1.
iyi köpek
sandman
sandman
devamını gör...
2.
çizgi roman kültürüm pek yok lakin bir zaman kendisi de çizimlerini yapmış kendi manga serisini hazırlayan bir cızar olarak, korkunç seviyede başarılı çizimlere ve ambiyansa sahip kentura miura ustadan berserk manga serisini öneririm.
devamını gör...
3.
ansatsu kyoushitsu
devamını gör...
4.
hakan günday kana diz kana önerisini yapacağım başlıktır.
devamını gör...
5.
milliyet çocuk'un 1979'da çıkartmış olduğu (bkz: ince memed (kitap)) ın çizgi roman versiyonunu kesinlikle tavsiye ederim.
isteyen olursa pdf halini gönderebilirim :)
isteyen olursa pdf halini gönderebilirim :)
devamını gör...
6.
ana akım tayfadan sıkılanlar için hellboy serilerini öneririm.
sanat eseri tadında çizimler görmek istiyorsanız da avrupalı çizerlere başvurunuz.
sanat eseri tadında çizimler görmek istiyorsanız da avrupalı çizerlere başvurunuz.
devamını gör...
7.
(bkz: fumetti)severler için tartışmasız en iyi çizgi romanlardan biri zagor'dur. neredeyse 60 yıldır yayında olan zagor, efsanevi darkwood ormanında farklı dil ve ırktan onlarca insanın barış içinde yaşadığı bir ekosistem yaratmıştır. ve bu ekosistem, geçmişte olduğu kadar, bugün de birbirimize tahammül edebilmemizin ve birlikte bir yaşam alanını paylaşabilmemizin önemi konusunda bize ders verir gibidir.
devamını gör...
8.
devamını gör...
9.
devamını gör...
10.
witcher serileri. camlar konağı, tilki çocuklar, kargaların laneti, et ve alev
devamını gör...
11.
çizgi roman değil lakin manga serisi olarak berserk i öneririm.
yapımcısı ve çizeri kentura miura aynı zamanda ödüllü bir sanatçıdır. sanatı japonyada ve diğer ülkelerdeki çizerlere bir ders öncülük niteliği taşır. hayvan gibi detaylı ve ambiyansa sahip berserk serisinde çizimler o kadar üst düzeydir ki, sadece çizimlere bakıp bu nasıl bir yetenek böyle dedirtir. bu yüzden manga insana farklı vuruyor.
yapımcısı ve çizeri kentura miura aynı zamanda ödüllü bir sanatçıdır. sanatı japonyada ve diğer ülkelerdeki çizerlere bir ders öncülük niteliği taşır. hayvan gibi detaylı ve ambiyansa sahip berserk serisinde çizimler o kadar üst düzeydir ki, sadece çizimlere bakıp bu nasıl bir yetenek böyle dedirtir. bu yüzden manga insana farklı vuruyor.
devamını gör...
12.
k a r g a l a r ı n l a n e t i .
devamını gör...
13.
dr. jekyll ile bay hyde.
devamını gör...
14.
solo leveling
devamını gör...
15.
superman red son
gemisi amerika yerine sovyetler birliğine düşen ve sosyalist superman nasıl olurdu sorusuna yanıt veren , mark miller serisi çizgi roman.
gemisi amerika yerine sovyetler birliğine düşen ve sosyalist superman nasıl olurdu sorusuna yanıt veren , mark miller serisi çizgi roman.
devamını gör...
16.
v for vendetta. çizgi roman hali çok daha güzel.
devamını gör...
17.
brooklyn düşleri
kana diz kana
manga olarak; ikigami, banana fish
kana diz kana
manga olarak; ikigami, banana fish
devamını gör...
18.
gün gezgini.
çizgi roman ama değil. çok güzel hikayeler barındıran kitap.
çizgi roman ama değil. çok güzel hikayeler barındıran kitap.
devamını gör...
19.
uzumaki. nedenlerine gelince kendi blogumdan alıntılıyorum.
uzun bir zaman sonra kitapküresi yazılarıma türüne karşı şüpheli olduğum ve çoğumuzun da benzer fikirlere sahip olduğunu düşündüğüm bir manga serisiyle başlamak istedim. ıto junji’nin 3 kitapta toplanmış uzumaki serisi bir kasabanın üzerindeki bir tuhaflığı anlatıyor. konusunu ele vermek istemiyorum çünkü seriyi ayakta tutan noktalardan biri de bu. ilk kitap bizi ana karakterlerle ve tuhaflığın detaylarıyla tanıştırıyor. yine de gerilim dozunun yükseklerde olduğu, hızlı okunan ve hikayeden doruk noktasında ayrıldığımız bir kitap. ikinci kitaba geçtiğinizdeyse bu olguların kaybolmadığını, aksine daha da zenginleştiğini görüyorsunuz. gerilim dozu hafiflerken bazı konular netliğe kavuşuyor ve daha katmanlı bir hikayeye zemin hazırlanıyor. her ne kadar sonu tatmin etmemiş olsa da son kitap macera ve hikayeyi açıklığa kavuşturma işlevini görüyor. bu üç kitabı birbirinden ayıramam çünkü serinin sağlam değerleri ve çizgisi her kitapta süregelmiş. yine de ilk kitap sunduğu değişik dünya açısından belki de en önemlisi diyebiliriz. son kitapsa yukarıda da belirttiğim gibi tatmin etmeyen bir son olduğu için serinin bana göre en zayıf halkası. sonun tatmin etmeyişinin nedeni sonun kendisinden çok hala havada kalan detaylar ve bunun getirdiği hayal kırıklığıydı. son 10 sayfa bu etkiyi verdiğinden ve kalan kısım oldukça sürükleyici olduğundan belirttiğim gibi yine de kötü bir kitap değil. yabancı ekşi sözlük olarak nitelendirebileceğimiz reddit’te de sonunun neden bu şekilde tasarlandığına dair yorumlar var (https://www.google.com/amp/s/amp.reddit.com/r/junjiito/comments/9etomr/uzumaki_ending_is_it_a_display_of_lazy_writing_or/). gerekli şeyler’in türkçe uzumaki baskısında kafamızdaki soruların cevaplarının bizi beklediği belirtiliyor. her ne kadar yorumlara hak versem de beklentilerim karşılanmadığı için biraz hayal kırıklığına uğradım. kitabın arka kapağı da bu anlamda eserin özüne sadık kalarak yazılmamış diye düşünüyorum. üç kitabın temel amacı bu olayı anlatan küçük gizemleri bölümlere bölerek bize bir bütüne götürmek. bunun sebebi aslında kitabın orijinalinin dergi formatında olması. nihayetinde her bölüm kendi giriş, gelişme ve sonucunu taşırken bir başka konuya da giriş yapıyor. ustaca kullanılan teknik gerilim ve korku türünü sevenler, mangayla ya da bu türlerle tanışmak isteyen okuyucular için bulunmaz bir fırsat. sadece korkutmayı ve germeyi hedeflemeyen; derinliği ve çok yönlülüğünü kaybetmeyen bir seri. bilim kurgu unsurlarıyla hayal gücünüzü zorlayan, lanetin doğasıyla derinleşen, tasvirleriyle sizi geren ve acaba ne olacak dedirten bir mangaydı.seriyi bitirdiğimde iyi ki manga okumaya başlamış ve bu hikayeyi okumuşum dedim. neden diye soracak olursanız hikayenin derinliği kadar görsellikte hikayede çok önemli. çizgi romanların hafif olduğunu ve hayal gücünü körelttiğini düşünenlere karşı yaşayan bir örnek. roman kalitesinde bir konu ve düşünceye eşsiz bir dil katan bu manga bence edebiyatta farklı tatlar ve bakış açısı kazanmak isteyenlerin tercih edebileceği bir seri olmuş.
uzun bir zaman sonra kitapküresi yazılarıma türüne karşı şüpheli olduğum ve çoğumuzun da benzer fikirlere sahip olduğunu düşündüğüm bir manga serisiyle başlamak istedim. ıto junji’nin 3 kitapta toplanmış uzumaki serisi bir kasabanın üzerindeki bir tuhaflığı anlatıyor. konusunu ele vermek istemiyorum çünkü seriyi ayakta tutan noktalardan biri de bu. ilk kitap bizi ana karakterlerle ve tuhaflığın detaylarıyla tanıştırıyor. yine de gerilim dozunun yükseklerde olduğu, hızlı okunan ve hikayeden doruk noktasında ayrıldığımız bir kitap. ikinci kitaba geçtiğinizdeyse bu olguların kaybolmadığını, aksine daha da zenginleştiğini görüyorsunuz. gerilim dozu hafiflerken bazı konular netliğe kavuşuyor ve daha katmanlı bir hikayeye zemin hazırlanıyor. her ne kadar sonu tatmin etmemiş olsa da son kitap macera ve hikayeyi açıklığa kavuşturma işlevini görüyor. bu üç kitabı birbirinden ayıramam çünkü serinin sağlam değerleri ve çizgisi her kitapta süregelmiş. yine de ilk kitap sunduğu değişik dünya açısından belki de en önemlisi diyebiliriz. son kitapsa yukarıda da belirttiğim gibi tatmin etmeyen bir son olduğu için serinin bana göre en zayıf halkası. sonun tatmin etmeyişinin nedeni sonun kendisinden çok hala havada kalan detaylar ve bunun getirdiği hayal kırıklığıydı. son 10 sayfa bu etkiyi verdiğinden ve kalan kısım oldukça sürükleyici olduğundan belirttiğim gibi yine de kötü bir kitap değil. yabancı ekşi sözlük olarak nitelendirebileceğimiz reddit’te de sonunun neden bu şekilde tasarlandığına dair yorumlar var (https://www.google.com/amp/s/amp.reddit.com/r/junjiito/comments/9etomr/uzumaki_ending_is_it_a_display_of_lazy_writing_or/). gerekli şeyler’in türkçe uzumaki baskısında kafamızdaki soruların cevaplarının bizi beklediği belirtiliyor. her ne kadar yorumlara hak versem de beklentilerim karşılanmadığı için biraz hayal kırıklığına uğradım. kitabın arka kapağı da bu anlamda eserin özüne sadık kalarak yazılmamış diye düşünüyorum. üç kitabın temel amacı bu olayı anlatan küçük gizemleri bölümlere bölerek bize bir bütüne götürmek. bunun sebebi aslında kitabın orijinalinin dergi formatında olması. nihayetinde her bölüm kendi giriş, gelişme ve sonucunu taşırken bir başka konuya da giriş yapıyor. ustaca kullanılan teknik gerilim ve korku türünü sevenler, mangayla ya da bu türlerle tanışmak isteyen okuyucular için bulunmaz bir fırsat. sadece korkutmayı ve germeyi hedeflemeyen; derinliği ve çok yönlülüğünü kaybetmeyen bir seri. bilim kurgu unsurlarıyla hayal gücünüzü zorlayan, lanetin doğasıyla derinleşen, tasvirleriyle sizi geren ve acaba ne olacak dedirten bir mangaydı.seriyi bitirdiğimde iyi ki manga okumaya başlamış ve bu hikayeyi okumuşum dedim. neden diye soracak olursanız hikayenin derinliği kadar görsellikte hikayede çok önemli. çizgi romanların hafif olduğunu ve hayal gücünü körelttiğini düşünenlere karşı yaşayan bir örnek. roman kalitesinde bir konu ve düşünceye eşsiz bir dil katan bu manga bence edebiyatta farklı tatlar ve bakış açısı kazanmak isteyenlerin tercih edebileceği bir seri olmuş.
devamını gör...
20.
saga - brian k. vaughan
şeytani+ilahi - gillen, mckelvie, cowles
kara bilim - remender, scalera, white
güngezgini - gabriel ba
rick and morty
persepolis - marjane satrapi
şeytani+ilahi - gillen, mckelvie, cowles
kara bilim - remender, scalera, white
güngezgini - gabriel ba
rick and morty
persepolis - marjane satrapi
devamını gör...
"çizgi roman önerileri" ile benzer başlıklar
çizgi roman
17