cehalet neden bu kadar moda sorunsalı

evet dostlar 21.yüzyıldayız, teknoloji çağındayız, bilgiye erişim çok kolay ama buna rağmen cehalet moda. kendi ülkemize bakarsak bunu net görebiliyoruz ya da ortadoguya.

sizce neden cehalet bu kadar moda neden bu kaşar seviliyor ve tutuluyor ?

cehalet moda değil. insanlar salak.

çünkü cehalet bedava. insanın kendini eğitmesi vakit ve özveri istiyor. ne gerek var zahmete.

kafa kurcalayan sorun.

eğitim eksikliği hatta yokluğundan kaynaklı bu. koskocaman kitleleri eğitmeden kendi haline bırakırsanız, moda gibi yaygın hale gelir onların düşünce ve yaşam tarzları.

hele de eğitimsiz insanları bir yerlere getirip onları makam sahibi yapmaya başlamışsanız geçmiş olsun! kısır döngüye girdiniz demektir.

herkes her şeyin en iyisini kendisinin bildiğini zannettikçe, başka bir fikirle karşılaştığında doğruluğunu teyit için araştırmak öğrenmek yerine 'hayır o öyle değil' deyip at gözlüklerini çıkartmamakta direttikçe, farklı düşüncelere saygı gösteremedikçe ve en önemlisi "okumadıkça"* bu devran böyle gidecek, cehalet hep moda kalacak, hep cehaletleriyle gurur duyacaklar.

cahil dediğimiz insanlar cehaletlerinin farkında bile değillerdir, matrix'te mavi hapı seçen güruhtur bunlar. çünkü mutludurlar bu cehaletleriyle. aslında delilik gibidir cehalet de, delilerin deli olduğunu etmemesi gibi cahiller de cahil olduğunu kabul etmez. iki grup da kendi içlerinde mutludurlar çünkü delilik de cehalet de mutluluktur bir noktada. eğer cehalet neden moda diye soracaksak olsa olsa bu yüzden olur zannımca.

cahil olmaktan daha güzel bir şey varsa o da kör cahil olmaktır.

cehalet hep vardı ama sesini duymuyorduk. bugün edirne deki cahil ığdır daki cahile sesini duyurabiliyor. yolda görseniz selamını almayacağınız, evinize misafir etmeyeceğiniz, aynı ortamda bulunmayacağınız insanlar sizin yemek zevkinizle ilgili yorum yapabiliyor.

eğitim sistemi kaynaklı.

gördüğüm kadarıyla bizler kısa vadeli yatırımları seviyoruz. ve paraya ulaşabildikten sonra gerisini önemsemiyoruz. ilk hedefimiz para sonra gösteriş, güç elde etmekte.
düşünebilen bir insan için “insan dahil her canlının ölümlü olduğu” gerçeği insanı terbiye etmesi gerekir ama “anı yaşa” mottosunu yanlış anlayarak “ölümlü olduğumuz,” gerçeğini gözardı ediyoruz. ve belli merhalelerden geçmeden, zorluk çekmeden* kolaylıkla kazanılan para ve güç kişiyi zehirleyip kendine tapan bir küstaha çevirmeye başlıyor*. tabi bu tür insanları görüp onlardan etkilenen ciddi bir kitle de var. bu kitle de o insanlar gibi olmak için onların davranış kalıplarını benimsiyor.
bugün insanımıza sorabiliriz “ bilgi mi yoksa para mı” diye. tahminimce çoğu kişi para yı seçip “parayla bilgiyi de satın alabilirim” mantalitesine sahip olacaklardır. bilgiyi seçenlerin de büyük çoğunluğu “ o bilgi ile para kazanabilirim” fikrinde olacaklardır.
araçların amaç olduğu vakit, maalesef insanı insan yapan değerlerin içi boşalıyor. insanın içinin boşalması ve “görünüşte insanlığın” ön plana çıkmasına neden olan bu durum ruhuna, aklına, kalbine yani özüne değer katmaktan çok güce göre şekil alınmasına neden oluyor. başlıktaki sorunun cevabı burada gizli.

entelektüel cehalet işte. moda. ve özgüvenli.

insanlar tembel. açıp okumaktan ziyade, dinleyerek dolaylı yoldan öğrenmek daha kolaylarına geliyor. bu da cehaletin moda olmasına sebebiyet veriyor.

bilgi fazla ve ulaşılması kolay. ah bir konuda bilgi sahibi olup etrafındaki insanları salak zannedenler olmasa. çok zor değil ama kimse de yogurdum kara demiyor. cehalet insanın kendine yakışanı giymesidir.

özbenliğe sahip olmayan insanlara kolaylıkla bireyleşme illüzyonu sağlayan bu sistem, cehaleti, şiddeti, ahlaksızlığı ve utanmazlığı teşvik ve takdir ettiği için.

çünkü cahilsen mutlusundur.