1.
yaşadığı korkunç ve saplantılı aşkla tarihe geçmiş, count carl von cosel olarak da bilinen alman radyoloji teknisyeni.
hassas kişilerin okumamasını tavsiye edeceğim şeyler yazacağım konu hakkında.
***
tanzler 1. dünya savaşı esnasında birkaç yere seyahat ettikten sonra almanya'ya geri döner. evlenir, çocukları olur. amerika'ya göç edip bir hastanede işe başlar. normal bir insan görüntüsü verse de, kendisinin doğmasından 100 yıl kadar önce ölmüş bir kontesi sürekli rüyalarında gördüğünü anlatmasıyla, aslında saplantılı bir tip olabileceğinin sinyalini vermiş bana kalırsa.
işe başladıktan 3 sene sonra hastaneye genç bir kadın gelir. elena adlı bu kadın, zamanın illeti olan verem hastalığına tutulmuştur. tanzler, rüyalarında gördüğü kadının o olduğunu iddia etmeye başlar.
elena, evliliği kağıt üzerinde süren, kocasından ayrı bir kadındır. tanzler onu kafaya takar ve tedavi etmek amacıyla ona yanaşmaya başlar. fakat genç kadının bu ilgiye hiçbir zaman karşılık vermediği herkes tarafından bilinmektedir.
***
tanzler, elena'yı lanet hastalığın elinden kurtaramaz. tüm cenaze masraflarını karşılar ve ailesinin izniyle elena'ya bir anıt mezar yaptırır. 2 sene boyunca hemen hemen her gece mezarı ziyaret eder. fakat bir gece, "bunu elena'nın istediği" iddiasıyla, mezardan cesedi alarak kendi evine götürür.
***
cesedin dağılmaya başlayan kemiklerini, piyano telleri yardımıyla birbirine bağlar. göz yuvalarına cam küreler koyar, dökülen saçlarının yerine peruk takar. kokmaması için onu sürekli parfümlere boğar. bu rezil durum 7 sene sürer.
7 sene sonra bir şekilde olay hakkında dedikodular yayılmaya başlar. büyük ihtimalle cesedin kokmasını önleyemedi ve fısıltı gazetesi iş başı yaparak dedikoduyu yaydı diye düşünüyorum. her neyse... elena'nın kardeşi dedikoduları duyar ve tanzler'i ablasının cesediyle dans eder vaziyette yakalar. durumu yetkililere bildirir. tanzler tutuklanır. akıl sağlığı yerindedir ve yargılanmasına hükmedilir. ancak davanın zaman aşımına uğradığı gerekçesiyle serbest bırakılır.
***
cesetten geriye kalanlar, gizli bir yere gömülür ancak o esnada yapılan incelemeler gösterir ki, tanzler cesedin bacak arasına yapay bir vajina yerleştirmiştir. bu nekrofili iddiaları otopsiden 30 sene sonra açıklanır. ancak bunu inandırıcı bulmayanlar var. bence gayet olası...
***
tanzler serbest kaldıktan bir süre sonra elena'nın gerçek boyutlarda bir kuklasını yapıp bu kez onunla yaşamaya başlamış. öldüğünde yanı başındaymış sevgili elena'sının taklidi. bu olayın ardından pek çok söylenti çıkmış: kuklanın aslında elena'nın ta kendisi olduğuna dair. bu söylentiye bakılırsa, tanzler onu yeniden mezarından çalmış çünkü.
hassas kişilerin okumamasını tavsiye edeceğim şeyler yazacağım konu hakkında.
***
tanzler 1. dünya savaşı esnasında birkaç yere seyahat ettikten sonra almanya'ya geri döner. evlenir, çocukları olur. amerika'ya göç edip bir hastanede işe başlar. normal bir insan görüntüsü verse de, kendisinin doğmasından 100 yıl kadar önce ölmüş bir kontesi sürekli rüyalarında gördüğünü anlatmasıyla, aslında saplantılı bir tip olabileceğinin sinyalini vermiş bana kalırsa.
işe başladıktan 3 sene sonra hastaneye genç bir kadın gelir. elena adlı bu kadın, zamanın illeti olan verem hastalığına tutulmuştur. tanzler, rüyalarında gördüğü kadının o olduğunu iddia etmeye başlar.
elena, evliliği kağıt üzerinde süren, kocasından ayrı bir kadındır. tanzler onu kafaya takar ve tedavi etmek amacıyla ona yanaşmaya başlar. fakat genç kadının bu ilgiye hiçbir zaman karşılık vermediği herkes tarafından bilinmektedir.
***
tanzler, elena'yı lanet hastalığın elinden kurtaramaz. tüm cenaze masraflarını karşılar ve ailesinin izniyle elena'ya bir anıt mezar yaptırır. 2 sene boyunca hemen hemen her gece mezarı ziyaret eder. fakat bir gece, "bunu elena'nın istediği" iddiasıyla, mezardan cesedi alarak kendi evine götürür.
***
cesedin dağılmaya başlayan kemiklerini, piyano telleri yardımıyla birbirine bağlar. göz yuvalarına cam küreler koyar, dökülen saçlarının yerine peruk takar. kokmaması için onu sürekli parfümlere boğar. bu rezil durum 7 sene sürer.
7 sene sonra bir şekilde olay hakkında dedikodular yayılmaya başlar. büyük ihtimalle cesedin kokmasını önleyemedi ve fısıltı gazetesi iş başı yaparak dedikoduyu yaydı diye düşünüyorum. her neyse... elena'nın kardeşi dedikoduları duyar ve tanzler'i ablasının cesediyle dans eder vaziyette yakalar. durumu yetkililere bildirir. tanzler tutuklanır. akıl sağlığı yerindedir ve yargılanmasına hükmedilir. ancak davanın zaman aşımına uğradığı gerekçesiyle serbest bırakılır.
***
cesetten geriye kalanlar, gizli bir yere gömülür ancak o esnada yapılan incelemeler gösterir ki, tanzler cesedin bacak arasına yapay bir vajina yerleştirmiştir. bu nekrofili iddiaları otopsiden 30 sene sonra açıklanır. ancak bunu inandırıcı bulmayanlar var. bence gayet olası...
***
tanzler serbest kaldıktan bir süre sonra elena'nın gerçek boyutlarda bir kuklasını yapıp bu kez onunla yaşamaya başlamış. öldüğünde yanı başındaymış sevgili elena'sının taklidi. bu olayın ardından pek çok söylenti çıkmış: kuklanın aslında elena'nın ta kendisi olduğuna dair. bu söylentiye bakılırsa, tanzler onu yeniden mezarından çalmış çünkü.
devamını gör...