örgütlü cehalet

anadolu coğrafyasının kaderidir ve 20 yıldır bu coğrafyanın kaderini belirlemektedir.

malum siyasilerin en büyük becerisi cahil kütleyi örgütlü olarak harekete geçirebilmesidir.

“ eğitim seviyesi arttıkça akp'ye oy veren sayısı azalıyor”

taner yıldız, enerji bakanı, 2013.

sadece türkiye’de değil tüm dünyada gittikçe güç kazanan, güçlendikçe pervasızlaşan, gaddarlığının, bencilliğinin, hal bilmezliğinin bir sınırı olmayan, başka insanları kendinden uzak tutmak için canhıraş bir şekilde çabalayan, benim gibi olmayana yaşama hakkı yok diye bar bar bağıran insanlar topluluğunun oluşturduğu bir durumdur.

son olarak karşıma iki gözüm ece temelkuran’ın kalpsiz bir dünyaya inat hepberaber isimli deneme kitabında denk geldiğim kavram yine durup dururken canımı sıktı. 65

dünyada artık cehalet öyle örgütlü bir hale geldi ki cehaletle mücadele etmeye uğraşan herkes vatana ihanetle suçlanma derecesinde. şu sözlükte bile ne tanımlar okuyoruz! uzun yazarak çok şey anlatamazsınız, uzun yazmayın, uzun olunca okumuyorum, uzun beni korkutuyorum, uzun olunca abdestim kaçıyor diye dövünenlerle birlikte bir de bilgi vermeyin, ben buraya bilgi almaya gelmedim, ağzımı ayıra ayıra gülmeye çalışıyorum diyenler kol kola.

cehaletin en acı taraflarından biri bu işte. bilgi istemiyorsa okuma. ama okuyana, yazana müdahale etmeye çalışmak neden? anlam veremiyorum.

koca dünya bir radikal şıkların sayımı romanına dönüştü. insanlar bilgi vermeye çalışanları taşlama derdinde. bilgi en korkulacak şey haline geldi. diktatörler cahil insanın karar verme yetisine daha çok güvendiklerini peş peşe açıkladıkça zavallı insanlar bildiğini de unutmaya başladı.

örgütlü cehalet artık sessizce bir kenarda oturmak istemiyor. örgütüne yeni insanlar da katmak isteğinde örgüt üyeleri. fahrenheit 451’e doğru pek de sakin olmayan bir geçiş yaşıyoruz. yakalım bütün kitapları ki cehalet de baki kalsın.

içinde yaşadığımız bu çağda cehalet bir tercihtir. bilgiye ulaşmak bu kadar kolayken onu reddetmek bilinçli bir tercih olabilir sadece. ve ben ilkesel olarak buna saygı duyabilirim.

ama bilgiye savaş açan örgütlü cehalet karşısında kana kan bir savaşa hazırım.

gel hele gel!

“dünyanın en tehlikeli hâli, cehaletin örgütlü eyleme geçme hâlidir.”

akape.

örgütlü cehaletin en eskisi ve bilineni dindir. din, öldürmekle de kalmaz üstüne üstlük bir de yaşarken süründürür. örgütlü cehalet, en çok islamcıların işine gelir çünkü cahil insanı koyun gibi gütmek kolaydır.
ünlü alman filozofu johann wolfgang von goetheden örgütlü cehaletin tanımı ve bazı acı gerçekler

mahkemede mesleği sorulunca "profesyonel devrimciyim" derlerdi.
şimdi esameleri bile okunmuyor!...