonomi ve ticaret bilgisi gerektirir. oyunun en önemli kısmı ise bence başıdır. çünkü oyun başlar başlamaz madenlere çökmezseniz, diğer şirketler bir anda aşırı büyüyerek madenleri alırlar. peki ne olur? mesela altın yüzük üreteceksiniz, piyasada altın yoktur çünkü a ve b şirketi altın madenlerini almıştır ve sadece içe yani kendine satış yapıyordur. böylece bu a ve b şirketleri altın yüzük tekeli olmaya başlarlar. veya cpu için gerekecek temel maddeler bir bakmışsınız ki birilerinin eline geçmiş ve oyunda size ancak markette ekmek satmak kalmıştır. dolayısıyla madenler ve nereden yürüyeceğiniz bu oyunda çok önemli.
oyunun başındaki ikinci en önemli olay ise borsada döner. siz markette ekmek, süt ve diş macunu satıp, araba fabrikası açmaya çalışırken bir anda şirket hisselerinizi birileri almaya başlarlar. ileride şirketiniz büyüdüğünde diyelim ki yıllık kârınız 1 milyar dolar, bu paranın ortaklarınızın hisse boyutuna göre, mesela yüzde 25 olsun, 250 milyon doları onlara gidiveriyor. bundan dolayı oyunun hemen en başında yüzde 50 olan hissenizi yüzde 100 yapmanız ve bütün kârı toplamanız çok önemli
peki oyunun püf noktası ne? milyarder olma işi nasıl oluyor? sdfdvd bana kalırsa hiç marketle, commercial building ile, fabrika ile uğraşmaya gerek yok. oyunun hemen başında borsadan yürümek gerekiyor. ilk iş kendi şirketinizde tam kontrolü sağlamak ve şirketi private ederek borsadan çıkarmak. sonrasında ise piyasadaki şirketlerin daha ilk bir iki ayda yakaladığı kârlara bakmak.
mesela bir oyunda oyunun henüz ilk iki haftasında 60 milyon dolar kar yapan pyramid isimli bir şirketi gözüme kestirdim ve bunlar bir yılda 600 milyar dolara yakın kâr yapar diye bir tahmin yürüttüm. elimde kalan parayla üç-dört milyon dolara yüzde 5'lik hisseleri üstüste toplamaya başladım. şirketteki toplam hissem yüzde 30'a ulaştı. ve bir yıl sonra benim 20 milyon dolara falan aldığım hisseler neredeyse 1 milyar dolar değere çıktılar ve şirketteki yüzde 30 hissemden dolayı benim şirkete 330 milyon dolar nakit girdi. pyramid ile birlikte uçar dediğim bir iki şirketten de bu yolla hisse topladım. ama oyun ilerlemeden. ileride toplasaydım benim 10 milyon dolara yüzde 25 ortak olduğum şirketin hisseleri, aynı oranı almaya kalksam 7-8 milyar dolara varırdı. yani bir tahmin ve uzak görüşlülük lazım bu kısımda. biraz da şans. bazen yürür gibi olup batan şirketlerde olabiliyor.
benim pyramid ile yürüdüğüm oyunda dört beş şirketten topladığım hisselerin kâr payı ile cash 7-8 milyar dolara varınca şirketlerin kalan hisselerini de almaya başladım. yüzde 1, 2, bazen tavan olan yüzde 5'lik hisseler ile zamanla şirketlerde çoğunluk hisselerini ele geçirdim ve yıllık kârın yarısı ya da daha fazlası bana akmaya başladı ve benim servetim bir anda 20 milyar doları geçmeye başladı.
bu sırada küçük şirketler ve yatırım şirketleri tamamen batmıştı ve dört tekel tamamen piyasayı domine ediyordu. derken hisselerini işlettiğim dört şirketin ikisi bir krizde battı ve kalan şirketlerde yüzde 100 hisseleri ele aldım ve piyasada kalan iki mega şirket tamamen benim olmuş oldu. böylece tröstün tillahı olmuş oldum.
bu oyunda market, maden vs hiç oraları ellemedim. hiç uğraşmadım. sadece yıllık bir nakit girişi olsun diye devletten medya kuruluşu topladım ve burada da tekel olmayı amaçladım. önce hepsini 2-3 milyar dolara satın aldım ve zarar edenleri tasfiye edip, bir radyo, bir tv ve bir gazeteyi bıraktım. böylece burada da tekel haline geldim. bu medya kuruluşları hariç doğrudan benim yaptığım hiçbir şey yoktu.
devamını gör...